'Yeni tezkere' önerisine hükümetten ilk yanıt
AK Parti Grup Başkanvekili Aydın, "CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun "Kara harekatının, Kobani'nin kurtarılması ve IŞİD'in püskürtülmesiyle kısıtlanması önerisi bana samimi gelmedi" dedi
ANKARA - AK Parti Grup Başkanvekili Ahmet Aydın, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, kara harekatının, Kobani'nin kurtarılması ve IŞİD'in püskürtülmesiyle kısıtlanması önerisini, "Bir yandan 'IŞİD'e karşı Kobani'yi savunun' diyeceksin, diğer yandan tezkereye olumsuz oy kullanacaksın. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu. Bana samimi gelmedi" diye değerlendirdi.
Bir çok yerde etnik, mezhepsel çatışmalar yaşanırken bölgesinde tek istikrar adası olan Türkiye'nin, bütün etnik yapılar, inanç gruplarıyla hemhal olduğunu, barışı, kardeşliği ve çözümü özümsediğini belirten Aydın, dışarıdan direktifle hareket eden bir Türkiye olmadığını kaydetti. Aydın, kendi gündemini, yeri geldiğinde dünyanın gündemini belirleyen bir Türkiye bulunduğunu vurguladı.
"Türkiye'nin elini sınırlandırmaya kimsenin hakkı yok"
Türkiye'nin, bu gücüne dayanarak, ulusal güvenliğini, milli menfaatlerini tehdit eden, dışarıdan gelen her türlü tehlike, riske karşı elini güçlendirmesi, önlemini alması gerektiğinin altını çizen Aydın, bunun için, Irak ve Suriye tezkeresinin geçmesi yönünde gayret harcadıklarını söyledi.
Aydın, Kobani için ortalığı yakıp, yıkanlara, özellikle HDP ve CHP'ye bakıldığında tezkereye "hayır" oyu verdiğinin görüleceğini dile getirdi. Aydın, "Bir yandan 'IŞİD'e karşı Kobani'yi savunun' diyeceksin, diğer yandan tezkereye olumsuz oy kullanacaksın. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu. Bana samimi gelmedi" dedi.
Türkiye'nin elini sınırlandırmasına kimsenin hakkı olmadığını vurgulayan Aydın, "Sadece orası değil, başka yerden, başka tehdit de olabilir. Bugüne kadar bir çok tezkere çıkardık, hangisini kullandık? Eğer Türkiye'ye karşı ulusal güvenliğimizi tehdit eden bir unsur dışarıdan gelmezse, bu tezkere kullanılmaya da bilirdi. Birçoğunda da kullanılmadı. Tehlikenin boyutuna, gelecek riske göre, Türkiye adımını atmak durumunda" görüşünü dile getirdi.
"Bugün IŞİD, yarın işitmediğimiz başka terör örgütleri"
Türkiye'nin, Avrupa'daki Suriyeli mülteci sayısından daha fazla Kobani'den mülteci aldığını anımsatan Aydın, "Bunlar bizim kardeşlerimiz, kültürel, tarihi bağlarımız var. Onları en iyi şekilde misafir ediyoruz" dedi.
Aydın, Kobani'deki sıkıntı, mağduriyetin bitmesi için uluslararası toplum nezdinde girişimlerde bulunduklarını kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yaklaşık 4 yıldır Suriye ile ilgili sıkıntıyı dile getirdik. Eğer 4 yıl önce BM Güvenlik Konseyi başta olmak üzere, tüm uluslararası toplum duyarlılık gösterseydi, Esed yönetiminin bir an önce gitmesi için gayret harcasaydı, Esed yönetimi 3,5 yıl önce gitseydi, orada halkın iradesiyle oluşan yeni bir yönetim olsaydı, bu tür terör örgütleri orada barınmazdı. Irak'ta Maliki yönetiminin ezici, baskıcı tutumu sayesinde Irak'ta kaos ortamı yaşandı. Türkiye, ilk günkü gibi bütün bu terör örgütlerine karşı olduğu gibi, ama bu terör örgütlerinin müsebbipleri olan, bunlara kaynak olan Esed yönetimine karşı halen kararlı tavrını ortaya koyuyor. Çünkü bu yönetim, böyle devam ettiği sürece bugün IŞİD, yarın başka bir işitmediğimiz başka terör örgütleri de çıkabilir, çıkıyor da, bir çok terör örgütü var.
BM'yi, uluslararası toplumu duyarlılığa davet ediyoruz. Türkiye'nin tezlerine yönelik olarak politika geliştirilmesi, IŞİD'in de bir an önce Kobani'den defedilmesi noktasında ortak bir gayret bekliyoruz. Özellikle Türkiye'deki siyasileri de sorumlu siyasete davet ediyoruz, sağduyu çağrısında buluyoruz. Başka Türkiye yok. Güvenlik adası olan Türkiye'nin karışmasına, karıştırılmasına diğer siyasi partiler de yol açmamalı, izin vermemeli. Hepimiz sorumlu hareket etmek durumundayız. Coğrafyamızda ateş çemberi var. Her tarafta yangın var, bu yangının Türkiye'ye sıçramasına izin vermemeliyiz. Oradan gelen mültecileri Türkiye kucaklıyor ama Allah muhafaza Türkiye'de bir sıkıntı olursa, Türkiye'nin gideceği yeri, sığınacak dalı yok. O yüzden kendi ayaklarımız üzerinde, güçlü olmak durumundayız. Bunun için birlik, beraberliğimizi korumak, vandalizme hayır demek zorundayız. İnsanlar ölüyor, yazık değil mi? Türkiye'nin dışında gelişen bu olaylar, istismar ediliyor. Buna meydan vermeyelim."
"Çatışma sorunları çözmez"
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın bugünkü açıklamalarının sorulması üzerine Aydın, sağduyu çağrısı yapması gerektiğini kaydetti.
Sokakların değil, siyasetin çözüm yeri olduğunu dile getiren Aydın, eleştirilerin makul ölçüde yapılabileceğini belirtti.
Aydın, devletin, kamu düzenini kurmak durumunda olduğunu, bunu bozanlara karşı da önlemini alacağını ifade ederek, "Eleştirecekleri yanlar olabilir, bunları makul surette, siyaseten bir hoşgörü içinde toplantı, eylemlerini yaparlar. Ama kimseye karışmadan, kimseye dokunmadan, hiçbir yeri yakmadan yapmaları lazım. Bunun için HDP'nin, CHP'nin, bütün siyasi partilerin sorumluluk üstlenerek, sağduyu çağrısında bulunması arzumuzdur. Sokaklar, çatışma, şiddet sorunları çözmez, sorunları körükler" diye konuştu.
"Hukuk içinde kalarak önlemini alır"
İçişleri Bakanı Efkan Ala'nın, "misliyle karşılık veririz" açıklamalarına yönelik eleştirilerin anımsatılmasına Aydın, "Türkiye hukuk devletidir. Hukuk devletinde kurallar bellidir, kim ihlal ederse karşılığı da bellidir. Eleştiriye, tartışmaya açığız. Ama bu tür şeyleri istismar ederek, özellikle Kobani üzerinden bunu istismar ederek ortalık yakıp yıkılıyorsa, insanlar öldürülüyorsa, şiddet körükleniyorsa tabii ki devlet, düzeni tesis etmek için yine hukuk içinde kalmak suretiyle önlemini alır" karşılığını verdi.