Boubon Antik Kenti'nden kaçırılan Septimius Severus heykel başı yeniden Türkiye'de
Burdur Boubon Antik Kenti'nde bulunup kaçırılan Septimius Severus heykel başı, Danimarka’nın NY Carlsberg Glyptotek Müzesi tarafından iade edilecek. Böylece tarihi eser 60 sene sonra Türkiye'ye geri dönmüş olacak. 193-211 yılları arasında hüküm süren Roma İmparatoru Septimius Severus’a ait yasadışı kazıda bulunarak kaçırılmıştı.
Burdur’da yer alan Boubon Antik Kenti, Roma İmparatorluğu döneminin görkemli yapılarından izler taşıyan önemli bir merkez. MS 193-211 yılları arasında hüküm süren Roma İmparatoru Septimius Severus’a ait bronz heykel başı, 1960’lı yıllarda Boubon Antik Kenti’nde gerçekleştirilen yasa dışı kazılar sırasında yurtdışına çıkarıldı. 1970 yılında sanat simsarı Robert Hecht Jr. tarafından Danimarka’daki Glyptotek Müzesi’ne satılan eser, 1979’da müzede bulunan gövdesiyle birleştirildi.
Türk bilim insanı Prof. Dr. Jale İnan’ın 1970’li yıllarda yaptığı araştırmalar ve yayımladığı bilimsel çalışmalar, eserin kökeninin belirlenmesinde ve iadesinde temel bir kaynak oluşturdu. Heykel başı, Roma sanatının detaylara verdiği önemi ve dönemin liderlik sembollerini yansıtan nadir eserlerden biri olarak kabul ediliyor.
Fotoğraflar: Anders Sune Berg
Boubon Antik Kenti’nden kaçırılan eserlerin yalnızca Avrupa değil, Amerika Birleşik Devletleri’ne de gönderildiği biliniyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Manhattan Bölge Savcılığı ile yaptığı işbirliğiyle, geçtiğimiz yıllarda Boubon kökenli Lucius Verus, Septimius Severus, Genç İmparator ve Giyimli Kadın heykellerinin yanı sıra İmparator Caracalla’ya atfedilen iki büst ve dönemin önemli şahsiyetlerine ait beş baş ile bir bronz kadın büstünün ABD’den Türkiye’ye iadesini sağlamıştı.
Danimarka’dan gelen son iade, Boubon Antik Kenti’nin kültürel zenginliklerinin bütünlüğünü sağlama adına bir başka önemli adım olarak değerlendiriliyor.
Septimius Severus heykel başının iade süreci, Kopenhag Türkiye Büyükelçiliği ve Kültür ve Turizm Bakanlığının sunduğu belgeler ve bilimsel kanıtlar doğrultusunda, Glyptotek Müzesi’nin etik değerlere dayalı kararıyla sonuçlandı. Müze Müdürü Gertrud Hvidberg-Hansen, “Kaçak kazılarla elde edilen bu eserin ait olduğu topraklara dönmesi, müzecilik ilkeleri ve etik değerler açısından önemli bir adımdır.” ifadelerini kullandı.