Burdur'un geleceği için stratejik planlama gerekiyor
Yusuf KEYİK / Burdur Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı
Burdur'un 'köy ve kasabalardan şehre ve şehirden Antalya gibi gelişmiş kentlere' yönelik kendine has göç trafiği, il merkezinin nüfus artışını önlüyor. Şehrimizin nüfusunun artmaması göçe, göç sorunu da istihdama yönelik yatırımların yeterince sağlanamamasından kaynaklanıyor.Özellikle hizmet sektöründeki yatırım ve kalitenin gelişmesini önleyen ve dolayısıyla yaşam standardını sınırlı tutan bu durum aynı zamanda, büyük çaplı istihdam yatırımlarını da engelliyor.
Bu nedenle İlimizin ekonomik potansiyelleri, bölgesel çerçevede ele alınmalı. Burdur'un geleceği, stratejik bir biçimde planlanmalıdır. Bu planlama süreçleri en kısa zamanda, fakat en geniş zeminlerde gerçekleştirilmelidir. Bu arada, çok kıymetli bir 'ortak akıl' ürünü olan "I. Burdur Sempozyumu" verileri, değerlendirilmeye açılmalıdır. Bu verilerin, Burdur'un planlama çalışmalarına bilimsel ışık tutacağı kesindir.
Burdur'un ideal gelişimini sağlamak için; Cumhuriyetimizin 100'üncü yılı olan 2023'e ve Burdur'a yakışacak, her yerde övünç kaynağımız olacak hedefler koyarak hazırlanmalıyız. Bu hedeflerin, Burdur'un stratejik planları esas alınarak belirlenmesi ve süratle işlerliğe kavuşturulabilmesi için; Burdur TSO olarak üzerimize düşen rolü yerine getirmeye çalışıyoruz. Özellikle ihracatçı sanayici kuruluşlarımızın genel olarak içinde bulundukları 'kurumsallaşma' ve 'verimlilik' gibi sorunlar konusunda programlar düzenliyoruz. Daha geniş katılımlı, daha orijinal seminer, ufuk ve vizyon geliştirici programlar peşindeyiz. Bu konuda büyük gayretler gösteren genel sekreterimiz Sedat Öz'ü tebrik ediyorum.
Yerel bazda uyum, ortak akıl zemini sağlama, bir araya gelme, iletişim ve yardımlaşma konularında elimizden geleni yaptığımız açık. Basın ve halkla ilişkilerimizle, kurum ve kuruluşlara yaptığımız ziyaretlerle, gazete, dergi, kitap gibi yayımlarımızla ve katıldığımız fuar ve gezilerimizle, fikir planında olduğu kadar, iş geliştirme ve yeni oluşumlara teşvik niteliğinde çabalarımız da sürüyor. Bu anlamda konferans, seminer, panel, anket, yerinde araştırma, gezi gibi programlarımız devam ediyor
Kalkınmanın, ekonomi çerçevesi yanında kültür boyutunun da ihmal edilmemesi gerektiğini biliyoruz. Basın grubumuzun basımını tamamlayıp, dağıtımına başladığı "Burdur Destanı" kitabını, Burdur'un kültür arşivine kazandırdık. Üniversitesi ile işbirliği içinde hazırladığımız 'Burdur İli Kalkınma Düzeyi Araştırması' kitabımız da var.6
Ayrıca, Bölgesel çapta yaptığımız çalışmalarla da önemli gelişmeler sağlıyoruz. Başını kuma gömen, çevresiyle ve geniş çerçeveden meselelerini ele alamayan bir anlayışı benimsemiyoruz. Özellikle Isparta'yla, Antalya'yla, hatta Afyonkarahisar'la çok ortak yönlerimiz ve işbirliği zorunluluklarımız var. Bunları görmezlikten gelemeyiz. Mevcut ortak çalışma zeminlerimiz olan BAGEV (Batı Akdeniz Ekonomisini Geliştirme Vakfı), Göller Bölgesi Tekno-kenti, Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı gibi kuruluşlarımızın bünyesinde, Burdur TSO olarak çalışmalara katılıyoruz. Burdur'un bölge içindeki durumunu, ihtiyaçlarını, sorunlarını ve bölgesel çözüm önerilerimizi, devlet yetkililerine ve TOBB'un Genel Kurullarına aktarıyoruz.
Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı (BAKA) çalışmalarına katkılarımız sürüyor. Batı Akdeniz Ekonomisini Geliştirme Vakfı ile (BAGEV) özellikle 'Küçük işletme kalmasın' sloganlı tarımsal sohbetlerimiz, 'Sizin oraların nesi meşhur?' sloganlı Yörex Fuarı gibi ticaret ve sanayimize hareketlilik sağlayan çalışmalar da artarak sürdürülüyor.