Antidemokratsak halk bizi alaşağı eder
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Kuzey Afrika turu öncesi basının sorularını yanıtlarken gergin anlar yaşandı.
İSTANBUL - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Kuzey Afrika turuna çıkmadan önce havalimanında düzenlediği basın toplantısında "bu ülkede gerçekten anti demokratik bir hareket içinde olsak halk bizi alaşağı eder" dedi.
Erdoğan, "Bütün bu olayların içerisinde aktif rol oynayanlardan bir tanesi olarak CHP'nin rolü vardır. Aşırı uçlarla her zaman olduğu gibi bir dayanışması vardır. Saf temiz, sosyal medyadan aldıkları bilgiler neticesinde oraya katılanları şöyle ayırırsak, bunun dışında, aşırı uçların, organize ettiği böyle bir eyleme maalesef katılma durumunda olanlar var" diye konuştu.
Olaylar yaşanırken Erdoğan'ın yurtdışına çıkmasını eleştirenlere cevap veren Başbakan, "bunlar zavallı bunlar aciz" diye konuştu.
Tencere tava hep aynı hava
Bir basın mensubunun halkın tencere tavalarla protestolara katılması ile ilgili sorusuna Erdoğan, "Tencere tava hep aynı hava" diyerek yanıt verdi. Erdoğan kendi seçmeni olan yüzde 50'yi de zor evde tuttuğunu söyledi.
Basın mensupları ile tartıştı
Basının sorularına soru ile yanıt veren Erdoğan, gazetecilerle gerginlik yaşadı. Olayları neye bağlıyorsunuz sorusuna siz neye bağlıyorsunuz diye karşılık veren Erdoğan'ın aldığı cevap sonrasında gergin anlar yaşandı.
Reuters muhabirinin muhalefeti tanımlarken küçümsemenizin olayları daha çok kışkırttığı söyleniyor? Yumuşatıcı açıklamalarınız olacak mı? sorusuna yumuşatıcı ifade ne demek bana onu öğretin diye cevap veren Erdoğan'ın, aldığı yanıt sonrasında gergin anlar yaşandı.
Muhabirin Eğitimden alkol yasasına kadar herkes bir gerekçeyle sokakta. Alanlardaki insanların çoğu CHP 'yi desteklemiyor demesinin ardından Erdoğan, Kimler var tespitini yapabildiniz mi? Biz ülkenin yüzde 50'sini zorla evde tutuyoruz! Siz işte buradan Reuters'ı böyle bilgilendiriyorsunuz! diye yanıt verdi.
Bedelini ağır ödetiriz
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yabancı menşeili ve Türkiye'den de bazı firmaların, televizyonlara ve gazetelere verdiği reklamları, rezervasyonları iptal etmesini nasıl değerlendirdiğinin sorulmasını üzerine, "Bunu kesinlikle doğru bulmuyorum. Arkadaşlarım konuyla ilgili olarak gerekli ilişkileri kurmak suretiyle, buna yönelik adımları atacaklardır. Yerli ve yabancı firmalar bunu, bu olaylarla bağlantılı olarak yapıyorlarsa, bunun bedelini onlar da çok ağır olarak öderler. Onlar bunu bu şekliyle yapıyorlarsa ki biz bunu, şu anda hükümetimize yönelik, Türkiye Cumhuriyeti'nin dünyada toplamakta olduğu şu andaki gayet güzel gelişmelere yönelik bir ideolojik ambargo olarak görürüz ve bununla ilgili de gerekli müdahaleleri yaparız. Çünkü bu şirketler, bu firmalar bu ülkede bizden her zaman ileri derecede destek görmüşlerdir ve bu ülkeyi onlar yönetmeyeceklerdir. Bu ülkeyi biz yöneteceğiz" dedi.