”AB, Kıbrıs'ı feda edecek kadar önemli değil”
Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, AB'nin Türkiye için önemli bir süreç olduğunu, "ama Kıbrıs'ı feda edecek kadar da önemli olmadığını" söyledi.
LONDRA - Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, AB'nin Türkiye için önemli bir süreç olduğunu, "ama Kıbrıs'ı feda edecek kadar da önemli olmadığını" söyledi.
"Küresel Strateji Forumu" adlı düşünce kuruluşunun düzenlediği "Türkiye'nin Yükselen Network Dünyasındaki Rolü" başlıklı seminere katılmak için Londra'da bulunan Bağış, temaslarına ilişkin Türkiye'nin Londra Büyükelçiliğinde bir basın toplantısı düzenledi.
İngiliz Parlamentosu Lordlar Kamarasında düzenlenen seminerden bahsederek konuşmasına başlayan Bağış, "Görünen şu ki, Türkiye'nin artan siyasi ve ekonomik gücü Londra'da da önemseniyor" dedi.
İngiltere'nin Türkiye'nin AB sürecine "alenen destek veren" ülkelerin başında geldiğini kaydeden Bağış, İngiltere'deki bütün siyasi partilerin bu konuda hem fikir olduğunu görmekten memnuniyet duyduklarını bildirdi.
Bağış "Türk-İngiliz ilişkileri, Avrupa'nın iki ucunda olan iki ülkenin Avrupa'nın çıkarları için işbirliği yapmalarının çok güzel bir örneğini oluşturuyor" diye konuştu.
Bugün yapılan seminere kendisinin yanı sıra, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Kürşad Tüzmen, TBMM AB Uyum Komisyonu Başkanı Yaşar Yakış, AK Parti Dış İlişkiler Başkan Yardımcısı Suat Kınıklıoğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Dış Politika Başdanışmanı İbrahim Kalın, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) üyesi ve AK Parti Milletvekili Nursuna Memecan'ın da katıldığını anımsatarak, bu katılımın Türkiye'nin İngiltere'nin dostluğuna verdiği önemi gösterdiğini kaydetti.
"Kıbrıs'ta kimin ipe un serdiği açık"
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Bağış, "İngiliz İstinaf Mahkemesinin geçen ay Orams davasına ilişkin kararının" hatırlatılması üzerine, şöyle konuştu:
"Adada çözümü kimin desteklediği, kimin engellediği, kimin ipe un serdiği çok açık ve net ortadadır. İstedikleri kadar, istedikleri ülkede başlarını kuma gömsünler, gerçekleri gizleyemezler. Güneş balçıkla sıvanmaz, herşey ortadadır."
Kıbrıs konusunda "Biz şu anda bir adım değil, binlerce adım öndeyiz" diyen Bağış, Türkiye ve KKTC'nin her zaman çözümden, barıştan, entegrasyondan yana her türlü adımı attığını vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ama her önerimize itiraz eden, her girişimi engellemeye çalışan tarafın da kim olduğunu bütün dünya gördü. Çok şükür adadan tek bir askerimizi bile çekmeden, bir karış da toprak vermeden bütün uluslararası algıyı değiştirebildik. AB, Türkiye için önemli bir süreçtir ama Kıbrıs'ı feda edecek kadar da önemli değildir."
Türkiye'nin potansiyelinin ortada olduğunu, AB'ye getireceklerinin alacaklarından çok daha fazla olduğunu belirten Bağış, "O yüzden Avrupalıların da iyi hesap etmeleri lazım. Yani İngiltere'deki bir mahkeme kararının, iktidar-muhalefet hiçbir ayrım yapmadan, asker-sivil hiçbir fark gözetmeden, kadın-erkek hiçbir görüş ayrılığı olmadan, tamamen toplumun bütün kesimlerinin ortak noktası olan, milli bir davamız olan Kıbrıs konusunda Türkiye'nin kararını değiştirmesini kimse beklemesin. Türkiye bu süreçte çözümden yana tavrını sürdürmeye devam edecektir. Çözümün kalıcı olması önemlidir, bunun yolu da siyasi eşitliğe dayalı olmasıdır" diye konuştu.
KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ile Kıbrıs Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas'ın yürüttükleri müzakere sürecinden "hala umutlu olduğunu" ve "bu sürecin Kıbrıs için çok büyük bir fırsat olduğunu" söyleyen Bağış, "Çünkü ilk defa hem Atina'da, hem Ankara'da, hem de adanın iki kesiminde çözümden yana çok net tavırlar koyan liderler olmasının büyük bir fırsat olduğuna inanıyorum. İnşallah bu fırsat iyi değerlendirilir, bu fırsat kaçırılırsa bir daha böyle bir ortamın yakalanması belki yıllar alır, onun için herkesin hesabını iyi yapması gerektiğine inanıyorum" dedi.
"KKTC vatandaşlarının seçimine saygı duyarız"
Bağış, bir gazetecinin KKTC Başbakanı Derviş Eroğlu'nun yapılacak seçimlerde Cumhurbaşkanı seçilmesinin beklendiğini söylemesi ve konuyla ilgili sorusu üzerine "KKTC vatandaşları kim tarafından yönetilmek isterlerse, biz ona saygı duyarız" dedi.
Defalarca "Kıbrıslı olsaydım, Türkiye'nin AB üyeliği için, Türkiye'nin başmüzakerecisinden daha çok uğraşırdım" dediğini hatırlatan Bağış, "Sayın Eroğlu'nun adaylığını açıklamasının sadece iç siyasi mekanizmalar üzerinde etkisi olur ama Türkiye'nin dış politikası üzerinde bir etkisi olmaz. Kuzey Kıbrıs halkı kimi seçerse, Türkiye Cumhuriyeti onunla çalışmaya devam edecektir" diye konuştu.
"Türkiye'nin batıdan çok doğuya yöneldiğine" ilişkin görüşlerin anımsatılması üzerine de Bağış, "Bugün Türkiye'nin doğunun en batılı, batının en doğulu ülkesi olmasının en hissedildiği dönemin yaşandığını" kaydetti.
Egemen Bağış, Türkiye'nin günümüzde birçok ülkede "çok daha fazla tartışıldığını ve önemsendiğini" kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye normalleşiyor. Türkiye'nin Ortadoğu'daki ilişkilerinin artması, herhangi bir eksen kayması değildir, bunu zaten Batılılar da söylüyor. Şu anda Türkiye'nin içinden geçmekte olduğu süreç, güçlü köprülerin daha da güçlenmesi için hem kuzey, hem güney bacağının, hem doğu, hem batı bacağının eş zamanlı olarak kuvvetlendirilmesi sürecidir. Bugün Türkiye hem bir köprüdür, hem bir kalkandır, hem de bir merkezdir."
Bağış, bu akşam Londra'da Birleşik Krallık'ın Avrupa İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Chris Bryant'ın vereceği resepsiyon ve yemeğe katılacak. Bağış ve beraberindekilerin yarın Londra'dan ayrılması bekleniyor.