'İç savaş yaşanmaması için tek dil, tek millet şart değil'
Cumhurbaşkanı adayı Demirtaş, iç savaş yaşanmaması için "tek dil, tek millet" anlayışının şart olmadığını belirterek, "Her dilin, kimliğin kendini inkar etmeden özgürce yaşadığı bir sistemdir kurtuluş" dedi
HATAY - Cumhurbaşkanı adayı ve HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, bir düğün salonunda düzenlenen etkinlikte, cumhurbaşkanı seçiminin bütün halklara şimdiden özgürlük, barış ve kardeşlik getirmesini dilediğini belirtti. Demirtaş, "Ülkenin bölünmemesi, parçalanmaması için ülkedeki farklı kimlik, kültürler arası bir çatışma, iç savaş yaşanmaması için tek dil, tek millet şart değildir. Her dilin, kültürün, inancın, kimliğin kendini inkar etmeden özgür, eşitçe, adilce yaşadığı bir sistemdir kurtuluş" ifadelerini kullandı.
Barış ve kardeşlik için çabaladığını vurgulayan Demirtaş, "Bu topraklarda binlerce yıldır kadim halklar, kültürler birlikte yaşadığımız bu topraklarda yine bir kez daha adil, eşit bir kardeşliği inşa etmek istiyoruz. Halklar arası dayatılan ve bozulan kardeşlik hukukunu yeniden inşa etmek istiyoruz. Bu nedenle yollardayız" dedi.
"Suriye'ye yangın düştüğü günden bu yana Hatay da yanıyor"
Barış denildiğinde yüreği en fazla heyecanlanan yerlerden birinin de Hatay olduğuna işaret eden Demirtaş, şöyle konuştu:
"Hatay'da yaşamayanlar, hissiyatını, duygusunu bilmeyenler zannediyorlar ki savaş, sadece Türkiye sınırlarının ötesinde, Suriye 'de yaşanıyor. Suriye'ye yangın düştüğü günden bu yana Hatay da yanıyor. Hatay'da da savaş var. Hükümet bu savaşı görmezden geliyor, üstünü kapatmaya çalışıyor ama savaş, Suriye'de yaşandığı günden beri Hatay'ı da yakıyor. Hatay, savaş durumu psikolojisini yaşıyor. Yeni yaşamı inşa etme, kardeşlik hukukunu inşa etme, var etme konusunda hep birlikte birbirimize söz vermek için yola çıktıysak belki de Hatay, kardeşlik hukukunu ilk kuracağımız yer olmak zorundadır. Çünkü burada eşit, adil, birlikte yaşam başarılamazsa Türkiye'nin hiçbir yerinde başarılamaz. Burada demokrasi, hukukun üstünlüğü, adalet var olmazsa Türkiye'nin hiçbir yerinde var olamaz. Farklılıkların, farklı kültürlerin, inançların, mezheplerin, ezilenlerin bir arada yaşayabildiği yaşamı var edemezsek Türkiye'de hiç kimse asla bundan sonra birbiriyle yaşama isteğini, cesaretini gösteremeyecek. Suriye'deki felaket bunun örneğidir."
"Her kimliğin özgürce yaşadığı bir sistemdir kurtuluş"
Kişinin dilini, kültürünü, geçmişini, tarihini, mezhebini inkar etmesini "faşizme tabi olmak" şeklinde değerlendiren Demirtaş, "Ülkenin bölünmemesi, parçalanmaması için ülkedeki farklı kimlik, kültürler arası bir çatışma, iç savaş yaşanmaması için tek dil, tek millet şart değildir. Her dilin, kültürün, inancın, kimliğin kendini inkar etmeden özgür, eşitçe, adilce yaşadığı bir sistemdir kurtuluş. Bunun dışında başka bir kurtuluş yok" diye konuştu.
Bütün kimliklerle bir arada yaşamak istediklerini anlatan Demirtaş, Alevinin Sünniden, Nusayrinin Sünniden, Türkün Kürtten, Kürtün Türkten, Ermeninin Yahudiden korkmasını istemediklerini söyledi.