200 milyon dolarlık sebze ihracatı tehlikede
Bakanlığın analiz zorunluluğu getirmesiyle beraber Türkiye'nin yaptığı 200 milyon dolarlık sebze ihracatının tehlikeye girdi.
ANTALYA - Türkiye'den Avrupa'ya yapılan biber ihracatına Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının Türkiye'de analiz zorunluluğu getirmesi, ihracatçının tepkisine neden oldu. Antalya'daki 100 ihracatçının yaklaşık yarısının ihracatı bıraktığı ya da askıya aldığı bildirilirken Türkiye'nin yaptığı 200 milyon dolarlık sebze ihracatının tehlikeye girdiği ileri sürüldü.
Antalya İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Satıcı, düzenlediği basın toplantısında, ihracat rakamlarını değerlendirdi.
Yılın yedi aylık bölümünde Antalya İhracatçılar Birliği üzerinden yapılan ihracatın yüzde 5 artarak 655 milyon 61 bin dolara ulaştığını belirten Satıcı, bu rakamın yıl sonuna kadar 1,2 milyar dolara ulaşmasının hedeflendiğini, 2012 yılında da rakamı 2 milyar dolara çıkarmayı hedeflediklerini söyledi.
Satıcı, Rusya Federasyonu'nun bölgeden yapılan ihracatta ilk sırada yer aldığını, Rusya Federasyonu'nu sırasıyla Almanya, İtalya, Bulgaristan ve Ukrayna'nın izlediğini ifade etti. Satıcı, "Dolayısıyla Avrupa Birliği ülkeleri bölgemiz ihracatının vazgeçilmez unsurlarından olmaya devam ediyor. Avrupa'da bazı ülkeler ciddi bir krizin eşiğindeler. Buna rağmen Avrupa Birliği ülkelerine ihracatımız artış gösteriyor" dedi.
Biberde sıkıntı
Antalya'dan yapılan ihracatın yaklaşık yarısını yaş meyve sebze ihracatının oluşturduğunu bildiren Satıcı, ihracatın dörtte birini domatesin oluşturduğunu, biberin ise yaş meyve sebze ihracatında domatesten sonra ikinci sırada yer aldığını söyledi.
Satıcı, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğünün biber ihracatında Türkiye'de analiz zorunluluğu getirdiğine dikkati çekerek, biber ihracatındaki sıkıntıyı anlattı.
AB Komisyon Yönetmeliği çerçevesinde Bulgaristan gümrüklerindeki tırların durdurularak kalıntı analizine tabi tutulduğunu belirten Satıcı, "Bunun yanında yurt içinde yapılan denetimler bizleri ilave zaman ve kalite kaybı ile maliyet artışıyla karşı karşıya bırakıyor. Bakanlık, uygulamanın gerekçesi olarak ürünlerimizin AB ülkelerinden aldığı hızlı alarm bildirimlerini gösteriyor. Ancak artan ihracatımız göz önüne alındığında, bildirim alan ürünler yüzde 1'in bile altında" dedi.
Raf ömrü kısalıyor, fiyat düşüyor
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının uygulamasıyla raf ömrü 10 gün olan biberin ihraç edilen ülkeye gittiğinde ömrünü tamamlandığını ve fiyatının düştüğünü söyleyen Satıcı, uygulamayla domates hariç yıllık 200 milyon dolarlık sebze ihracatının tehlikeye girdiğini ileri sürdü.
Satıcı, 70 milyon dolarlık biber ihracatı yapan Türkiye'nin ciddi sıkıntıya gireceğini öne sürerek, "200 milyon dolarlık sebze ihracatı tehlikede, bunu çözmek zorundayız" diye konuştu.
Satıcı, şunları kaydetti:
"Bunu bakanlığa söyledik ama netice alamadık. Burada ciddi bir zarar söz konusu. Bulgaristan'da uygulanan analizler nedeniyle zaten büyük zaman kaybı söz konusu. Ayrıca Türkiye'de yapılan analizlerin Avrupa'da geçerliliği yok. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının ihracat partilerinde üretici aşamasında ticaretin başlamadığı aşamada daha sıkı denetimler yapıp kontrol amaçlı numune sayısının artırılmasını sağlayarak bu işe kalıcı bir çözüm bulması mümkünken işin kolaycılığına kaçıp ihracatçının paketlenmiş ürünlerinden numune alınması ve araçların bekletilmesi ihracatı sekteye uğratacaktır. 100 ihracatçı firmanın yaklaşık yarısı, analiz zorunluluğu nedeniyle ihracatı durdurdu ya da askıya aldı."
Rekabet Kurumu'na taşıyacağız
Bakanlığın analiz zorunluluğu getirmeden önce ihracatçının zaten kontrol amaçlı biber başta olmak sebzelerde isteğe bağlı analizler yaptırdığını belirten Satıcı, "150-200 bandında rakamlarla firmalar laboratuvarda analiz yaptırıyordu. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığından gelen yazıda, isteğe bağlı analizlerin en az 400 lira olması şeklinde bizim şaşırdığımız bir ifade çıktı. Laboratuvar ve ihracatçının anlaştığı bir fiyat üzerine kamu otoritesinin yorum yapması ve bağlayıcı bir karar alması hem etik değil hem de rekabet kurallarına aykırı. Bu anlamda en kısa zamanda düzeltme sağlanmazsa Rekabet Kurumuna başvurmayı düşünüyoruz" dedi.