'Not düşüşü ticareti etkilemez'
Kriz tartışmalarının ardından geçtiğimiz hafta kredi derecelendirme kuruluşu S&P tarafından notu düşürülen ABD, dünya ekonomilerini teyakkuza geçirdi. Türk işadamları ise ABD ve Türkiye arasındaki ticari ilişkilerin "doğrudan" etkilenmeyeceği görüşünde.
Gamze ŞENER
İSTANBUL - Standard & Poor's'un (S&P)ABD'nin kredi notunu düşürmesi, Türk işadamlarını tedirgin etmedi. Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK)Türk-Amerikan İş Konseyi Başkanı Haluk Dinçer, not düşüşünün ABD-Türkiye ticaretine doğrudan etkisinin çok az olacağını belirtirken, Türk-Amerikan İşadamları Derneği (TABA/AmCham) Başkanı Uğur Terzioğlu, "ABD'nin bugün içinde bulunduğu ekonomik durum, iki ülke arasındaki ticareti hiçbir şekilde etkilemez. ABD kendi içinde bile etkilenmez" dedi.
Sadece banka kredilerini etkiler
Terzioğlu, "ABD'nin gidişatı kötü olsa, Türkiye örneğinde olduğu gibi başka ülkelerde parasının değeri nasıl yükselir?" derken, "Biz artık, ihracatımızı nasıl artırabiliriz, bunun üzerine yoğunlaşmalıyız. ABD'ye ne satabiliriz, buna bakalım. Zaten büyük oranlarda yatırım planımız da yok. Trilyon dolarlık yatırımlarımız olsa negatif bir etkilenmeden söz etmek mümkün. Ancak maksimum milyon dolarlık yatırımımız var. Serbest ticarette kredi notunun düşmesi önemli değil. Bu durum yatırımlarda ancak banka kredileri söz konusu olduğunda olumsuz etkiler" açıklamasını yaptı. S&P'nin kararını eleştiren Terzioğlu, "ABD'den önce notu düşürülmesi gereken pek çok ülke var. Aynı davranışı hak etmediği halde Türkiye'ye de not indirimi yaptılar. Türkiye'ye birkaç ayda bir gelip, birkaç gün kalıyor, not verip gidiyorlar. Bu işlerin arkasında politik çıkarlar olduğunu düşünüyorum. Türkiye'nin notuna bakıldığında hak ettiğimiz yerde değiliz, ekonomik gelişmemiz
de gözler önünde" dedi.
Doğrudan değil, dolaylı etkiler
Yaşanan gelişmeler nedeniyle ABD ekonomisinin önümüzdeki yıllarda en iyimser tahminle düşük büyüme sergileyeceğini savunan Türk-Amerikan İş Konseyi Başkanı Haluk Dinçer, "Türkiye'nin ihracatının yaklaşık yüzde 3'ünün ABD'ye yapılması nedeniyle doğrudan etki önemsiz seviyede kalsa da dolaylı etki elbette olur. Bu, dünya ekonomisi için kötü haberdir. ABD 2 trilyon doları aşan yıllık ithalatıyla dünyanın en büyük dış ticaret pazarıdır.
Olumsuz etki ABD piyasasına yüksek oranda ihracat yapan Asya ülkelerinde ve Almanya'da daha fazla hissedilecektir" değerlendirmesini yaptı. Dinçer, yaşanan ekonomik çalkantıların Türkiye-ABD ilişkilerine herhangi bir etkisi olmayacağını belirterek, "İlişkilerimiz siyasi, askeri ve ekonomik alanlarda stratejik işbirliğine dayalıdır. Türkiye'nin bölgesindeki siyasi ve ekonomik gücünün artmasıyla gelecek yıllarda ilişkilerimizin daha da gelişmesini bekliyorum" diye konuştu. Baklavacı Güllüoğlu Yönetim Kurulu Başkanı Nejat Güllü de Amerika'nın notunun düşürülmesinin yatırımlarını direkt etkilemeyeceğini belirterek, "Fakat tüm bu gelişmeleri yakından takip ediyor ve gerekli tedbirleri alarak yatırımlarımızı sürdürüyoruz" dedi.
2010'da ABD'ye ihracat arttı
2009 yılında Türkiye'nin ABD'ye gerçekleştirdiği ihracat, ürün grubu bazında incelendiğinde; genel düşüş trendine rağmen otomotiv ürünleri ihracatının ABD'ye ihracatta ilk sırada yer aldı. İGEME'nin ülke raporuna göre, 2010 yılında ise finansal krizin etkisinin hafiflemesine paralel olarak neredeyse tüm ürün gruplarının ihracatında artış görüldü. 2010 yılı itibarıyla Türkiye'nin ABD'ye otomotiv yan sanayi ihracatında yüzde 138 oranında artış yaşandı. Artan Çin rekabeti ile Türkiye'deki düşük dolar kuru paritesine bağlı olarak ABD pazarına yönelik ihracatın son yıllarda azalma gösterdiği hazır giyim sektöründe, 2010 yılında ABD'ye ihracat, yüzde 27.5 oranında arttı. 2007 yılında ABD tarafından açılmış olan damping gözden geçirme soruşturmaları nedeniyle önemli düşüş görülen demir-çelik ihracatında, söz konusu soruşturmaların büyük çoğunlukla önlem alınmadan kapanması sonucunda, 2008 yılında bir önceki yıla oranla yüzde 144 artış sağlandığı görüldü. Ancak, yaşanan krizin de etkisiyle ABD'ye demir-çelik ihracatında 2009 yılında halen 2006 yılı seviyesinin yakalanamadığı görülüyor. 2010 yılı itibarıyla ise Türkiye'nin ABD'ye demir-çelik sektöründeki ihracatı yüzde 73.1 oranında artış gösterdi.