Bahçeli'den sert açıklama

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, kamuoyu araştırmalarına göre Erdoğan’ın başarısız olduğunu ileri sürerek, “Zafer kazanmadı, şike ve hileyle Çankaya’ya çıktı” dedi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ANKARA - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "MHP, Milliyetçi Hareket Partisi olarak devlete olan saygısı her zaman geçerli olandır. Fazla samimi olmayacağımızı, resmiyetle hususiyeti ayıracağımızı ve mesefali kalacağımızı bilmenizi isterim. 17- 25 Aralık'tan aklanmadan, resmi görüşmeleri sıcak bir iklime çekemeyiz" dedi.

Bahçeli, parti genel merkezinde yaptığı açıklamada, cumhurbaşkanı seçmek amacıyla ilk kez sandık başına giden Türk milletinin tercihi yaptığını belirterek, bu açıdan 10 Ağustos'un bir milat olduğunu söyledi. "Milletin, Çankaya'nın 12'nci konuğununu bizzat seçtiğini ve aracısız tayin ettiğini" söyleyen Bahçeli, bu durumun Türk demokrasisi adına önemli bir atılım, demokratik tecrübe bakımından ciddi bir kazanım olduğunu dile getirdi. 

Cumhurbaşkanı seçiminin ufak tefek gerilimler ve bazı asayişsizlik vakaları haricinde yurt genelinde huzur ve sükunet içinde geçtiğini bildiren Bahçeli, şöyle devam etti:

"Şu an itibarıyla oy kullanılan sandıkların tümü açılmış ve sayım işlemi tamamlanmıştır. Seçime katılım oranı da beklentilerin gerisinde kalarak yüzde 74,1 düzeyinde kalmış ve yaklaşık 5 milyon vatandaşımız sandığa gitmemiştir. Böylelikle cumhurbaşkanı seçiminin resmi olmayan sonuçları ortaya çıkmış, milli irade tecelli etmiştir. Bu kapsamda olmak üzere, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin adayı Recep Tayyip Erdoğan 12. Cumhurbaşkanı olarak seçilmiştir. Şunu herkes çok iyi bilmelidir ki MHP, Türk milletinin demokratik tercihine saygı duymaktadır. Elbette parti olarak cumhurbaşkanı seçiminin sonuçlarını bütün yönleriyle inceleyip, detaylı olarak yorumlayacağız fakat bunun başta siyasi aktörler olmak kaydıyla herkes tarafından samimiyetle yapılmasını öneriyor ve ümit ediyoruz."

"Devletin tüm imkanları Erdoğan'ın emrine girmiştir"

Cumhurbaşkanı seçiminin öncesi ve sonrasıyla uzun süre konuşulacağını anlatan Bahçeli, şu görüşleri dile getirdi:

"AKP'nin adayı Erdoğan, seçim kampanyasını hiçbir adalet, hiçbir vicdan, hiçbir ahlak gözetmeden icra etmiştir. Devletin tüm imkanları Erdoğan'ın emrine girmiştir. Yandaş medya, kiralık kalemler, çıkarlarından başka herhangi bir kaygısı olmayan çevreler, iç ve dış mihraklar topluca Erdoğan'ın kampanyasına destek vermişlerdir. Türkiye'nin aleyhine hesap yapan kesimler, iştahla Erdoğan'ın yanında hizalanmış, başarısı için her tezgahtan medet ummuşlardır. Kampanya boyunca demokrasi çiğnenmiş, eşitlik öğütülmüştür. Erdoğan ve paralı lejyonları, yalan ve iftira silahıyla donanmışlar, kin ve nefretle hareket etmişlerdir. Bugüne gelesiyle kadar haksızlık, hukuksuzluk ve usulsüzlük tavan yapmıştır. Erdoğan, Başbakanlık görevinden istifa etmeyerek haksız rekabetten azami derecede istifade etmiş, kirli algı operasyonlarıyla tercihleri peşinen gölgelemiştir. Esasen bugün, rüşvet onay görmüş, dürüstlük kaybetmiştir. Yolsuzluk olur almış, adalet gerilemiştir. Haram yükselmiş, helal düşmüştür. Zillet, rezalet ve hezimet öne geçmiş; dik duruş, temiz yönetim, ilkeli siyaset geriye düşmüştür."

"Aziz milletimizin azımsanmayacak bir kesimi karanlığı reddetmiştir"

Bahçeli, takdirin, Erdoğan'a oy veren 21 milyona yaklaşan vatandaşların olduğunu belirterek, şöyle konuştu:

"Ne var ki Erdoğan'ı tasvip etmeyen, Çankaya'ya yakıştırmayan, sözlerine aldanmayan, tezviratlarına kanmayan sayıları 20 milyona yaklaşan vatandaşımız umutlarımızı canlı tutmaktadır. Aziz milletimizin azımsanmayacak bir kesimi karanlığı reddetmiştir. Çirkef sözleri, çamur siyaseti, çürümüş zihniyeti vicdanen ve zihnen mahkum etmiştir. Birliğin, huzurun ve kardeşliğin sağlam şekilde yanında durmuştur. Üstelik sandığa gitmeyerek çok mühim vatandaşlık görevini ifadan imtina edenleri de hesaba kattığımızda, aday Erdoğan'ın bulanık durumu daha net olarak anlaşılabilecektir. Şayet demokratik iradesini sandığa yansıtmayanlar zahmet edip oylarını kullanmış olsalardı, bugün Türkiye'nin bambaşka bir gündemi, çok farklı bir seçim sonucuyla karşılaşması kaçınılmazdı. Üzülerek söylemeliyim ki vatan için, bayrak için, ülke için, devlet için, gelecek için sandığa gitmekte ayak sürüyenler bundan sonraki olumsuzluklarda ister istemez pay sahibi olacaklardır."

"MHP, yoluna kararlıkla devam etmektedir"

Ekranlarda muhalefeti eleştirenlerin Başbakan Erdoğan'ın kampanyasıyle ilgili de fikir ileri sürmesi gerektiğini öne süren Bahçeli, "Türkiye'de muhalefet sorunu var" diyenlerin iktidar karşısında suskun olduğunu söyledi. Bahçeli, şu ifadeleri kullandı:

"Cumhurbaşkanı seçimini fırsat bilerek özellikle partimizi hedef alan, içten içe tartışma yaratma amacında olan kim varsa AKP hizmetkarlığına soyunmuş art niyetlilerdir. Açıkça söylemeliyim ki MHP, yoluna ve inandığı ülküleri istikametinde hızla, heyecanla ve kararlıkla devam etmektedir. MHP'yi sorgulama, yargılama ve terbiye etme hezeyanına kapılanlar, 10 ay sonra yapılacak milletvekilliği genel seçiminde en iyi cevabı alacaklardır. Ayrıca partimizden oy kaydığını iddia ederek ahkam kesenler, önyargılarından ve peşin hükümlü tavırlarından dolayı mahcup olacaklardır. Bu vesileyle ifade ediyorum ki Türkiye ve Türk sevdalısı milliyetçi-ülkücü hareketten çözümcülere, bölücülere, milli kimlik düşmanlarına, müzakerecilere, soygunculara, Osloculara, Kandil havarilerine, İmralı'nın kapısında nöbet tutan tavizkarlara asla oy gitmez, gitmemiştir. Bunun dışında hakkımızda hüküm verenler, müfteri olmakla kalmayıp Erdoğan ve Öcalan muhipleridir. Bizim ise bunlara karnımız toktur."

"Demokrasi, hırsızlığın aklanacağı bir zemin değildir"

Erdoğan'ın "zafer kazanmadığını, şike ve hileyle, aldatma ve kandırmayla Çankaya'ya çıktığını" ileri süren Bahçeli, şunları kaydetti:

"Bu şahıs, her ne kadar sandıktan çıksa da vicdanlarımızda Cumhurbaşkanı olarak görülemeyecek kadar şaibeli ve şüphelidir. Demokrasi, hırsızlığın aklanacağı bir zemin değildir. Sandık, ihanetin ve inkarın temize çıkacağı yer de değildir. Herkes sussa da biz gerçekleri, milletimizin yararına olacak doğruları haykırmayı cesaretle sürdüreceğiz. Herkes dursa da biz durmayacak, herkes vazgeçse de biz yılgınlığa düşmeyeceğiz ve inşallah AKP'yi iktidar koltuğundan demokrasinin imkanlarıyla, milletimizin tertemiz desteğiyle indireceğiz."

Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu'na çalışmalarından ve mücadelesinden dolayı teşekkür eden Bahçeli, Türkiye'nin selameti ve bekası için oy kullanan, milli birlik ve beraberlik için fedakarlık yapan, oy veren vatandaşlara da şükranlarını sundu. Bahçeli, cumhurbaşkanı seçim sonuçlarının da hayırlı olmasını diledi. 

Sorular

Bahçeli, açıklamasının ardından gazetecilerin de sorularını yanıtladı. Br gazetecinin seçime katılma oranının düşük olmasını hatırlatarak "Bunun hangi tabandan kaynaklandığını düşünüyorsunuz?" sorması üzerine Bahçeli, "Bunu kesin olarak izah edebilecek bir bilgiye henüz kamuoyu sahip değildir. Bu konuda erken yorum yapanlar ise zaten Recep Tayyip Erdoğan'ın hizmetkarlarıdır" dedi. 

Bahçeli, "Yerel seçim sonuçlarının cumhurbaşkanı seçimi sonuçları ile karşılaştırılması doğru mudur? MHP'nin kazandığı 8 ilin 5'inde Erdoğan seçimi önde götürdü. Bunu nasıl değerlendirirsiniz?" sorusunu yanıtlarken "Çok doğru sözler söylediğinizi zannediyorsunuz ama doğru Recep Tayyip Erdoğan'ın aldığı yola mahalli idareler seçimlerindeki aldığı oy arasındaki eksi farkı görmektir" karşılığını verdi. 

"Sonucun şaibeli olduğunu ifade ettiniz. Bundan sonra Köşk ile ilişkiniz nasıl olacak?" sorusuna Bahçeli, şu yanıtı verdi:

"MHP, Milliyetçi Hareket Partisi olarak devlete olan saygısı her zaman geçerli olandır. Fazla samimi olmayacağımızı, resmiyetle hususiyeti ayıracağımızı ve mesefali kalacağımızı bilmenizi isterim. 17- 25 Aralık'tan aklanmadan, resmi görüşmeleri sıcak bir iklime çekemeyiz."

Bahçeli, İhsanoğlu'nun aldığı sonucu nasıl değerlendirdiğine ilişkin soru üzerine "Kamuoyu araştırmalarına baktığınız vakit, Sayın İhsanoğlu başarılı, başarısız olan Erdoğan. Konar'a bakın, Anar’a bakın, diğerlerine bakın, hepsi yüzde 53 ile yüzde 57 arasında Recep Tayyip Erdoğan'a şans veriyorlardı. İhsanoğlu’na ise yüzde 37, yüzde 38, yüzde 36 veriyorlardı. Demek ki doğru olanı, kamuoyu araştırmaları açısından İhsanoğlu olmuştur. Recep Tayyip Erdoğan'ın, yüzde 57, 58’le cumhurbakanı olarak parlamenter rejimi başkanlık sistemine çevirme hayalleri suya düşmüştür."

Bahçeli, YSK'ya herhangi bir itirazda bulunmayı düşünüp düşünmediklerina ilişkin bir soruya "Çok sayıda itiraz şu an başlamıştır. Seçimlerde ufak tefek olaylar olmuştur ama itiraza sebep teşkil edebilecek çok olay vardır. Zannediyorum bunlar yarından itibaren devreye girmiş olacaktır" cevabını verdi.

Selahattin Demirtaş'ın oylarında 2-3 puanlık artış olduğunun hatırlatılması üzerine Bahçeli, "Tercih edilmiştir.  Belli bir oranda da sayıları artımştır. Bunu yüksek bir başarı olarak, bölücülüğe hizmet eden bir anlayışa sahip olmaya götürmek doğru değildir" görüşünü kaydetti.

Bu konularda ilginizi çekebilir