'Savcı bazı tapeleri hasıraltı etmiş'

İSTANBUL  - Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın da aralarında bulunduğu 4'ü tutuklu 93 sanığın yargılandığı davanın 20. duruşması başladı.

Özel yetkili İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, tutuklu sanıklar Aziz Yıldırım, Olgun Peker, İlhan Ekşioğlu ve Yusuf Turanlı ile Trabzonspor Kulübü Başkanı Sadri Şener ve kulübün Asbaşkanı Nevzat Şakar'ın da aralarında bulunduğu bazı tutuksuz sanıklar katıldı.

Mahkeme heyeti başkanı Mehmet Ekinci, duruşmaya savunmaların alınmasıyla devam edileceğini belirterek, Aziz Yıldırım'a bir kaç sorusu olacağını kaydetti. Başkan Ekinci, duruşmada sesli ve görüntülü kayıt yapılmadığı için bunun dikkate alınarak savunma yapılmasını istedi. 

Duruşmasında bazı avukatlar, soru sorulurken yaşanan tartışmaların önüne geçilmesi için iddianamedeki iddialarla sınırlı kalınmasını istedi. Bunun üzerine söz alan Aziz Yıldırım, "Avukat bey 'soru sorulurken iddianame ile sınırlı kalınsın' diyor. Ama herş ey iddianameye yansımamış. Savcı bey bazı tapeleri hasıraltı etmiş. İddianamede her şeyi Fenerbahçe yapmış gibi gösteriliyor." dedi.

Artık güvenmiyorum

İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada mahkeme heyeti başkanı Mehmet Ekinci, çapraz sorgusu yapılan Aziz Yıldırım'a dosyada kendisine ait 12 cep telefonu hattının bulunduğunu, 10 kadar başkasına ait cep telefonu hattından görüşmelerinin olduğunu hatırlatarak, dosyada başkaları adına kayıtlı 2 hattı sürekli kullandığının belirlendiğini, bu hatları neden kullandığını sordu.

Kendisine ait 2 hattı bulunduğunu, diğerlerinin şirket ya da kulübe ait telefon hatları ya da o an yanında bulunanların telefon hatları olduğunu anlatan Yıldırım, belirtilen 2 hattan birinin muhasebe müdürü tarafından talimatıyla, diğerinin de koruma polisi tarafından alındığını söyledi.
Yıldırım, "Devletin verdiği resmi korumam, gitmiş bir telefon hattı almış. Maalesef Türkiye'de herkes dinlenildiği için böyle yapıyor. Daha güvenli olduğu için bu hattı kullandım. Devlet insanları dinleyerek suça teşvik ediyor" dedi.

Başkan Ekinci'nin devletin verdiği korumasına bu davranışından sonra güvenip güvenemeyeceğini sorması üzerine Yıldırım, "Artık güvenmiyorum. Biz eskiden devlete güvenen insanlardık. Şu hapishaneyi gördükten sonra güvenmem. 50 lira için hapiste yatan insanlar var, onlar artık devlete güvenmezler" diye konuştu.

Trabzonspor Kulübü avukatının soruları

Trabzonspor Kulübü'nün avukatı Nusret Yılmaz, Aziz Yıldırım'a bazı sorular yöneltti.
İlhan Ekşioğlu'nun aldığı parayı amatör kulüpler için harcayacağını söylediğini, Yıldırım'ın ise aynı parayı Ekşioğlu'nun şahsi işi için aldığını beyan ettiğini hatırlatan Yılmaz, bu çelişkinin giderilmesini istedi.

Sorunun cevabının dosyada bulunduğunu savunan Yıldırım'a avukat Yılmaz, Trabzonspor Kulübü yöneticilerini siyasete müdahale etmekle suçladığını, böyle bir konuşma kaydının bulunması halinde gösterilmesini isteyerek, buna yönelik bir örnek vermek istediğini söyledi.

Aziz Yıldırım'ın, 26 Mart 2011 tarihinde Mümtaz Karakaya ile Konyaspor maçı konusunda yaptığı telefon konuşmasının çözümünü okuyan avukat Yılmaz, bu konuşmanın söz konusu maçtaki hakem tayinine ilişkin olduğunu savundu. Telefon görüşmesine ilişkin çözümün tümünün okunmasını isteyen Yıldırım, orada kendisinin hakem tayinine ilişkin bir görüşme yapmadığını, tayin edilen hakeme kızdığını ileri sürdü.
Avukat Yılmaz'ın bu ve bunun gibi soruları, Yılmaz, Yıldırım ve sanık avukatları arasında tartışmalara yol açtı.

Yılmaz'ın bir sorusuna tepki gösteren Yıldırım'ı mahkeme heyeti başkanı Ekinci, "Burada ben başkanım, sen sanıksın, sen müdahale etme" diyerek uyardı.

Ercan Doğan'a 100 bin doların neden verildiğine ilişkin bir soru da yönelten avukat Yılmaz'ın, "Başkanım siz her şeye hakimsiniz. Her şeyi biliyorsunuz" şeklindeki ifadeleri üzerine Aziz Yıldırım, "Ben her şeyi bilirim. Bu dosyada ne varsa sorumlusu Aziz Yıldırım. Biz Fenerbahçe'yi şampiyon yaptık. Aziz Yıldırım her şeyi bilmez. Herkesin yatak odasını bilmiyorum" dedi.

"Bak atacağım seni dışarıya"

Başkan Ekinci, bu sözleri nedeniyle Yıldırım'ı, bu şekilde devam edemeyeceğini, hakaret etmemesi gerektiğini hatırlatarak, "Bak atacağım seni dışarıya" diyerek uyardı. Bunun üzerine Yıldırım da "Olur, daha rahat ederim" diye konuştu.

Avukat Yılmaz'ın, Eskişehirspor'a yapılan ziyarete ilişkin soru yönelttiği Yıldırım, "Eskişehirspor'a gittim. Şike yapmaya... Futbola damgasını vurmuş biriyim. Sorularını buna göre sor. Ben sizin tesislerinize de geldim, yemek de yedim, Mehmet Ali Yılmaz zamanında bir gün sonra maçımız varken antrenman da izledim. Ben bütün başkanların yanına gittim. Bütün kulüpleri ziyaret ettim. Şike mi yapmışız?" diye konuştu.

Aziz Yıldırım, bir soru üzerine de, futbolcu Emenike'nin transferi konusunda kardeşi Alaeddin Yıldırım'ın Ankara'da 2 görüşme yaptığını, transferin 9 milyon avroya yapılması konusunda anlaştıklarını, bunun için 18 senet verdiklerini, diğer futbolcuların değerleri artmasın diye de transfer bedelini 7 milyon euro olarak açıklandığını anlattı.

Yıldırım, başka bir soruya cevap verirken de, telefon görüşmelerinin tümünün dosyada bulunmadığını ifade ederek, bazı konuşmalarının hasır altı edildiğini öne sürdü.
Zaman zaman salonda izleyici olarak bulunanların da tepki gösterdiği Trabzonspor Kulübü avukatı Yılmaz'ın sorularını tamamlamasının ardından sanık avukatlarının esas hakkındaki savunmalarının alınmasına başlandı.

Bazı sanık avukatlarının savunmalarını yapmalarının ardından duruşmaya öğle arası verildi.