Callpex, üç yılda 10 kat büyüdü satın almak için şirket bakıyor
Callpex Genel Müdürü Taşkent, 2008-2010 yılları arasında yüzde 667 büyüdüklerini söyledi.
İSTANBUL - Callpex'in kuruluş tarihi 2008. Pegasus'a call center hizmeti için kurulmuş. Çok genç bir şirket ama Genel Müdürü Oğuz Taşkent, üç yılda çok yol aldıklarını söyledi. "Türkiye'nin en hızlı büyüyen çağrı merkeziyiz. 40'a yakın kurumsal müşterimiz oldu" dedi. Taşkent'in anlattığına göre Ali Sabancı, Pegasus için "dinamik, esnek, maliyet avantajı sağlayan, 'ekonomik havayolu modeli'ne uygun" bir çağrı hizmeti için arayıştayken, bunu bir 'iş'e dönüştürmeyi düşünmüş. Arkadaşlarıyla (İşadamı Kemal Cılız, Emiroğlu Holding ve Haluk Emiroğlu ve Lübnanlı Reda Gargour) bir araya gelerek şirket kurmuşlar. Bu isimler arkadaşlar, farklı şirketlerde ortaklıkları da var. Sonradan iki isim daha katılmış; TÜBİSAD Başkanı Tugut Gürsoy ve Oğuz Taşkent. "Ortakların hisseleri birbirine yakındır. En büyük hissedar Turgut Bey, en küçük ortak da Reda Bey'dir" dedi Oğuz Taşkent.
Şirket 2008 sonlarına doğru kurulmuş. 2011'in başındayız. Taşkent sonuçları anlatıyor:
"İş hacmi, ciro ve çalışan olarak hızlı büyüdük. 2008 - 2010 arası yüzde 667 büyüdük. 2.5 yılda 10 kat büyüdük. 2008 ciro 2.5 milyon liraydı, 2010 sonu 15 milyon lira. Bu yıl 35 milyon lirayla kapatacağız. Daha üstü de olabilir. 1300 - 1500 arası çalışanımız olacak. 2013'te 65-70 milyon cirolara ulaşmak istiyoruz. Heyecan verici bir serüven. Hep organik büyüdük. Biraz da inorganik diyelim. Bu sektöre yatırım yapmış, bazı firmaları bünyeye katarak büyümeyi düşünüyoruz."
Callpex'in İstanbul'daki üç call centerinde çalışan sayısı bini geçmiş durumda. 50 kişilik de evden çalışan (home agent) kadro var. Yeni satın almalar gündemde. Oğuz Taşkent, "Callpex'in büyüme planını yaptık. Şirket alımı daha hızlı büyümemizi sağlayacak. Şu anda bakıyoruz. Bazı girişimler var ama henüz süreç tamamlanmadı" dedi.
Bingöl'e call center
Callpex'in son büyük yatırımı Bingöl'e yatırım oldu. Bin kişilik bir merkez 150 kişiyle faaliyete başladı. Oğuz Taşkent, "Bingöl bizim için aynı zamanda bir sosyal sorumluluk projesi. Bir anda Bingöl'ün en büyük iş vereni olduk" dedi. Bingöl yatırımı başlayınca 'bin kişilik merkez' ortaklarda tereddüt yaratmış. Taşkent, "Ama şimdi çok memnunuz. Büymemize paralel başka illerde de yatırım yapacağız. Doğudan başladık. Sektör teşvik kapsamına alındı ama sadece doğu illerinde var. Bu yüzden planlarımızı revize edip Bingöl'e daha fazla yatırım yapabiliriz. Bizi her açıdan memnun eden bir yatırım oldu. Sonuçlar çok iyi. Halk çok iyi sahiplendi" diye konuştu.
Callpex, uluslararası şirketler de dahil 40 büyük kurumsal şirkete hizmet veriyor. Telekom grubunun bütün şirketleri, perakendede Teknosa, beyaz eşyada Vestel, hepsiburada.com gibi e ticaret şirketleri, Borusan... Çok hızlı büyümüş, bundan sonrası için de hızlı büyüme hedefi var. "Yabancı yatırımcı çekmek ve hizmet knowhow'u artırmak istiyoruz. Yabancı işbirlikleriyle bunu Türkiye'ye getirerek değer katmak istiyoruz" dedi Taşkent.
Dışarda bu işi yapmak şimdilik gündemlerinde değil. Ama çevre coğrafyalar dikkatinde. Call center işi, işi bir şekilde düşen herkes bilir, çok şikayet konusu oluyor. Çok uzun ama yine de sonuçsuz beklemeler olabiliyor. Bu aramaların faturası da arayana yazıyor. Bu konu Callpex yönetiminin dikkatinde.
Taşkent, "Dört ayrı kalite belgemiz var. Müşteri görüşmelerini belgeliyoruz. Arayan tüketici hızlı ulaşmak ister. Doğru kişiyle görüştürmek önemli. İsteği almak yeterli değil. Bu yönde bir kalite direktifi ortaya koyuk, sertifikalandırılacak. Avrupa firmaları satın alma yaparken önce kaliteye bakar, sonra fiyat konuşurlar. Gelişkin bir altyapıya sahibiz. Bütün operatörlele çalışıyouz. Bir masanın (bina altyapı, mobilya, teknoloji dahil) maliyeti 8-9 bin lira. Kişisel sermaye ile yapılacak bir şey değil. Geri dönüş hızlı da olsa yine de sürekli büyümeniz gerekiyor" dedi.
Ricaya gitti, şimdi çok memnun
Taşkent, "Bingöl'de çalışanların yüzde 91'i kadındır. Rica üzerine gittik. Binali bey (Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım) rica etti. Bingöl'ü biz düşünmüyorduk. '30 kişilik bir şey yapalım' dedik. Görünce, fikrim değişti. Teşviksiz yatırım yaptık. 30 kişilik yer kurmaya gittik bin kişilik kurduk. Bana mektup gönderiyorlar. 'Özel sektör çok önemli. Zamanında YKB şube amıştı, hiç kimse çalışmadı. Şube kapandı. Callpex gitmesin diye bu fırsatı sonuna kadar değerlendireceğim' diyor. Çok sahipleniyorlar. 150 kişiyi seçtik. Yönetici olacaklar. Guinnes rekorudur, soruya 7 saniyede cevap. Bingöl'de 2.7 saniyede cevap veren çıktı, algı çok yüksek. Hayatlarının en önemli şeyini yapıyorlar. Sıfır hata ile iş yapıyorlar" diye konuştu.
Yabancılar şirket bakıyor
Taşkent'in verdiği bilgiye göre call center işinin Türkiye'deki hızlı büyümesi yabancıların dikkatini çekmiş. Taşkent, "Yabancılar fellik fellik çağrı merkezi satın alıyor. Metis'i, Fransız şirketi Teleperformance aldı. Türkiye'nin en eski çağrı merkezlerinden biridir. Bize de görüşmeye gelenler oluyor ama biz doğru zamanı bekliyoruz. Finansal gücü yüksek bir kuruluş Callpex... Zamanı geliğinde bunu yapabiliriz. 300 - 350 milyon lira değerlere gelmek istiyoruz. Bu büyüklüğe satın almalarla da geliriz. 300 firma var piyasada" dedi.
Yatırıma büyük teşvik var
Call center işinde devlet çok önemli teşvikler veriyor. Yatırım maliyetleri yarı yarıya düşebiliyor. Oğuz Taşkent, "Yatırım maliyetinin yüzde 55'ine kadar teşvik hibesi var. 27 ilde, 4. bölgede yaparsanız alıyorsunuz. Kişi başına yatırım maliyeti 9'dan 5 bin dolarlara inecek. İstihdam teşviği var. SSK işveren hissesinin yüzde 80-100 arasında kendi ödüyor. OSB'de bu yüzde 100'e kadar çıkıyor" diye konuştu.
Call center işini uçuracak üç fırsat penceresi açılıyor
Oğuz Taşkent'in sektör hakkında verdiği bilgiler çarpıcı:
"2008'de, kriz döneminde bile sektör yüzde 26 büyüdü. 2009'da yüzde 26.5 oldu. Bu yıl yüzde 40'ın üzerinde büyüme bekliyoruz. Oyuncu sayısı artıyor. 300'ün üzerinde kayıtlı firma var. Ama bu işi yapıyorum diyen sayısı bine yakındır. 500 milyon lira civarında bir sektör büyüklüğü var. Yüzde 90'ını ilk 10 firma oluşturuyor. Biz 5. büyük firmayız Global Bilgi bir numara.. Türk Telekom'un Asist'i var. Bu işte Türkiye'nin çok şansı var ama Hindistan olmak gibi yakın bir hedef olmaz tabi. Ucuz işgücüne dayalı bir hizmet o. Standart ücretlerle hizmet sunmak gerekiyor. Yabancı dil bilen çalışanların beklentileri ücret yüksek olabiliyor. Bu hızlı büyemeyi kısıtlıyor ama dışarı gitmeye engel değil, yabancılarla işbirliği yaparak da gidilebilir. Çok önemli bir sektör oluyor. Kısa zamanda 1 milyar dolarlara gelecek."
Taşkent'e, 'Türkiye'nin çok şansı var' derken... Nasıl bir şanstan söz ettiğini soruyoruz:
"Büyüme potansiyeli çok yüksek. Birinci pencere bankacılıkta açılıyor. Şimdi bankaların kendi bünyelerinde var. Pazarın yüzde 52'sini bankalar ve telekom şirketleri oluşturuyor. Bankalar işlerinin önemli bir kısmını BDDK kuralları gereği outsorcing edemiyorlar. Sadece kart pazarlama işlerini ediyorlar. Bunun 4 katı bir kapasite içerde duruyor. BDDK'nın para hareketlerini de açma çalışması var. Dünyada bankacılık işlemleri de açık. Bizde açıldığında bankalardaki iş 4 katına çıkacak. Hesap hareketleri de gelecek. 2012'de bekliyoruz. BDDK regülasyonları çıkarırsa başlayacak. Konuya sıcak bakıyor, yönetmelik çalışılıyor. Sektörü yüzde 100 büyütecek.
İkinci pencere Telekom açılırsa olacak, oradan da yüzde 50 büyüme gelir. BTK kendi yönetmeliğini duyurdu. Şirketler dışa açılıyor, çağrı merkezi çalışanlarını azaltmak istiyorlar. Bekletme standartları geldi. Çalışan sayısının 4 katına çıkarılması gerekiyor bekletmemek için. Bu kadar personel alacak yerde işleri outsorcing edecekler. Üçüncü fırsat kamudan geliyor. Sağlık Bakanlığı'nın merkezi hasta randevu sistemi var. Diğer hizmetler de gelirse 15 bin operatör gerekli. Milli Eğitim, SGK böyle bir çağrı merkezi yürütüyor. TSK'da bile projeler var. Kamu potansiyel müşteri olarak karşımıza çıktı. Büyük bir pazar. Belediyelerin 'Beyaz Masa' gibi müşteri hizmetleri geliyor. Polis bile 154’ler, 155’leri verebilir. Vatandaşla iletişim kuran bütün kamu kuruluşları bu hizetleri alabilir"