Babacan: Avrupa'da lider sorunu var

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan: "Bugün bakıyoruz Avrupa'ya, birçok ülkede ciddi bir siyasi liderlik sorunu var. Bir zamanların istikrar birliği olarak görüldüğü AB, ortak hareket etme konusunda zafiyetler göstermeye başlayan bir tablo arz ediyor."

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

BURSA - Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Bursa Girişimci İşadamları Derneği (BUGİAD) tarafından Almira Otel'de düzenlenen "Riskler ve Fırsatlar" konu başlıklı "Dünya ve Türkiye Ekonomisinin Durumu" toplantısında, Avrupa'da liderlik sorunu olduğunu öne sürerek siyasal karar mekanizmalarının çalışmadığını söyledi. Bursa'nın bir dünya, Avrupa kendi konumunda bulunduğunu ifade eden Babacan, burasının, aynı zamanda, İstanbul'dan sonra en fazla göç alan, nüfusu hızla artan şehir olarak dikkati çektiğini anlattı.

Ülke ihracatında çok önemli başarıyı yakalayan Bursa'da otomotivin, öncü bir sektör haline gelmiş durumda olduğunu vurgulayan Babacan, şöyle konuştu.
"Türk otomobil sektörünün yaklaşık yüzde 70'i burada, bu şehir sınırları içinde faaliyet gösteriyor, üretim yapıyor. Tekstil, 19. yüzyıldan itibaren ilk o ipek dokumasıyla başlayan çok önemli bir sektördür. Halen Bursa için öncü bir sektördür. Değişen şartlara ve piyasa koşullarına göre, tekstil sektörü de kendini şartlara adapte ederek, yenileyerek, modernize ederek yeni pazarlar ve ürünlerle kendini geliştiren sektör olarak devam ediyor. Tarımda gerçekten bir zamanlar Bursa Ovası tarımıyla meşhurdu. İlk şeftali ağaçları kesilip fabrikalar kurulurken bir miktar eleştiri konusu olmuştur kuşkusuz. Bugün de bakarsanız tarım, Bursa'da önemli sektör olmaya devam ediyor. 13 organize sanayi bölgesinin olduğu başka şehrimiz artık parmakla sayılacak kadar az."

Zirve ilk olacak

Babacan, yarın bir ilkin gerçekleştirileceğini ve Uludağ Ekonomi Zirvesi'nin yapılacağını dile getirerek, şunları söyledi: "Bu konuda Valimizle görüşmelerimizi yaparken bize 'Davos'tan ne eksiğimiz var?' dedi. Gerçekten durum böyle. Tabiatsa tabiat, ekonomiyse ekonomi, dinamizm... Her şey var. Geriye kalan iyi bir organizasyon, unsurları bir araya getirip iyi bir eser ortaya çıkarmak. Yarın yapılacak, bir ilk olur inşallah. Gönülden arzu ederim ki bu, geleneksel sıfat da kazanır, özellikle uluslararası boyutta her yıl gelişerek devam eder. Bursa'nın, Uludağ'ın güzelliğini dünyaya daha fazla tanıtmak ve anlatmak, Uludağ'ı dünya markası yapabilmek için bu iyi bir fırsat diye düşünüyorum."

Lider açığı var

Ülkedeki bu gelişmede özel sektörün, iş dünyasının önemli katkılarının bulunduğunu vurgulayan Babacan, şöyle devam etti:
"Bugün öyle bir noktaya geldik ki, ABD'ye Avrupa'ya bakıyoruz, bunca zenginliğe, ekonomik güce rağmen güven ortamını zedeledikleri için büyük sıkıntılar yaşıyorlar. ABD'nin henüz 2012 bütçesi bağlanmış değil. 2012 bütçesinin nasıl bütçe olacağı, ne kadar açık olacağı, gelir giderin nasıl dengede buluşturulacağını henüz kimse bilmiyor. Bugün bakıyoruz Avrupa'ya, birçok ülkede ciddi bir siyasi liderlik sorunu var. Siyasi karar alma mekanizmaları çalışmıyor. Bir zamanların istikrar birliği olarak görüldüğü AB, bugün baktığımızda gerçekten her ülkenin tek tek sıkıntı yaşadığı hem de ortak hareket etme konusunda zafiyetler göstermeye başlayan bir tablo arz ediyor. Birçok ülkede ciddi devlet adamı eksikliği görüyoruz. Gerçekten ülkesini geleceğini düşünen uzun vadeli bir perspektifle hareket eden, sadece bugünü, yarını ya da siyasi bekasını değil şöyle bir ülkesinin ya da Avrupa'nın uzun vadeli çıkarlarını düşünen, gözeten siyaset adamı, çok çok azaldı Avrupa'da. Bu da ayrı bir kaygı unsuru."

Bankacılık ve finans sektörü

Avrupa'da birçok banka sıkıntı çekerken Türkiye'de her bir bankanın mali bünyesinin sağlam olduğuna dikkati çeken Babacan, "Son krizde pek çok devlet kendi bankasını kurtarmak için milyarlarca euroluk kaynak aktarmak zorunda kalırken, Türkiye'de biz hiçbir bankaya tek kuruş bile destek vermek zorunda kalmadık, gerek olmadı. Çünkü bizim yaptığımız bankacılık reformu, gerçekleştirdiğimiz güçlü düzenlemeler sayesinde bankaların problemi yoktu. Krize rağmen sorun yaşamadık. ABD, Avrupalı bankalar, kendi ülkelerinde sıkıntı yaşarken Türkiye operasyonu sapasağlam ayakta kaldı. Bunların ortağı yöneticisi aynı" ifadelerini kullandı.

Babacan, bankanın Avrupa'daki asıl merkezinin sıkıntı yaşayıp Türkiye operasyonunun ayakta kalmasında Türkiye'deki kuralların etkili olduğunu belirterek, "Bunlar katı kurallar. Dünyadaki genel bankacılıkla ilgili düzenlemelerden öte katı kurallarımız, ihtiyatlı kurallarımız var. Bu tutum sayesinde bankacılık sektörümüz de bu krizden korundu. Finans sektörüne her ne kadar kızsak da farklı düşünsek de ekonomi için yine o kan pompalanmasında, ekonomiyi canlı tutmada çok temel sektör. Finans sektörü, sıkıntılı olduğu anda reel sektörün işini normal yapması mümkün değil. Hemen zincirleme sorunlar başlar. 2010-2011'de yüksek büyüme hızlarını yakalamışsak, bu bankacılık sektörünün sıhhatli olması ve kredi kanallarının açık olmasıyla yakından ilgili" dedi.

(AA)
 

Bu konularda ilginizi çekebilir