Borç yapılandırma bayramdan sonra
Bakan Ergün, kamu alacaklarının yeniden yapılandırılmasına ilişkin olarak, bayramdan önce bütün çalışmaların bitirilmiş olacağını söyledi.
ANKARA - Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, kamu alacaklarının yeniden yapılandırılmasına ilişkin olarak, bayramdan önce bütün çalışmaların bitirilmiş olacağını ve bayramdan sonra çalışmanın Parlamento gündemine gelerek, yasalaşacağını bildirdi.
Ergün, bir televizyon kanalında katıldığı programda, bu konunun konuşulmaya başlamasıyla kapsamın vergi ve sigorta primlerinin yeniden yapılandırılmasıyla kalmadığını, bütün kamu alacakları ile ilgili bir yapılandırmaya dönüştüğünü söyledi ve geniş kapsamlı bir yeniden yapılandırma paketinin çıkacağını belirtti.
Bakan Ergün, bu kapsamda, 50 milyar liralık bir gelir elde edilebileceğini ve öyle bir potansiyelin bulunduğunu da kaydetti.
Ekonomik kriz sürecinden geçildiğini ve krizin Türkiye'deki etkilerinin daha çok psikolojik olduğunu anlatan Ergün, Türkiye'nin krizden en hızlı çıkan ülkelerden bir tanesi olduğuna işaret etti. Krizin yüklerini gelecekte de taşınmaması adına bu tür yapılandırmaların son derece faydalı olacağını vurgulayan Ergün, "Bir beyaz sayfa açılmış olacak. Kriz sonrası dönemde evet bizim işimiz düzgün gidiyordu, borcumuzu ödeyecektik ama çeşitli nedenlerden dolayı ödeme yemedik diyen insanlar için çok önemli bir fırsat. Onlar için fırsat olduğu gibi kamu da birtakım alacaklarını tahsil etmiş olacak. Alacakları orada sürekli olarak bir yığın halinde durmayacak" diye konuştu.
Elde edilecek kaynağın nasıl kullanılacağına ilişkin soru üzerine de Ergün, Türkiye'nin kaynak kullanımında birkaç konuyu birden ele alması gerektiğini ifade ederek, bunlardan birinin borç konusu olduğunu söyledi.
Bakan Ergün, kamu borç stokunun minimum düzeye indirilmesi gerektiğine işaret ederek, şöyle devam etti:
"Elimize bir fırsat geçtiği zaman ilk yapmamız gereken işlerden biri kamu borçlarının daha makul bir seviyeye indirmek. Çünkü bunun bütçe üzerindeki yükleri, faiz üzerindeki yükleri çok ileri boyutlara ulaşabiliyor.
İkincisi yatırımları aksatmamak ve yatırım alanını mümkün olduğu kadar genişletmek. Türkiye'nin hala ciddi alt yapı yatırımlarına ihtiyacı var. Ulaşımda, enerjide, eğitimde, sağlıkta yatırıma ihtiyacı var. Bunlar içinde finansmana ihtiyaç var. Tahsilat, kendi öz kaynaklarımızdan borçları ve yatırımları karşılama imkanını sunmuş oluyor.
Buradan 50 milyar liralık tahsilat olursa hem bazı sosyal harcamalar, hem bazı yatırımlar hem de borçların azaltılması için dengeli bir şekilde kullanılmış olacak."
"KOBİ kredilerinde aşırı ısınma yok"
"Türkiye'de ekonomi aşırı ısınıyor" yorumlarının hatırlatılması üzerine de Ergün, tüketici ve KOBİ kredilerinde çok önemli bir genişlemenin olduğunu ancak bunları aşırı ısınma diye yorumlamak için henüz erken olduğunu söyledi. Aşırı ısınma olursa ekonomide soğutucu tedbirlerin de bulunduğunu anlatan Ergün, şöyle devam etti:
"Ama ne aşırı, ne aşırı değil ayak üstü konuşulacak bir şey değil. İşleyişi görmek lazım, etkisini görmek lazım. Rakamlar ekonominin kredi hacminin genişlemesi, tüketici, KOBİ kredilerinde genişleme olunca ekonomi ısınır, hemen buz koyalım soğutalım bunlar için acele etmemek lazım. Konuyu yakından takip etmek lazım. Tabii ki aşırı ısınmaya da neden olmaması lazım. Ateşin yükselmesi de sağlıklı şeyler değil. Bunlar yakından takip ediliyor. Şu anda bir aşırı ısınmadan, Türkiye ekonominin ateşinin yükselmesinden söz edemeyiz. Bugün itibariyle normal seyrediyor. Zaten kredi hacminin genişlemesi gerekiyor tüketici kredilerinin artması gerekiyor, sektörlerde üretimi karşılayabildiği sürece çok fazla bir problem olmayacaktır. KOBİ'ler aldığı kredileri yatırıma dönüştürdüğü sürece önemli bir sorun olmayacaktır."