5 yılda 5 milyar ton kömür buldu
MTA, önemli keşifler yaptı. 5 yılda 5 milyar ton yeni kömür rezervi saptadı. 8,3 milyar ton olarak bilinen rezerv 12,3 milyar tona çıktı.
İbrahim EKİNCİ
İSTANBUL - Maden Tetkik ve Arama (MTA), son yıllarda büyük maden varlığı keşifleri yaptı. Beş yılda 5 milyar ton yeni kömür varlığı tespit edildi. 8.3 milyar ton olarak bilinen rezerv 12.3 milyar tona çıktı. Dahası çok değerli olduğu bilinen borda da büyük keşifler yapıldı. Görünür, muhtemel, mümkün olarak rezervler 1 milyar ton arttı. Görünür hale getirilen jeotermal kaynak ısı kapasitesi yüzde 45.6 arttı.
MTA'nın sondaj ve arama çalışmalarına büyük kaynak ayırarak ve odaklanarak yaptığı keşifleri ve kurumun planlarını Genel Müdür Mehmet Üzer anlattı. Üzer, öncelikle şu kritik saptamayı yaptı:
"MTA benzeri kurumlar, Avrupa'da 19. yüzyılda kurulmuş. MTA 1935'te kurulmuş. 100 yıllık gecikme var. Avrupalılar madenlerini biliyor, çoğunu da kullandı. Biz henüz tam bilmiyoruz. 6-7 yıldır yüzey madenciliğinden örtülü, gömülü maden aramasına geçildi. Bu ikinci etap. Daha işin epeyce başındayız. Türkiye'de 160 milyon tonu maden olmak üzere yapı malzemeleri ile birlikte 480 milyon ton üretim yapılıyor.
Bunun yüzde 90'ını MTA bulmuştur. MTA'ya 1970'e kadar devlet ciddi kaynak ayırdı. 1980'den sonra, kalkınmada öncelikler değiştiği için, yeterli bütçe ayrılamamış. Duraklama dönemine girmiş, eleman kaybetmiş. Son dönemde yeniden ciddi kaynak ayrılıyor. Bunun sonuçlarını da alıyoruz.
2003'ten sonra MTA'nın arama-araştırma çalışmaları yeniden ivme kazandı. Havza bazlı aramalara geçildi. Jeotermal devirlerden 440 milyon dolar gelir sağladık. Yarısı bize kaldı. Bu yılki bütçemiz de 200 milyon dolar, 100 milyon dolar civarında bir arama bütçemiz var. Madencilik riski yüksek bir iş. Özel sektör yeterince giremiyor. Büyük masraflarla sondaj yaparsınız, bir şey çıkmayabilir. Bu riski azaltmak için teknolojiyi sürekli geliştirmek gerekir."
"Bir kıta kadar zenginiz"
Türkiye'nin yeraltı kaynakları yönünden dünya madenciliğinde adı geçen 132 ülke arasında üretim değeri itibariyle 28'inci, maden çeşitliliği itibariyle 10'uncu sırada olduğunu belirten Üzer, "Bir kıtada olabilecek kadar maden çeşitliliğine sahibiz. Dünyada 90 çeşit madenin ticareti var. Bunlardan 77'si bizde var. Halen 60 civarında farklı maden ve mineral üretimi yapılıyor. Bunların da 50'sindeyiz. Dünya metal maden rezervlerinin yüzde 0.4-0.5'i, endüstriyel hammadde rezervlerinin yüzde 2.5'i, kömür rezervlerinin yüzde 1.6'sı, jeotermal rezervlerinin yüzde 0.8'i Türkiye'de" dedi.
Bu varlığa karşın madenciliğin milli hasıla içindeki payının yüzde 1.4 civarında kaldığına dikkat çeken Üzer, "Bunu 2.5'e, 3'e çıkarmak istiyoruz. Türkiye'de hammadde olarak yılda yaklaşık 13 milyar dolar, yarı mamul ve mamullerle birlikte 35 milyar dolar maden üretimi var. Yılda 85 milyon ton mertebesinde üretilen kömür, ağırlıkla termik santrallerde kullanılıyor. Doğal taşlar ihracatı 1.5 milyar dolar. 1.16 milyar dolarlık metalik cevher, 529 milyon dolarlık endüstriyel hammadde ihracatı var. İhracatı 3.3 milyar dolar, ithalatı 4.5 milyar dolar. En büyük ithalat kömürde" diye konuştu.
Kömürde büyük sonuçlar
2005 yılında ‘yerli kaynaklara yönelme' politikasıyla kömür aramalarına ağırlık verdiklerini belirten Üzer, bu konuda alınan çarpıcı sonuçları şöyle anlattı: "2005 yılından şimdiye kadar 765 bin metre sondajlı arama yaptık. Toplam 4.92 milyar ton linyit rezervi tespit ettik. 8.3 milyar ton olarak bilinen linyit rezervimiz yüzde 50'den fazla artırılmış oldu. Santrallerde tüketilen 1 milyar ton düşüldükten sonra, bu gün için 12.3 milyar ton linyitimiz var. Bu kömürlerin kalorileri 1500-3000 Kcal/kg. 8 bin 500 MW güce sahip yeni termik santral yapımına uygun. Bu yıl da 175 bin metre kömür sondajı yapacağız. Yeni bulduklarımız arasında en büyük rezerv Konya Karapınar'daki 1.8 milyar tonluk rezervdir. Diğerleri Maraş, Eskişehir, Afyon, Isparta, Tekirdağ, Kırklareli gibi illerde."
Bin 20 mağarayı inceledi
Genel Müdür Üzer, MTA'nın diğer faaliyetleri konusunda da şu bilgileri verdi: "Konusunda ilk ve tek olan Tabiat Tarihi Müzesi'ni 24 Mayıs'ta açtık. Bin 20 mağaranın detay etüdünü yaptık. 15'ini turizme kazandırdık. 85 araştırma raporu yazdık. Mağara envanter çalışması devam ediyor. MTA, çalışma alanı kapsamına küresel ısınmayı da aldı. Bu konuya yeni başladık. Obruk araştırma projeleri bu kapsamdadır. Bazı işleri DSİ ile birlikte yapıyoruz. Tıbbi jeoloji çalışmaları yapıyoruz. Bazı böbrek taşları buraya gelir. Bunları MTA ne yapacak diye şaşırır insanlar. Ama bizim sağlığa zararlı mineral ve elementleri içeren alanları tespit etmemiz gerekir. Yerleri tanımlanır, haritalara işlenir. Bazen kanser yapıcı mineraller çıkar. Belediyelere, bakanlıklara veririz." MTA, 12 bölge müdürlüğü ile faaliyet gösteriyor. 1200'ü mühendis 3 bin çalışanı var.
Sondajda atılım
Madencilikte sondajın anahtar iş olduğunu anlatan Üzer, 2002 yılına kadar kurumun arama amaçlı (25-30 bin metresi MTA, 50 - 60 bin metresi özel sektör olmak üzere) yılda yaklaşık 100 bin metre sondaj yapabildiğini; şimdi 250-300 bin metresi MTA, kalanı özel sektör olmak üzere yılda 1 milyon metreye çıktıklarını söyledi. Üzer, "Türkiye'de şimdiye kadar maden amaçlı yapılan toplam sondaj 20 milyon metre! Kanada bir yılda 14 milyon metre sondaj yapıyor! Biz 1 milyona çıktık ama 5 milyon metrenin altına düşmemek lazım. Jeotermal amaçlı 3 adet, maden arama amaçlı 750-1500 metre derinlikte arama kapasiteli 15 yeni sondaj makinesi aldık. Tüm jeofizik yöntemler uygulanabilir hale geldi. 4 yıl önce özel sektörde 5 bin metre sondaj yapacak firma yoktu. Bu gün bir firma 300-400 bin metre yapabiliyor" diye konuştu.
Jeotermal varlığı yeni keşiflerle yüzde 46 arttı
"Yenilenebilir enerji kaynağı olan jeotermal enerjide potansiyelimiz iyi" diyen MTA Genel Müdürü Üzer, şu bilgileri verdi: "31 bin 500 megavat potansiyelle dünyada 7., Avrupa'da 1. sıradayız. Bu kaynak 4 milyon konutu ısıtabilir. Bu güne kadar 26 bin metre sondajlı arama yapıldı, 207 saha keşfedildi. 1962'den bu yana açılan 530 kuyunun 142'si bu dönemde açıldı. 172 adet olan keşfedilmiş jeotermal saha sayısı 207 sahaya çıktı. 19 yerleşim biriminde merkezi konut ısıtması, 15 sahada seracılık ve 350 termal tesiste tedavi amaçlı yararlanılıyor. Bulduğumuz sahaların 59'unu ihaleyle özel sektöre devrettik. 440 milyon dolar gelir elde ettik. Bu sahaların 13'ü elektriğe uygun. Potansiyelin henüz yüzde 17'si kullanılabilecek duruma getirilmiş. Daha çok işimiz var. Manisa-Alaşehir sahasını yeniden ele aldık. Yeni aldığımız makineyle 2 bin 700 metreye indik. 287 derece sıcaklıkta kaynak bulduk. Denizli'nin 240 derece olan rekorunu Manisa aldı."
Yeni deprem haritası yıl sonunda açıklanıyor
1992 yılında yayınlanmış olan Türkiye Diri Fay Haritası güncel bilimsel yaklaşımlar ve mevcut bilgi birikimi doğrultusunda güncelleniyor. Genel Müdür Üzer, "Fay parametrelerinin tanımlanması amacıyla, 2004 yılında çalışma başlattık. Diri Fay Haritasının Güncellenmesi projesi ülke boyutunda 2011 yılı sonunda tamamlanacak. Bu kapsamda ülkemizi kapsayan 1/250.000 ölçekli diri fay haritalarının 4 adedi basıldı. 27'si Redaksiyon Kurulu'nda, 31'i yıl sonuna kadar basılacak. Heyelan önemli bir doğal afet. Türkiye Heyelan Haritası çıktı. İdareler yararlanabiliyor. 2945 harita sayısallaştırıldı. Türk Cumhuriyetleri ve diğer dış ülkeler ile TİKA işbirliği içinde yerbilimlerinde ortak çalışma faaliyetlerine başladık. Yer bilimlerinin değişik alanlarında üretilen yaklaşık 11 bin 390 adet raporun ve eklerinin 10 bin 330 adedi sayısal ortama aktarıldı. Laboratuvarlarımızı geliştirdik. 2003'te 15 bin analiz yapan kurumlarımız laboratuvarlarımız, bugün 100 binlere çıktı" dedi.
MTA, 2010'da neler keşfetti?
* 602 milyon ton feldispat
* 18.6 milyon ton zeolit
* 1.8 milyar ton kaya tuzu
* 595 milyon ton sodyum sülfat (glauberit)
* 1.7 milyon ton kuvarsit rezerv tespit edildi.
* Dünya rezervlerinin yüzde 72'sine sahip olduğumuz bor da çalışmalar sonucunda, görünür + muhtemel + mümkün olarak 2 milyar 66 milyon ton olan bor rezerv 1 milyar ton artırılarak 3 milyar 66 milyon tona yükseldi.
* 8.3 milyar ton olarak bilinen kömür rezervi 13.3 milyar tona çıktı.
* Önceki yıllarda görünür hale getirilen jeotermal kaynak ısı kapasitesi son 7 yılda yaklaşık yüzde 45.6 arttı.