'Görüşme olumlu geçti'
Türkiye'nin bütün dikkatiyle izlediği Erdoğan-Kıalıçdaroğlu Zirvesi'nden önemli sonuçlar çıktı. Bir saat süren süren görüşmeden sonra CHP'nin adına Genel Başkan Yardımcısı Loğoğlu, AKP'nin adına ise AKP'li Ömer Çelik açıklamalar yaptı.
ANKARA - AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik, "Eğer CHP, MHP ve BDP'yi ikna ederse toplumsal mutabakat komisyonunun oluşmasına olumlu bakıyoruz. Eğer ikna edemezse CHP ile de olsa, CHP bu girişiminde yalnız kalırsa AK Parti olarak CHP ile bugün görüşmeye katılan isimlerin oluşturacağı bir heyetle bu konuları görüşmeye, bu verileri tartışmaya hazır olduğumuzu ifade ediyoruz" diye konuştu.
Çelik, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında CHP ile bugün yapılan görüşme hakkında bilgi verdi. Görüşmede, Kürt sorunu ve terör sorunu çerçevesinde CHP'nin yöntem önerilerinin ele alındığını bildiren Çelik, CHP'nin getirdiği yöntem önerisinin birtakım tespitler içerdiğini belirten Ömer Çelik, bunların "toplumsal mutabakat komisyonu kurulması" ve bir "akil adamlar komitesi kurulması" olduğunu bildirdi.
Ömer Çelik, şunları söyledi:
"Tabii bu aşamada bir öneri yok. Kendileri de zaten bir öneri getirmediklerini, bir yöntem önerisi sunduklarını belirtiyorlar. CHP'nin bu girişimi, bu meseleye katkı sağlamak üzere elini taşın altına sokması, bu şekilde bir katkı vermeye yönelik olarak bir tutum sergilemesi Sayın Başbakanımız tarafından, partimiz tarafından memnuniyetle karşılanmıştır. Biz Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi'ni başlattığımızdan beri parti ve hükümet olarak bütün kesimlerin, bütün siyasi partilerin bu meseleye dönük katkısını çok önemsediğimizi defalarca belirttik. Bu çerçevede de hemen hemen bütün siyasi partilerin, yüzde 1'den fazla oy almış bütün siyasi partilerin görüşleri alındı. Türkiye'deki bütün sivil toplum örgütlerinin görüşleri alındı. Ayrıca bütün toplumsal kesimlerin bu konuyla ilgili görüşleri bizim ajandamıza girdi. Sayın Başbakanımız, Sayın Genel Başkanımız defalarca bu meselenin tek bir partinin meselesi olmadığını, bu meselenin milli bir mesele olduğunu, herkesin ortak çabasıyla çözümlenmesi gerektiğini belirtti, bunun altını çizdi. Bu bakımdan biz AK Parti olarak bu meseledeki her türlü katkıya açık olduğumuzu bir kere daha buradan beyan ediyoruz.
Sayın Başbakanımız, Sayın Genel Başkanımız, CHP'nin katkı vermeye dönük bu girişimini olumlu karşılamıştır, memnuniyetle karşılamıştır. Fakat CHP'nin önerisi ile ilgili şu anda bir çıkmaz söz konusudur. Bilindiği gibi toplumsal mutabakat komisyonu olarak önerilen mekanizma bir ihtisas komisyonu olarak hayata geçemez. Bir tali komisyon olarak hayata geçebilir. Bunun olması için de Meclis'teki partilerin tam mutabakatı gerekir. Şu anda CHP'nin bu girişimine MHP olumsuz bakmaktadır. Sayın Başbakanımız, Genel Başkanımız Meclis'teki bütün muhalefet partilerinin önerilen bu yöntem üzerinde mutabık olması halinde ilke olarak bu komisyonun kurulmasına karşı olmadığımızı belirtmişlerdir. Dolayısıyla şu aşamada eğer CHP bu girimiyle MHP ve BDP'yi de bu yöntem üzerinde mutabık kılabilirse AK Parti bu komisyonun kurulmasına ilke olarak olumlu bakmaktadır. Ondan sonra önerilen akil adamlar heyetinin oluşması da ancak bu komisyonun hayata geçirilmesiyle mümkündür.
Şu aşamada CHP'ye Meclis'teki iki muhalefet partisini bu yöntemle ilgili olarak ikna etme görevi düşmektedir. Eğer bu mutabakat sağlanırsa, Meclis'teki bütün muhalefet partileri bunun üzerine mutabık olurlarsa Sayın Başbakanımız, Genel Başkanımız ilk olarak bu komisyonun kurulmasına destek vermektedir. Ama bu sağlanmazsa, Sayın Başbakanımız dördüncü bir yöntem önermiştir CHP'ye. O da şudur; tek başına CHP de olsa her partinin ve her kesimin katkısına açık olduğumuzun bir göstergesi olarak eğer Meclis'te muhalefet partileri arasında bu mutabakat sağlanamazsa, dolayısıyla Toplumsal Mutabakat Komisyonu hayata geçmezse yine de CHP'nin bu girişimi memnuniyetle karşılandığı için CHP ile AK Parti arasında bugün Sayın Genel Başkanların görüşmesine katılan heyetlerden oluşacak bir istişari heyetin bu görüşmeleri sürdürebileceği, bu çalışmaları yapabileceği, tabii bu Meclis dışında bir mekanizma olacaktır. Meclis komisyonu mekanizmasının dışında bir mekanizma olacaktır. Böyle bir çalışma yapılması üzerine CHP ile AK Parti arasında bu şekilde bir mekanizmanın kurulabileceği Genel Başkanımız, Başbakanımız tarafından önerilmiştir. Dolayısıyla eğer CHP, MHP ve BDP'yi ikna ederse toplumsal mutabakat komisyonunun oluşmasına olumlu bakıyoruz. Eğer ikna edemezse CHP ile de olsa, CHP bu girişiminde yalnız kalırsa AK Parti olarak CHP ile bugün görüşmeye katılan isimlerin oluşturacağı bir heyetle bu konuları görüşmeye, bu verileri tartışmaya hazır olduğumuzu ifade ediyoruz."
Bu konunun milli bir mesele olduğunun Başbakan Erdoğan tarafından görüşmede bir kez daha dile getirildiğini belirten Çelik, bu meselenin çözümünde sadece güvenlik eksenli politikalarla yürümediklerini sorunu sosyal, kültürel, siyasal ve diğer boyutları kapsayan bir yöntemle ilerlediklerinin altını çizdiklerini ifade etti.
Başbakan Erdoğan'ın, görüşmede, AK Parti iktidarında sorunun çözümüne dönük sosyal ve ekonomik adımların bir özetini anlattığını kaydeden Çelik, bu çerçevede AK Parti'nin iradesinin aynı şekilde devam ettiğini belirttiğini söyledi.
MHP şartı
CHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu, terör konusunun TBMM çatısı altında çözümü noktasında MHP'nin desteğine ihtiyaç olduğunu ifade ederek, "MHP 'ben bu işte yokum' dediği takdirde bu önerinin hayata geçirilmeyeceği bize muhataplarımızca ifade edildi" dedi.
Loğoğlu, Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu ile parti genel merkezinde görüşmeye ilişkin açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.
Faruk Loğoğlu, "MHP, Kürt sorununu kabul etmiyor terör sorunu olduğunu belirtiyor. Toplantıda 'Kürt sorunu değil terör sorunudur' bu denildi mi?" sorusuna, "MHP bu konuda 'ben bu girişimin şu şekilde başlatılmasını ve tarif edilmesini istiyorum ve benim önerim şudur' derse ve bu öneri neticede TBMM çatısı altında bizim önerdiğimiz komisyona benzer bütün partilerin katılacağı bir komisyon kurulması noktasına varıyorsa biz bunu kabule, değişikliğe hazırız. Yeter ki bu işin içerisinde olacaklarını gösterir bir adım atsınlar" yanıtını verdi.
"MHP'yi ikna konusunda ilk adımı kim atacak, Kılıçdaroğlu, Bahçeli'den randevu isteyecek mi" sorusu üzerine Loğoğlu, "Bu konu biraz gelişmelerin seyrine bağlı. Bu sadece CHP'nin işi de değil, toplumsal mutabakat gerektiren ve herkesin elini taşın altına koymasını gerektiren bir durum. Elbette biz bu konuda MHP'ye beklentilerimizi görüşlerimizi anlatacağız onların görüşlerini almaya çalışacağız ama bu konuda diğer siyasi partilere, medyaya, herkese iş düşüyor. Yani MHP'nin katkısı önemli, çok köklü bir siyasi eğilimi, kesimi temsil ediyorlar o bakımdan ikna süreci sadece bizim işimiz değil. Biz üzerimize düşen görevi yapacağız ama diğer herkesin siyasi partilerin kendilerine düşenleri yapmaları gerekiyor" diye konuştu.
Loğoğlu, "Bahçeli'nin, çözüm önerisi konusunda 'İmralı'nın yol haritası ve PKK ağzı' tarzı açıklamaları oldu buna rağmen CHP, MHP'den randevu talebi olacak mı?" sorusunu şöyle yanıtladı:
"Bir defa CHP'nin önerisi bir çözüm önerisi değil, içeriğe ilişkin, bu meselenin nasıl çözüleceğine ilişkin tek bir unsur yoktur. Öneri sadece yöntemsel unsurlar içeren ve bazı tespitlerde bulunan bir pakettir.
O bakımdan Sayın Bahçeli'nin görüşlerine benim şahsen bir itirazım yok. Kendi açısından doğru ama birbiriyle karşılaşan iki kutup değil, Sayın Bahçeli, görüşlerini ifade ediyor, biz diyoruz ki bu görüşleri kurulacak, kurulması kabul edildiği takdirde, kurulduğu takdirde TBMM çatısı altındaki bu komisyona bu görüşleri ile gelecek o görüşlerini ifade edecek başka türlü olamaz. Biz de kendi görüşlerimizi ifade edeceğiz. Bütün hikmet bu komisyonu oluşturabilmek ve bu diyalog ortam ve sürecini sağlamak."
Loğoğlu, "Uludere'ye gitmesini önerdiğinizde Sayın Başbakan'ın cevabı ne oldu, ayrıca daha önce Sayın Sezgin Tanrıkulu'nun hazırladığı bir 'Kürt raporu' vardı o rapor gündeme geldi mi" sorularına, "Rapor gündeme gelmedi. Uludere konusunda ise Sayın Başbakan'ın herhangi bir tepkisi ya da yorumu olmadı" yanıtını verdi.
"Gelişmelere bakacağız"
CHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu, "MHP ve BDP'den ne zaman randevu isteyeceklerini ilişkin" bir soru üzerine, "Biraz gelişmelere bakacağız. Bu konuyu nasıl ileri götürebiliriz onu tartacağız. Elbette görüşmek isteyeceğiz. Zaten görüşmeden de her iki siyasi parti de eğilimlerini belirttiler ama bizim amacımız bu konuda sonuca ulaşmak. Bunun için biz, bize düşeni CHP olarak yapmaya devam edeceğiz" diye konuştu.
Loğoğlu, bir başka soru üzerine, "Öneri ve öneriye tepkiler yeterli bir olgunluk kazandığı takdirde ve Sayın Cumhurbaşkanı'nın böyle bir katkısının olabileceğini düşündüğümüz noktada elbette onu da ziyaret edebiliriz" dedi.
"MHP'siz bir komisyon kurulabilir mi bu tartışıldı mı?" sorusuna Loğoğlu, şöyle yanıt verdi:
"Hayır. Çünkü önerinin özünü TBMM'deki bütün siyasi partilerin katılımını gerektiren bir yapı oluşturuyor. Bu sağlanamadığı takdirde bu önerinin hayata geçmesi mümkün olmayacak ama bu öneri kabul edilmedi diye CHP terörün ya da bu mesele nasıl tarif edilirse edilsin bu meselenin çözümü için çabalarından, girişiminden, düşünce üretiminden de vazgeçmeyecek.
Bu B planı değil de biz çalışmalarımıza çözüm üretme çabalarımıza devam edeceğiz çünkü halk bunu istiyor. Kan dursun şiddet dursun bu beklentiye cevap vermemiz lazım. Bu konuda girişimlerimizden asla vazgeçmeyeceğiz."
"Alerji yaratırsa"
Loğoğlu, "CHP partiler arası köprü konumuna geldi, Sayın Bahçeli de akil adamlar önerisine tepki gösterdi bunun Öcalan'ın fikri olduğunu söyledi. Uzlaşma sağlanması adına siz bu önerinizden geri adım atabilir misiniz?" sorusuna şu karşılığı verdi:
"Akil insanlar grubu birçok ortamda değişik ülkelerde Avrupa'a terör bağlamında çalıştırılmış bir yöntemdir. Her defasında da büyük ölçüde yararlı da olmuştur. Biz de ondan esinlenerek Türkiye'de sadece TBMM çatısı altında değil meclis dışında da akıllı insanlar, akil insanlar olduğunu düşünerek bunun yararlı olacağını hesapladık o nedenle o şekilde koyduk ama bu alerji yaratıyor ise veya bir sıkıntı yaratıyor ise elbette bunu yani akil insanlar grubu oluşturmadan aynı katkıları sağlayabilecek başka yolları da denenebilir.
Burada önemli olan öneri paketi içerisindeki bir unsura şu ya da bu şekilde karşı çıkıyorlar ise bunun karşılığında bir karşı öneri bekleriz. Bu sağlanabildiği takdirde mesafe kaydedebiliriz. Çünkü arkadaşlar düşünün burada Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyız. Türkiye'nin terör sorunu var öncelikle bunu halletmeliyiz. Bu siyaset üstü, siyaset dışı bir sorundur, bu zihniyetle bu anlayışla yaklaştığınız takdirde herhalde mesafe almamız mümkün olur diye düşünüyorum."
Takvim 6 ay
Faruk Loğoğlu, "İzleyeceğiniz makul süre nedir, ne kadar bekledikten sonra bir çözüm alamayacağınıza kanaat getirebilirsiniz?" sorusunu "Gelişmelerle hepimiz göreceğiz ama bu girişimden şu ya da bu nedenle sonuç alamadığımız takdirde biz başka bir düşünce üretmeye çalışacağız. Makul süre aylar değil tabi günlerde ve haftalardan bahsediyoruz sanırım o şekilde anlamak lazım" diye yanıtladı.
Loğoğlu takvim ile ilgili bir soruya ise "Önümüzdeki günler ve haftalar içerisinde bu komisyonun kurulması için bütün partileri evet noktasına getirebilirsek veya geldikleri takdirde komisyonun kurulmasından itibaren ön gördüğümüz yaklaşık takvim 6 ay. O önerimizde var. Ama bu süre yetmeyebilir biraz daha sürebilir. Keşke o noktaya gelebilsek. altı ay rakamı o kadar önemli değil" dedi.
"Tüm partiler ikna edildikten sonra yine Başbakan ile görüşecek misiniz, yani Başbakan siz önce diğer partileri ikna edin sonra yeniden görüşelim diye bir yorum yapmış olabilir mi?" sorusuna ise Loğoğlu, "Şartlı bir görüş bize iletilmedi ancak bu ziyaretin önemli ve yararlı olduğunu Sayın Başbakan söylediler, önerimizin yararlı ve önemli olduğunu söylediler ve gereken ölçüde gereken noktalarda taraflar arasında CHP ve AK Parti arasında temasların sürdüğünü ve sürebileceğini belirttiler" diye konuştu.
Loğoğlu, "MHP'nin sürece dahil edilmesi noktasında AK Parti ile bir anlaşmaya varabildiniz mi yoksa süreci tek başına götüreceksiniz" sorusuna ise "Bu önerinin hayata geçirilebilmesi için MHP'nin katkısının ve orada olmasının önemli olduğu, MHP 'ben bu işte yokum' dediği takdirde bu önerinin hayata geçirilmeyeceği bize mu bize muhataplarımızca ifade edildi" yanıtını verdi.