Ahşap, plastik ve alçıpana çevreci alternatif geliyor

DİDEM ERYAR ÜNLÜ

Ecor panelleri, her tür şehir, tarım ve orman atığının yüzde yüz geri dönüştürülmesi ile elde edilen ve mimarinin her alanında kullanılan yenilikçi bir ürün. 

Noble Environmental Technologies (NET, Noble Çevreci Teknolojiler Şirketi) ve ABD Tarım Bakanlığı (USDA) Orman Ürünleri Laboratuarı işbirliği ile geliştirilen Ecor; orman, tarım ve şehir atıklarından elde edilen her çeşit doğal selülozun; entegre tesislerde yüksek teknoloji ve özel bir formül ile çeşitli aşamalardan geçerek, sadece su, ısı ve basınç uygulanması ile üretiliyor. Yüzde 100 biyolojik bazlı olan bu ürün, zehirsiz olmasının yanı sıra muadillerine göre daha sağlam, daha esnek, daha hafif. 

Ecor'un üretiminde hiçbir ağaç kesilmiyor. Atık karton, gazete, ofis kâğıtları, orman atıkları, talaş, ekin sapları, yumurta kabuğu, kahve telvesi, ceviz, fındık, fıstık gibi kuruyemiş kabukları, kot kumaşı gibi her tür tarımsal ve kent atıkları, hammadde olarak kullanılabiliyor. 

Ecor'un en önemli özelliği ise, yapı sektöründe kullanılan ahşap, MDF, yonga levha, alçıpan ve plastik gibi ürünlere çevreci bir alternatif oluşturması. Paneller; yapı, mobilya ve dekorasyon başta olmak üzere, tüm sektörlerde kullanılabiliyor. Çevreci özellikleri, hafifliği ve enerji tasarrufuna yol açması nedeniyle özellikle otomotiv sektörü Ecor'la yakından ilgileniyor. 

Meltem Kurtsan Yönetim Kurulu'nda 

Noble Environmental Technologies Corporation, Ecor'un mucidi olan çevreci mimar Robert Noble tarafından 2005 yılında San Diego Kaliforniya’da kurulmuş. Şirket 2013 yılında İsviçre’de kurulan Noble Environmental Europe AG ile Avrupa pazarına adım atmış.

Avrupa'daki ilk üretim tesisi ise Nisan 2014’te Sırbistan’da açılmış. Avrupa’daki üretim kapasitesini artırmayı planlayan Robert Noble, Türkiye pazarında yeni yatırım ve yatırımcılarla büyümeyi hedefliyor. Ecor'u tanıtmak üzere Türkiye'ye gelen Robert Noble ile Noble Environmental Europe Yönetim Kurulu Üyesi Meltem Kurtsan'ın ofisinde bir araya geldik. 

Harvard Business School'daki öğrencilik yıllarından Robert Noble'ın sınıf arkadaşı olan Meltem Kurtsan; Ecor'un dünya markası olma yolculuğunda, Avrupa ve Türkiye yapılanması için Noble Environmental Europe Yönetim Kurulu’na katılmış ve Noble Çevreci Teknolojiler AŞ Türkiye’nin kurulması için çalışmalara başlamış. 

Türkiye'de fabrika açmayı hedefliyoruz 

Robert Noble, Türkiye pazarına girme kararını almaktaki en önemli nedenin inşaat sektöründeki hızlı büyüme ve giderek artan çevre bilinci olduğunu söylüyor ve şu bilgileri veriyor: "Satışlarımız ABD ve Avrupa'da son iki yılda çok hızlı büyüdü. Sırbistan'daki üretim kapasitemiz, Ağustos 2015'te üretime açılacak ilave tesislerimizle 5'e katlanacak. Avrupa, Türkiye, Ortadoğu, Rusya ve Afrika'da büyüyebilmek için sermaye artırımı yapacağız. Türk yatırımcıları da aramızda görmek istiyoruz. Türkiye hem gelişmiş bir sanayiye sahip, hem de bir lojistik merkezi. Aynı zamanda inşaat sektörü başta olmak üzere, hızla büyüyen bir pazar. ” 

Meltem Kurtsan ise Ecor’a olan ilgisini şöyle dile getiriyor: "Türkiye bugün tüm ahşap ürünleri ithal eder konumda. Bu alanda gerçek bir sanayi olduğunu söyleyemeyiz. Dolayısıyla Türkiye'de Ecor üretimine başlayarak ahşap ürün ithalatını önemli ölçüde azaltabiliriz. Bunun yanı sıra, temiz bir çevreye katkı sağlamış oluruz, çünkü Ecor'un hammaddesini ekin sapları, fındık- fıstık kabukları gibi doğal atıklar oluşturuyor." 

Noble’ın hedefi, Türkiye'de fabrika açmak. Meltem Kurtsan ise bu konuda daha iddialı ve fabrika sayısının beşe ulaşmasını istiyor. Kurtsan’ın bu isteğinin nedeni tamamen hammadde kaynakları ile ilgili. “Karadeniz bölgesinde bir fabrika kurup ceviz kabuklarını hammadde olarak kullanabiliriz; Güneydoğu bölgesinde bir başka fabrikada Antep fıstığı kabukları; Malatya’da kayısı çekirdekleri; Bandırma’da yumurta kabukları kullanılabilir. Türkiye’nin güney bölgesi ise tatil mekanı olduğundan, talebin yüksek olacağı bir bölge olacaktır” diyor Kurtsan.

İnsan hayatı çok önemli

Robert Noble, sürdürülebilirlik kavramının yavaş geliştiğini, fakat bu gelişimin gerçek olduğunu söylüyor. “Bundan 20 yıl önce sürdürülebilirlik diye bir kavram yoktu. Harvard Üniversitesi’nde 100 kişilik sınıfta sadece ben bu konuyla ilgiliydim. Bugün Harvard mezunlarının yüzde 98’i sürdürülebilirlikle ilgileniyor. Değişim yavaş olduğu için görmüyoruz, ama bu değişim gerçek bir değişim” diyen Noble, şöyle devam ediyor: “İnsanlar artık havanın kirlendiğini, suların kirlendiğini, çevrenin yok olduğunu görüyorlar. Birçok şehirde nefes alamıyor insanlar. Oysa insan hayatı çok önemli. Bunu mahveden şirketler olduğu gibi, iyi ve doğru işler yapanlar da var.”

Google, H&M, Wholefoods Ecor kullanıyor

NET'in San Diego Kaliforniya'daki merkezinde tasarım, üretim, Ar-Ge yapılıyor. Sırbistan'ın Kraljevo şehrindeki üretim merkezi 3 bin 500 metrekarelik bir alana yayılıyor ve yıllık üretim kapasitesi 500 bin metrekareye ulaşıyor. Hedef, tesislerin 15 bin metrekareye, üretim miktarının ise 3 milyon metrekareye çıkartılması. Ecor, kullanıldığı binaların LEED sertifikası almasında önemli bir rol oynuyor. Bir binada Ecor ürünlerinin kullanılması “Yeşil Bina” değerlendirmelerinde 16 puana kadar katkı sağlıyor. Dünyada çevrecilik ile ilgili duyarlılıklarını bir üst lige taşımak isteyen global şirketler de iç dekorasyonlarında, fuar ve pazarlama standlarının yapımında Ecor kullanıyor. Bunların arasında Google, Yahoo, Starbucks, Wholefoods, Lucky Buddha Beers, H&M, Toms Shoes, Microsoft, Ikea ve 20th Century Fox gibi dünyaca ünlü firmalar var.