Afgan halkını kaderine terk etmeyeceğiz

Davutoğlu ve Çelik, Afganistan'da Türk askerlerinin helikopterlerinin düşmesinin ardından çıkan tartışmalara cevap verdi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

 
ANKARA - Kabil'in dış mahallelerinden birinde 12 Türk askerinin geçen Cuma günü helikopterlerinin düşmesi sonucu hayatını kaybetmelerinin ardından Türk askerinin Afganistan'da görev yapması eleştirileri üzerine, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye'nin bugüne kadar Afgan halkını hiçbir zaman kaderine terk etmediğini ve bundan sonra da terketmeyeceğini söyledi.
 
Basında ve sosyal medyada Cuma günkü olayın ardından Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Afganistan'da görev yapmasını eleştiren ve Afganistan'da görev yapma kararının gözden geçirilmesi gerektiğine dair bazı yorumlar yer almıştı.
 
Dışişleri Bakanlığı Şehitliği'nde 18 Mart Şehitler Günü nedeniyle düzenlenen törende konuşan Davutoğlu, Afganistan'daki Türk misyonunun, tarihten bu yana Türkiye'nin kardeşi olan Afgan halkı ile ilgili bir misyon olduğunu belirterek, "Afgan halkını hiçbir zaman kaderine terk etmedik, bundan sonra da terk etmeyeceğiz" dedi.
 
Mustafa Kemal Atatürk'ün Kurtuluş Savaşı'nın devam ettiği ve Anadolu'nun işgal altında olduğu yıllarda bile Afgan halkına yardımcı olmak üzere bu ülkeye asker gönderilmesi talimatı verdiğini hatırlatan Davutoğlu, kardeş halkların kaderleri ile ilgilenmeyen halkların kendilerini de koruyamayacaklarını söyledi ve "Bayrağımıza bakınca içi kıpır kıpır eden Afgan halkının kaderine terk edilmeyeceğini biliriz" dedi.
 
Gazetecilerden haber yok
Güvenlik şartlarının kötüleşmesine paralel olarak üzüntü verici olayların da yaşandığını belirten Davutoğlu, Suriye'de hayatını kaybeden Türk şoförüne ve iki gazeteciden haber alınamamasına değindi. 
 
Bakan Davutoğlu, "Gerek alanda gerek diğer bu konuda pozitif katkı sağlayabilecek taraflarla temaslarımızı yoğunlaştırdık. Gece gündüz çalışıyoruz bütün kurumlarımızla bu gazeteci kardeşlerimize ulaşabilmek ve onları salimen ülkelerine getirebilmek için" diyerek şunları kaydetti: 
 
"Gazetecilerimizin nerede bulunduklarıyla ilgili teyit edilmiş bir haber şuanda yok. Ama Suriye yönetimi başta olmak üzere Suriye'deki bütün bu konuyla ilgili taraflara buradan çağrıda bulunuyorum. Gazetecilik mesleği fikir özgürlüğüne dayanan evrensel değerlere dayanan bir meslektir. Buna saygı gösterilmesi elzemdir" 
Türk gazeteciler konusunda Türkiye'nin her türlü çalışmayı yaptığını ve yapacağını da belirten Davutoğlu, "Ama nerede bulunurlarsa bulunsunlar bu kardeşlerimizi gazeteci hüviyetleriyle en insani tutumun sergilenmesini de istemek bizim hakkımızdır" dedi. 
 
Davutoğlu, çok yoğun bir diplomatik takviminin olduğunu ifade ederek, Suriye Ulusal Konseyi'nin genişletilme çabaları, toplumsal tabanının güçlendirme çabalarının sürdürüldüğünü ve yoğun bir temas trafiği olacağını kaydetti. 
 
Bakan Davutoğlu, daha sonra Güney Kore'de yapılacak Nükleer Zirve çerçevesinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte oradaki dünya liderleriyle temaslar yapılacağını ve 28-29 Mart'ta Arap Ligi Zirvesi'ne katılacağını ve yine Başbakanla birlikte İran ziyaretini gerçekleştirdikten hemen sonra da İstanbul'da 2 Nisan'daki "Suriye Dostları" toplantısına katılacağını belirtti. 
 
Davutoğlu, "Bu yoğun diplomatik trafik içinde biz bu probleme çözüm bulunması için her türlü yolu yöntemi çalışıyoruz elimizden gelen gayreti gösteriyoruz" diyerek Türkiye'nin hem kendi güvenliği hem de Suriyelilerin daha fazla acı çekmemesi konusunda her türlü tedbiri de düşünmeye kararlı olduğunu ifade etti. 
 
Askerlerimiz çatışırken hayatlarını kaybetmedi
Afganistan'daki kazanın ardından muhalefetten gelen, 'oradaki askeri varlığın yeniden gözden geçirilmesi' çağrısının hatırlatılması üzerine AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, askerlerin Afgan halkıyla çatışırken hayatlarını kaybetmediğini, bir kaza meydana geldiğini söyledi.
 
AKP Genel Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında Çelik, "'Bizim orada ne milli menfaatimiz var' şeklinde bir sorgulamayı muhalefet yapabilir, buna saygı duyarım ama AK Parti kesinlikle bu düşüncede değildir. Biz artık bir dünya ülkesiyiz. Kendi içine kapanan bir ülke değiliz... Siz bu konumda olduğunuz zaman bunun bir bedeli var; bu bedeli de vermek zorundasınız. Türkiye'nin şu andaki konumu budur" diye konuştu.
 
ABD'deki 11 Eylül saldırılarından sonra "terörle mücadele" kapsamında ABD'nin bu ülkeye düzenlediği saldırıların ardından Afganistan'da kurulan geçici hükümete destek sağlanması amacıyla NATO, bu ülkeye uluslararası barış destek gücü gönderilmesine karar verdi. NATO, üyelerine bu güce katkıda bulunması çağrısında bulundu. Türkiye operasyonlara ve çatışmalara katılmama koşuluyla ISAF adı verilen Uluslararası Barış Destek Gücü'ne katılmaya karar vererek, eğitim faaliyetlerine destek olmak üzere bu ülkeye askerlerini gönderme kararı aldı.Türkiye'nin çoğu Kabil civarında olmak üzere yaklaşık 1,800 askeri bulunuyor. Afganistan'da görev yapan Türk askerlerinden bugüne kadar herhangi bir çatışmaya girerek hayatını kaybeden olmadı.
 
Hayatını kaybeden 12 Türk askerinin cenazeleri hafta sonunda Türkiye'ye getirildi. Cenazelerin kimliklerinin tespiti için DNA çalışmaları halen devam ettiği için askerler için bugün yapılması planlanan cenaze töreni de yarına ertelendi.
 
Başbakan Tayyip Erdoğan, hafta sonunda Almanya'ya gerçekleştireceği ziyareti 12 askerin hayatını kaybetmesi üzerine iptal etmişti. Askerler için memleketlerine gönderilmeden önce Ankara'da düzenlenecek törene, devlet erkanının en üst düzeyde katılımı bekleniyor
 
 
Bu konularda ilginizi çekebilir