Bu virüs bize yabancı değil

ANKARA - Sağlık Bakanlığı, bu yılki grip vakalarının tek sorumlusunun A(H3N2) virüsü olmadığını, son haftalarda bu virüsün domuz gribi virüsüne göre daha baskın olduğunu açıkladı. 

Sağlık Bakanlığının Haftalık İnfluenza (Grip) Sürveyans Raporu'na göre, Türkiye'de 2013-2014 grip sezonunda ilk grip virüsü 43. haftada, yani 22 Ekim'de tespit edildi. 

51. hafta itibariyle çalışılan numunelerdeki influenza pozitiflik yüzdesi, önceki haftalara göre artmaya devam ederek yüzde 36'ya ulaştı. 

Rapora göre, influenza A(H3N2) tipindeki grip virüsü, diğer virüs tiplerine göre bu sezon daha fazla görüldü, Avrupa'da olduğu gibi Türkiye'de de influenza A en çok tespit edilen grip virüsü oldu. 

Sürveyans çalışmasının başladığı 43. hafta A(H3N2) ile domuz gribine yol açan A(H1N1) vakaları hemen hemen eşitken, 44. haftadan itibaren A(H3N2) vakaları artmaya başladı. Bu süreçte çok az vakada influenza B tipi virüse de rastlandı. 48. haftadan itibaren A(H1N1) ve influenza B tipi virüsler dolaşımda olmakla birlikte vakaların çok büyük bölümünde A(H3N2) virüsü tespit edildi. 51. haftada ise artık domuz gribi virüsüne rastlanmazken tüm vakalarda A(H3N2) virüsü saptandı. 

"Yabancı bir virüs değil" 

Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Torunoğlu, geçmiş yıllarda gribe yol açan baskın virüs tipi A(H1N1) olmasına rağmen, bu yıl vakaların büyük bölümünde A(H3N2) virüsü tespit edildiğini bildirdi. 

Bunun yeni bir virüs olmadığını vurgulayan Torunoğlu, şu bilgileri aktardı: 

"A(H3N2) yeni bir virüs değil 3-4 yıldır görüyoruz ancak geçmiş yıllarda baskın olan, domuz gribine yol açan A(H1N1) virüsüydü. Sanıyorum A(H1N1) ile hemen hemen herkes karşılaştığı için bağışıklık oluştu. Bu yıl baskın olan virüs ise A(H3N2). Bu normal, bilinen bir grip virüsü olduğu için endişe edecek bir durum yok. Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumunun internet sitesinden gripten korunma yollarıyla ilgili bilgilere ulaşılabilir." 

Önlemler 

Sağlık Bakanlığınca gripten korunmak için şunlar öneriliyor: 

-Hasta kişilerle yakın temastan kaçınılmalı 

-Grip benzeri hastalık geçirildiğinde evde istirahat edilmeli 

-Hastalığı bulaştırmamak için başka kişilerle temas sınırlandırılmalı 

-Aksırma ve öksürme sırasında burun ve ağız mendille kapatılmalı, bu mendil daha sonra çöpe atılmalı 

-Eller sık sık sabunla yıkanmalı 

-Burun, ağız ve gözlere kirli ellerle temas edilmemeli 

-Yüzeyler sık sık temizlenmeli 

-Grip aşısı için hala geç değil. Kronik hastalığı olan risk grubundakiler, 65 yaş üstündekiler, kan hastaları, bağışıklık sistemi baskılanmış olanlar, 6 ay ile 18 yaş aralığında olup uzun süre aspirin kullananlar ücretsiz grip aşısı yaptırabilir 

-Yumurta alerjisi olanlar, daha önce grip aşısı yaptırıp ciddi alerjik reaksiyon geçirenler ve 6 aydan küçük bebekler hekime danışmadan aşılanmamalı 

-Orta ya da ciddi ateşli hastalık geçirenler belirtiler azaldıktan sonra aşılanmalı 

-Grip geçirirken nefes darlığı, göğüs ağrısı, bilinç bulanıklığı, yüksek ateş, öksürük gibi belirtiler ortaya çıkarsa hekime başvurulmalı 

-Antibiyotik tedavi etmediği için hekim tavsiyesi olmadan kullanılmamalı