'AB’ye Katılım için Ulusal Eylem Planı' açıklandı

ANKARA - Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, bakanlıkta "AB’ye Katılım için Ulusal Eylem Planı"na ilişkin basın toplantısı düzenledi ve gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Ulusal Eylem Planı'nın Meclis'teki programın yoğunluğu nedeniyle ele alınmasının gecikebileceğinin hatırlatılması üzerine  Bakan Bozkır, "Meclis'in takvimine bakıp böyle bir plan çıkarmasaydık benim içim hicran dolu olurdu" karşılığını verdi. Bozkır, şöyle devam etti:

"Herkes görevini yapacak. Bizim görevimiz de bunu hazırlayıp Meclis'e sunmaktır. Bunlar sevk edildikten sonra Meclis'in takvimi haziran ayına kadar elvermezse bunda da bir sakınca görmüyorum, 2015-2019 planının parçası haline gelecektir. Bu planın açıklanmasının dahi çıkması kadar önemli olduğunu düşünüyorum. Türkiye'nin siyasi reformlara ne kadar önem verdiğinin çok önemli mesajları olarak telakki ediyorum."

AB Bakanı Volkan Bozkır, kamuoyunda "makul şüphe, somut delil" tartışmalarıyla gündeme gelen iç güvenlik reformu hakkındaki bir soru üzerine ise bu tasarının hükümet değil bazı milletvekilleri tarafından sunulduğunu hatırlattı.

Bu konuda çalışmaların sürdüğünü ve dolayısıyla henüz ilerleme sağlanmış bir tasarı niteliğinde olmadığını kaydeden Bozkır, "Bu konuda AB’nin yerleşmiş ilkelerine uyum açısından telkinlerimiz olacaktır. Reform Eylem Grubu toplantısında da bütün bu konular etraflıca ele alınacaktır. Bizim AB Bakanlığı olarak bütün yasalarda, taslaklarda AB müktesebatına uyum açısından mutlaka bu konularda fikirlerimiz olacaktır" diye konuştu.

"Yeni AB stratejisinde 3 unsur öne çıkıyor"

Bakan Bozkır, AB'ye Katılım için Ulusal Eylem Planı'nın birinci aşamasına ilişkin bakanlık binasında düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'nin yeni AB stratejisinde reform, dönüşüm ve iletişim olmak üzere üç ana unsurun öne çıktığına dikkati çekerek yeni AB stratejisini hayata geçirmek için yol haritalarını yayınlamaya devam edeceklerini söyledi.

Ulusal Eylem Planı'nın Türkiye'deki siyasi reformların ve sosyo-ekonomik döşümün hem sürdürülmesi hem de güçlendirilmesine yönelik öncelikleri ortaya koyduğunu ifade eden Bozkır, planın AB sürecinde atılacak adımları somut biçimde gösterdiğini kaydetti.

Eylem Planı ile birlikte yasa yapmaya disiplin getirdiklerini söyleyen Bozkır, planın, AB mevzuatına uyum içinde yasa yapma açısından hem Türkiye hem de AB kamuoyunda bir şeffaflık ve güven ortamı sağlayacağını aktardı.

Bakan Bozkır, eylem planında yer almayan ancak vatandaşların haklarının ve çıkarlarının korunması amacıyla düzenleme yapılması ihtiyacının ortaya çıkması durumunda, yapılacak tüm düzenlemelerde AB standartlarının dikkate alınacağını vurguladı.

Düzenlemelerin bir bölümünün hali hazırda TBMM'nin gündeminde olduğunu, kalan bölümünün de taslaklarının hazırlanıp TBMM'ye sunulacağını belirten Bozkır, planda yer alan konuların yasama döneminde gerçekleştirilememesi durumunda 2015-2019 yıllarını kapsayan ikinci aşamaya dahil olacağını aktardı.

"12 yılda 2 binin üzerinde mevzuat değişikliğine gittik"

"AB'ye uyum amacıyla son 12 yılda 2 binin üzerinde mevzuat değişikliğine gittik, bu gerçekten Türkiye'nin iftihar edeceği bir görüntüdür" diyen Bozkır, "Son bir yıl içerisinde de AB müzakere sürecindeki bütün yavaşlamaya ve karşılıklı olarak yaşamış olduğumuz bazı yanlış anlamalardan kaynaklanan sıkıntılara rağmen de Türkiye yaklaşık 170 mevzuatı gündeme sokmuştur" şeklinde konuştu.

Haziran 2015'e kadar; 36 kanun, 142 ikincil mevzuat ve
 39 kurumsal yapılanma çalışması hayata geçecek

Ulusal Eylem Planı'nın Türkiye'nin reform sürecinin bir garanti belgesi olduğunu dile getiren Bozkır, planın kasım 2014 - haziran 2015 dönemini kapsayan birinci aşamasında 36 kanun, 142 ikincil mevzuat ve 39 kurumsal yapılanma çalışmasının hayata geçirilmesinin öngörüldüğünü açıkladı.

 Meclisin çalışma takviminin uygunluğu ölçüsünde Türkiye'nin siyasi reform sürecine ilişkin oldukça önemli kanunlar çıkaracaklarını ifade eden Bozkır, çıkarılması düşünülen kanunlar arasında 23. Yargı ve Temel Haklar ile 24. Adalet, Özgürlük ve Güvenlik fasılları açısından kritik öneme sahip "Kişisel Verilerin Korunması Kanunu", "Ayrımcılıkla Mücadele ve Eşitlik Kanunu", "Kolluk Gözetim Komisyonu Kurulmasına Dair Kanun" ve "İnsan Ticaretiyle Mücadele ve Mağdurların Korunması Kanunu"nun yer aldığını bildirdi.

Bakan Bozkır, Karayolları Trafik Yönetmeliği'nde yapılacak değişiklikle sürücü belgelerinin AB üyesi ülkeler başta olmak üzere uluslararası alanda tanınmasının sağlanacağını, motorlu araçlarda kullanılan yakıt türlerinin kalitesinin artırılmasına ilişkin mevzuat ile de araçlardan salınan emisyon miktarında azalma kaydedileceğini belirtti. Bozkır, "Ulusal Piyasa Gözetimi ve Denetimi Strateji Belgesi"nin hayata geçirilmesiyle de kaynakların daha etkin kullanımının sağlanacağını, denetim kapasitesinin artırılarak güvensiz ürünlerden kaynaklanan kazaların azaltılacağını kaydetti.

"Türkiye'nin reform süreci, AB'ye katılım sürecinin özünü oluşturuyor"

"AB'ye üyelik süreci sadece fasılların açılıp kapandığı teknik bir süreç değildir. Aksine nihai aşamada siyasi bir karardır" diyen Bozkır, fasıllar açılsın ya da açılmasın Türkiye'nin reform sürecinin AB'ye katılım sürecinin özünü oluşturduğunun altını çizdi.

Ermenek'teki kömür ocağında mahsur kalan işçilerle ilgili üzüntüsünü de dile getiren Bozkır, "Kalbimiz, aklımız hep orada. İnşallah en kısa zamanda bu kardeşlerimize ulaşılır, dualarımız onlarla" diye konuştu.