'Gökçek'in elinde şantaj kasetleri var'

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Tek bir insanımızın ölmediği, bir tek vatandaşımızın tırnağına bile zararın gelmediği, silahların konuşmadığı bir Türkiye yaratmak zorundayız" dedi. 

Partisinin Van İl Başkanlığı tarafından Edremit ilçesindeki bir otelde düzenlenen dayanışma yemeğine katılan Demirtaş, Van halkının her zaman kendi öz gücüyle zafer kazanmayı bildiğini belirterek, 7 Haziran seçimlerine de aynı ruhla hazırlanılırsa, hiç kimsenin tahmin edemeyeceği sonuçların ortaya çıkacağını savundu.  

HDP olarak Türkiye'nin her yerinde aynı heyecanı oluşturduklarını, herkesin umudu olarak seçime girdiklerini vurgulayan Demirtaş, şöyle konuştu: 

"Bizimle ilgili yalan yanlış, sürekli karalamalarına rağmen artık Edirne halkı da Karadeniz halkı da her şeyi görüyor. Akdeniz'de de İç Anadolu'da da böyle. Eğer imkanlarımız eşit olsaydı, Cumhurbaşkanı, Başbakan'ın elindeki imkanlar bizde olsaydı tek başımıza iktidarı kurardık. Öncelikle Cumhurbaşkanı'na, Başbakan'a sormak istiyorum, toplumu bilgilendirirlerse sevinirim. Şu anda yürüttüğünüz mitinglerin parasını partiniz mi karşılıyor, yoksa devletin hazinesinden mi gösteriliyor? Sahne dizaynı, ses sistemini kurarken valilikler mi parasını veriyor, yoksa devlet mi veriyor? Eğer bunlar devletin bütçesinden karşılanıyorsa, bunlar size haram olsun. Zaten devlet bu partilere yardım yapıyor. Fakat bunu kullanmıyorlar, devlet zaten bunların emrinde." 

Bu seçimde herkesin derdini kendine dert eden bir program belirlediklerini, HDP'nin herkese umut olmasının dürüstlüğünden kaynaklandığını bildiren Demirtaş, HDP'nin barajı aşmasıyla seçimin en büyük kazanımının barış olacağını söyledi. 

Demirtaş, "Tek bir insanımızın ölmediği, bir tek vatandaşımızın tırnağına bile zararın gelmediği, silahların konuşmadığı bir Türkiye yaratmak zorundayız. Üzerimize düşeni yaptık, yapmaya da devam edeceğiz" diye konuştu. 

Ağrı'daki saldırı

Ağrı'da yaşanan olaylarla ilgili de değerlendirmelerde bulunan Demirtaş, hükümetin Ağrı Valisi ile bir provokasyon oluşturduğunu ve amaçlarının 15 kente asker cenazeleri göndererek bu kentlerde insanların HDP'ye saldırmasını sağlamak olduğunu öne sürdü. 

Demirtaş, HDP'nin barajı aşması durumunda yapacağı ilk çalışmanın, kalıcı barış için adım atmak olacağına değinerek, bu ülkede barışın tüm annelerin evlatlarına kavuşması anlamı taşıdığını ifade etti. 

"Türkiye dünyadaki en zengin ülkelerden"

Türkiye'nin bütün kesimlerinin sorunlarının çözümünün formülünü bildiklerine işaret eden Demirtaş, şunları kaydetti: 

"Seçim beyannamemizde açıkladık. 'Kaynağı nereden bulacaksınız?' diyorlar, Türkiye dünyadaki en zengin ülkelerdendir. Mesele kaynağı dağıtma meselesidir. Ankara'daki serveti dağıtırken adil olacağız. Genç kartları olacak. Aylık düzenli olarak 200 lira otomatik olarak karta yüklenecek. 15-25 yaş arası bütün gençlerimize yatıracağız, en azından telefonunun, çayının parasını ödesin. Dünyanın bütün kirli çamaşırlarını, bulaşıklarını yıkayan, çocuk büyüten ev kadınlarının tamamı sosyal sigortalı olacak, primlerini devlet ödeyecek, çalışıyormuş gibi emekli olacak." 

"Birbirlerine düştüler"

Geçmiş dönemlerde kaset şantajlarının yaşandığını, bunların nasıl çekildiğini de bildiklerini anlatan Demirtaş, konuşmasını şöyle sürdürdü: 

"Paralel yapı dedikleri cemaatçiler senarist ya da kameramandı. İnsanların özel yaşamlarını kayıt altına alıyorlardı halen alıyorlar. Yıllardır sistem böyle devam ediyor. Şimdi birbirlerine düştüler ve kendi çalışma arkadaşlarına karşı kullanıyorlar. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı neden bu kadar süredir belediye başkanı oluyor biliyor musunuz? Şantaj kasetleri var elinde. Kendi arkadaşlarını şantajla kendi adaylığına mecbur ediyor." 

"Din adamı devlete bağlı olmaz"

Diyanet İşleri Başkanlığı konusunda Başbakan Davutoğlu'nun, HDP'nin diyanete karşı olduğu yönündeki açıklamalarıyla ilgili de değerlendirmede bulunan Demirtaş, din adamlarının devlet memurluğu sıfatıyla özgür olamayacağını savundu. 

Akademisyenlerin 150'ye yakın hutbeyi incelediğini ve bu hutbelerde devlet ve vatan sevgisinin Allah sevgisinden daha fazla işlendiğinin tespit edildiğini aktaran Demirtaş, şöyle dedi: 

"Bir din adamı devlete bağlı olmasa vicdanı daha rahat olmaz mı? Din adamı devlete bağlı olmaz. Allah'tan başkasından emir almaz. Onun amiri olmaz. Böyle bir diyanet, din hizmeti sunuyor olabilir mi? Irak işgal edileceği zaman Türkiye'den bir grup, canlı kalkan olarak Bağdat'a gitti. Diyanet ne dedi bunlar için, 'canlı kalkan eylemi bir tür intihardır, o nedenle haramdır.' O kadar Müslüman ölmüş sesi çıkmıyor, AKP hükümeti teskere çıkartıyor, diyanette onun altyapısını oluşturuyor. Bu kurumun başkanı 1 trilyonluk araba aldı kendine, üstüne bir de yalan attılar ve vakıf aracılığıyla 320 bin liraya aldıklarını söylediler. Bir de arka koltuğuna özel eğlence sistemi yaptılar. Ben kendisine sesleniyorum, bir din adamı olarak vicdanlı olabilirsin ama bir memur olarak vicdansızlık yapıyorsun. Başbakan'a bağlısın, o ne derse onu yapıyorsun, din adamlığı misyonun ve rolün yok, senin yerinde olsam bir dakika durmam istifa ederim." 

Seçim barajı 

Kendilerine, HDP'nin barajı aşamaması durumunda ne yapacaklarının sorulduğunu anımsatan Demirtaş, "Ben de onlara soruyorum, asıl HDP barajı aşmazsa siz ne yapacaksınız. Gelin HDP çatısı altında birleşelim ve bunlardan kurtulalım. 7 Haziran bunun zafer akşamı olsun" ifadelerini kullandı. 

Dayanışma yemeğine Van Büyükşehir Belediye Başkanı Bekir Kaya, HDP Van milletvekilleri, HDP ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Van il teşkilatı yöneticileri, ilçe belediye başkanları, kanaat önderleri, HDP Van milletvekili adayları, sivil toplum örgütü temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.