400 milyar dolarlık inşanın öncüsü Türkiye olur

Suriye'de 61 yıllık Baas rejiminin yıkılmasının ardından bölgede yeni bir sayfa açılması, piyasalarda pozitif bir hava estirdi. Türkiye ve Suriye arasındaki ilişkilerin güçleneceği ve bölgenin inşası için Türk şirketlerinin aktif rol oynayacağı beklentisi hisselere hareket getirdi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Nurdoğan A. ERGÜN- Hamide HANGÜL-Mehmet Hanifi GÜLEL

Dünya kamuoyunun ana gündemi Suriye…Uluslararası ekono­mi ve askeri uzmanlara göre Esad’ın gidişiyle Suriye için yeni bir dönem başlıyor. Ulus­lararası uzmanlara göre; yeni dönemin en büyük kazananı ise Suriye halkı. İç savaşın bi­tişiyle birlikte oluşan ‘özgür ve demokratik’ Suriye söyle­mi vatana geri dönüş hareke­tini başlatırken sadece Tür­kiye’den değil tüm bölgeden Suriyelilerin anavatanları­na geri dönmek için harekete geçtiğine işaret eden uzman­lar göçün boyutunun dikkat­li bir biçimde izlenmesi ge­rektiğini söylüyor.

Uzman­lara göre rejim değişikliğinin bir başka kazananı ise Türki­ye ve İsrail. Türkiye’nin bun­dan sonraki süreçte yeni hü­kümet ile kurduğu ve kuracağı ilişkilerle başta sınır güvenli­ği ve terör olmak üzere güne­yindeki önemli bir tehlikeyi kontrol altına alabilecek. Ay­rıca dış kamuoyunda Türki­ye’nin sadece siyasi ve sosyal değil ekonomik kazanımlar elde edeceği de savunuluyor.

Ekonomik kazanımlar uzun bir sürece işaret etse de Suriye’nin yeni­den imarı konu­sunda Türki­ye’nin önemli görevler üst­leneceği belir­tiliyor. Suriye ile sınır kom­şusu olan Tür­kiye’nin uluslara­rası deneyime sahip müteahhitleri, bölgeye yakın konumlanmış pek çok çimento ve demir çelik fabri­kasının olması gibi faktörler ‘doğal avantaj’ olarak sırala­nıyor. Türkiye’nin dinamik lojistik ve tedarik gücüne de işaret ediliyor. BM raporuna göre Suriye’nin yeniden inşa­ası için en az 400 milyar do­lar gerekiyor. Uzmanlar Tür­kiye’nin bu pastadan 10 yıllık süreçte ciddi bir pay alabile­ceğini söylüyor.

Gelişmeleri izliyoruz

Ülkede, yol, köprü, bina, elektrik şebekesi, su kanal­ları gibi altyapı projeleri yo­ğun bir şekilde gündeme ge­leceği ifade edilirken 1972 yılından bu yana 137 farklı ülkede 522.1 milyar dolarlık projeye imza atan Türk mü­teahhitlik firmaları açısın­dan ciddi bir potansiyel ba­rındırıyor. Benzer şekilde ulaştırma ve sulama-baraj işleri açısından mühendis­lik ve mimarlık firmaları için iş fırsatları bulunuyor.

Suri­ye’de sadece alt yapı ihtiya­cı değil, ciddi bir konut açığı da bulunuyor. Suriye’de ya­şanan rejim değişikliklerinin Türk müteahhitleri tarafın­dan yakından takip edildiği­ni söyleyen Anadolu Yakası İnşaat Müteahhitleri Derne­ği (AYİDER) Başkanı Hakan Şişik, “Ancak yeni kurulacak Suriye yönetiminin ve ülke içi işleyiş ve huzur durumu­nun ne olacağının belli olma­ması bu pazara yönelimin ne zaman ve nasıl olacağını be­lirleyecek. Sağlıklı bir Suriye Türk müteahhitleri için pozi­tif bir pazar olabilir ve doğru zeminde başarıları dünyaca kabul edilmiş Türk müteah­hitleri bu bölgede hizmet ve­recek” dedi.

Normalleşme, dış ticarette 5 milyar $’ı harekete geçirecek

Yaşanan son gelişmeler, ticaret anlaşmaları ve karşılıklı vizenin kaldırılmasıyla Türk firmaları için cazip bir pazar haline gelen ancak iç savaş nedeniyle sekteye uğrayan Suriye ticareti için de ılımlı bir hava oluşturdu. Ülkedeki normalleşmeyle birlikte ticari ilişkilerde de bir canlanma beklenirken, dış ticaret hacminin 2011 öncesi rakamlara dönebileceği, hatta 2012 hedefi olan 5 milyar dolara doğru hızlı yol alabileceği düşünülüyor.

2023 yılında Türkiye’nin ihracatı 2 milyar doları aşarken bunun 432 milyon dolarını bakliyat, hububat, yağlı tohumlar gibi gıda ürünleri oluşturdu. 2023’te bölgeden ithalat ise 363 milyon dolar olarak kayıtlara geçti. 2024’ün ilk 5 ayına geldiğimizde dış ticaret verilerinde küçük çaplı kıpırdanmalar yaşandığı görülüyor. Ocak-mayıs döneminde Türkiye’nin Suriye ihracatı 869 milyon dolar olarak gerçekleşti. Geçen yılın aynı döneminde rakam 836.5 milyon dolar olmuştu.

Ticarette fırsat istihdamda işgücü kaybı getirecek

Suriye’deki yeniden yapılanmanın Türkiye iç piyasasındaki en büyük etkisinin iş gücü tarafında olması bekleniyor. Ara ve vasıfsız eleman olarak çalışan Suriyeliler’in geri dönmesiyle birlikte özellikle emek yoğun sektörlerde eleman sıkıntısının artacağı düşünülüyor. Çoğu işveren, Suriyeliler’in ülkelerine dönmesinin maliyetleri artıracağını da dile getirirken 35 bin TL’ye bile çalışacak işçi bulunmayacağını belirtiyor. Son 10 yılda Türkiye’de çalışma izni alan Suriyeli sayısı 118’den 108 bine yükseldi.

Suriyeliler’in en fazla istihdam edildiği alanlardan biri de tarım sektörü. Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan, mevcut işçi zor bulduklarını, ülkemizle uyumlu vasıflı Türk cumhuriyetlerinden işçi veyahut Afrika’dan işçi gelmesi gerektiğini belirtti. Aksi takdirde tarımın sekteye uğrayacağını ifade eden Doğan, “2025 sezonu için karpuz, kavun, domates ve biber ekimi başlayacak. Ekimleri için acilen tedbirler alınmalı. Onların gitmesi tarım sektörünü sekteye uğratır” dedi.

Mobilyada yeniden geleneksel pazar olacak beyaz eşyada da yeni fırsatlar doğacak

Sriye ynı zamanda Türk mobilya ve ev tekstili ürünleri için geliştirilecek pazar olarak öne çıkarıyor. Suriye’nin yeniden inşa sürecinin, birçok sektörde olduğu gibi mobilya sektöründe de büyük bir potansiyel yaratacağını söyleyen MODOKO Başkanı Koray Çalışkan, bu süreçte, sektördeki paydaşların Suriye’ye olan ilgisi ve işbirliklerinin artacağına dikkat çekti. Çalışkan, “Bizim de bu gelişmeye kayıtsız kalmayıp, bu fırsatları değerlendirmek adına stratejik adımlar atmamız önemli. Suriye geleneksel pazarlarımız açısından önemliydi.

Suriye’deki durumdan ötürü biz de rotamızı Uzakdoğu gibi başka ülkelere çevirmiştik. Özellikle daha el sanatı yüksek mobilya açısından ihracat yoğun olacak” yorumunu yaptı. Bölgede yeniden kurulumun başlamasıyla dayanıklı beyaz eşya gibi tüketim ürünlerinde de talebin artması bekleniyor. Her ne kadar yapılanma için zaman gerekse de beyaz eşya sektörü açısından önümüzdeki yıllarda bir hareketlenme olasılığı yüksek.

Borsa rüzgarı arkasına aldı

'Beklentiyi al, gerçekleşmeyi sat’ mottosuyla hareket eden Borsa İstanbul’da demir çelik, enerji, inşaat, vinç ve çi­mento hisseleri günü yükseliş kapattı. İyimser bek­lentiler ve bölgede savaş tahribatını gidermek için yeniden yapılandırmada Türk şirketlerinin öne çıkması, Borsa İstanbul’da hisse senetleri piya­sasını hareketlendirirken endeks günü yüzde 1,75 puan yükselişle 10,257 puandan tamam­ladı. Gelişmeler sadece Borsa İstanbul'da değil diğer Orta Doğu borsalarında da endekslerin yükselmesine para bi­rimlerinin değer kazanmasına neden oldu.

 Seramikte yeni pencereler açılacak

 Suriye’deki normalleşme ile birlikte birçok sektör için olumlu sonuçlar doğacağını söyleyen Türkiye Seramik Federasyonu Başkanı Erdem Çenesiz, “Tabi ki her şeyden önce insani açıdan komşumuz Suriye’de sorunların çözülmesini ve barış ortamının sağlanmasını çok arzu ediyoruz. Şüphesiz Suriye’deki normalleşme Türk seramik sektörü için olumlu sonuçlar doğuracak. Komşumuzdaki her türlü olumlu gelişme güçlü üretim tesislerine sahip ülkemize bir fırsat penceresi açıyor. Seramik sektörü açısından da durum aynı" dedi.