137 kilometrelik umut...
TRAKYA'dan/ M.Nedim ÇAĞLAR
Trakya Bölge'sinin geleceğini konuşacağımız Trakya Ekonomi Buluşmaları'nın ilki olan "Tekirdağ'ın Gelişen Yüzü ve Lojistik" toplantısını geçtiğimiz günlerde yaptık. Kamu ve özel sektör temsilcilerini bir araya getirdiğimiz toplantıda Tekirdağ'ın umudu ve hedefi dillendirildi. Aslında tutuk başlayan toplantı, sıra liman yatırımlarına geldiğinde birden hareketlendi. Çünkü, "lojistik" dendiğinde herkesin zihninde netleşmeyen bir kare vardı sanki; yeni liman yatırımları konuşulmaya başlayınca hareketlendik, mevcut limanların kapasitelerinin arttırılması dedik, "Lojistik İhtisas OSB"nin kurulmasına az kaldı dedik, demir yolu dedik, kargo köyü dedik, antrepo ve depolama dedik, buna paralel olarak sanayi yatırımları artacak dedik…
Başlarda, toplantının özetini ev sahibi Tekirdağ TSO Başkanı Mustafa Yurdanur, "Tekirdağ'ı bir liman kenti yapmak istiyoruz" cümlesiyle özetledi. Yurdanur, Tekirdağ'ın ufkunu ortaya koydu; az konuştu ama icraat dedi. Bunun için kolları sıvadıklarını söyledi, bu konunun nasıl gündemde tutacaklarının haritasını çizdi. Toplantının kendimce özeti ise, konunun ne kadar ciddi olduğu, bölgedeki herkesi heyecanlandıracağıydı. Bu dikkat ve heyecan, Asyaport Liman yatırımı Ahmet Soyuer tarafından anlatılmaya başladıkça ortaya çıktı. "Türkiye'nin kapasite olarak en büyük konteyner liman yatırımını yapıyoruz" diyen Soyuer, gelecekteki yatırımcılara davetiye yazdı. Akport, hızla devam eden yatırımlarının süreceğini, kapasite hedeflerini ve demir yolu bağlantılarıyla bölgedeki talebe cevap vermek için hazırlandıklarını anlattı. Martaş'tan Yaşar Kaptan Çebi, Ro-Ro iskelesi yatırımlarının yolda olduğunu ifade etti. Trakya Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Mehmet Gökay Üstün, Trakya'nın lojistikte yatırım üssü olacağını, bunun ayak seslerinin yaklaştığını anlattı. Dökme, kuru ve sıvı yükte Marmara limanlarının dolan kapasitelerine cevap vereceğini ifade etti.
Sonradan Tekirdağ TSO Başkanı Mustafa Yurdanur ile yapmış olduğumuz değerlendirmelerde, "Tekirdağ nasıl liman kenti olur?" sorusuna cevap aramak için projeler geliştirebileceğimizi konuştuk. Bir sonraki adımımız dünyadaki liman kentlerini masaya yatırarak, Tekirdağ'ın bu hedef için neler yapılması gerektiğini ele almak olacak. Bunun için konuyla ilgili uzmanları dünya örneklerini resmetmeleri için Tekirdağ'da buluşturmayı hedefliyoruz.
Bunlar harika da, bir özet var ki: B-Ü-R-O-K-R-A-S-İ. Liman yatırımları hem çok pahalı hem çok zor hem çok zaman alıyor hem de bürokratik engellerin 'illallah' dedirttiği bir iş. Ben söylemiyorum, Asyaport Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Soyuer söylüyor: Ömrümden, sağlığımdan 5 yılı aldı. Toplantıda konuşan, yazarımız Rüştü Bozkurt, Sokrates'in at sineği örneğini ortaya koydu: Türkiye'deki limanlar, liman değil; dünya standartlarında liman değil, kendimizi kandırmayalım. İşte Türkiye'de dünya standartlarını gerçekleştirmesi için bir fırsat.
Tekirdağ'da liman ve lojistik konularının ne kadar ciddiyetle ele alındığının bir göstergesi, valimizin Zübeyir Kemelek'in toplantıyı sonuna kadar dikkatle takip etmesiydi. Toplantının sonunda bir değerlendirme yaparak, Marmara denizine 137 kilometre kıyı şeridi olan Tekirdağ'ın denizlere yöneleceğine, lojistik kabiliyetin gelişmesiyle Çorlu ve Çerkezköy bölgelerindeki sanayinin Türkiye'nin 500 milyarlık hedefine çok daha büyük oranda ortak olacağına dikkat çekti.