'İktisadi alanın siyasal alanla ilişkisini yeniden kuracağız'

CANAN SAKARYA

ANKARA - HDP İstanbul 2. Bölge Milletvekili Adayı Merkez Yürütme Kurulu (MYK) Üyesi Sezai Temelli, ekonominin siyasetle ilişkisini yeniden kurarak toplumsal ihtiyaçları ön plana çıkaran bir ekonomik anlayışı benimsediklerini belirtti. Toplumsal kaynakları hızla tüketen bir büyüme anlayışı yerine, kaynakları sağlıklı kullanan ve insan odaklı bir ekonomiyi hedeflediklerini belirten Temelli, küçük üreticiler, esnaf ve KOBİ’leri ekonomide önemli aktörler haline getireceklerini kaydetti. 

HDP’nin ekonomi kurmaylarından Temelli, partisinin ekonomi programını DÜNYA’ya anlattı. Neoliberal dönemin doğa emek ve kadın üzerindeki yıkıcılığına karşı, doğadan, emekten yana, cinsiyet eşitlikçi bir ekonomiyi toplumun tüm kesimleriyle birlikte inşa etmeyi hedeflediklerini kaydeden Temelli, şunları söyledi:“Yaklaşık 200 milyar dolarlık merkezi bütçenin demokratik anlayışımıza uygun ekonomik anlayışla yönetilmesini sağlayacağız. İktisadi alanın demokratikleşmesi için bunu ilk adım olarak görüyoruz. Bütçe Hakkı'nın yeniden toplumun gündeminde olmasını sağlayacağız.” 

Her eve 180 kwh elektrik 

Kaynakları sağlıklı kullanan bir ekonomi anlayışını benimsediklerini, her eve 180 kWh ücretsiz elektrik verme projelerinin de bu anlayışın devamı olduğunu ifade eden Temelli, bu uygulama ile elektrik tüketimini disipline ederek, enerji ithalatı üzerinde kısıcı bir etki yaratacaklarını kaydetti. Temelli, su ve ulaşımla ilgili önerilerinde de bu anlayışın hâkim olduğunu söyledi. 

Esnaf ve KOBİ'ler aktör olacak 

Ranta ve siyasetin finansmanına dayalı, büyük sermaye odaklı bir iktisadi anlayışın yerine küçük üretici, esnaf ve KOBİ’lerin ekonominin önemli aktörleri haline getireceklerini kaydeden Temelli, “Dayanışmacı bir iktisadi anlayışın, kooperatifl eşmenin ön planda olduğu, demokratik planlamalarla yerel ekonomilerin güçlendirildiği bir iktisat, işsizlik sorununda da kalıcı çözümler üretecektir. İşsizlik, ancak emeği üretimde merkeze alan bir anlayışla çözülebilir” dedi. 

Doğu ve Güneydoğu'ya yeni model 

Bugüne kadar AK Parti’nin 4 ayrı teşvik paketi açıklanmasına rağmen Doğu ve Güneydoğu’ya beklenen yatırımın gelmediğini belirten Temelli, “Sermaye dolaşımında bir teşvik sistemi kurguluyorsanız, dolaşıma sürdüğünüz tüm kaynaklara sermayenin rasyonalitesi hâkim olur. Neoliberal dönemin sermaye birikim süreci, teşvikleri bölgenin refahına uygun kullanmaz, öyle de oldu. AKP hükümetleri boyunca uygulanan teşvik politikalarının amacına ulaşamamasında da aynı nedeni bulmanız mümkün. Kürt sorununun siyasal ve sosyal haklar kısmıyla bütünleşmemiş bir teşvik sisteminin bölgeye bir katkı sağlaması beklenemez” dedi. Temelli, HDP’nin bölgeye dönük modelini şöyle anlattı: “Bölgenin ekolojist bir çevrimle ele alınıp toplumsal dönüşüm süreci ancak tüm bölge halkının gözetilmesiyle mümkün olabilir. Dayanışma ekonomisi, yeni kooperatifçilik anlayışı, küçük çiftçiliğin üretim süreçlerinde teşviki, kamusallaşmış üretim sistemiyle ve köye dönüş teşvikleriyle hem istihdam sorununun çözümüne, hem de bölüşümün iyileşmesine hizmet edecek. Bölgede KOBİ-Kooperatif sitemiyle küçük üreticiliğin her alanda hayata geçmesini sağlayacağız.”

Bölge ülkelerle yeni bir oluşum sağlanabilir

HDP’nin uluslararası kuruluşlara bakışını da anlatan Temelli, IMF ve Dünya Bankası’nın küresel bürokrasi işlevini yerine getiren kurumlar haline dönüştüklerini ve bu kurumların yol açtığı tahribatın ortada olduğunu kaydeden Temelli, “HDP olarak özellikle Türkiye ve çevre ülkelerin küresel kurul ve kurumlar içinde ortaklaşa hareket edebileceği bir çatıyı inşa edebileceğimizi düşünüyoruz. Dünyanın en sorunlu bölgesi olan Ortadoğu’nun öncelikli olarak halkların ortak menfaatleri doğrultusunda yan yana gelmesi ve bu sayede küresel kurumlar içinde nispi ağırlıklarını artırabilmelerini sağlamayı düşünüyoruz” dedi.