Petrol fiyatındaki düşüş pompaya aynı yansımadı
Ham petrol fiyatlarındaki büyük düşüş, Türkiye'de benzinin pompa fiyatına ekimden bugüne sadece 30 kuruşluk indirim olarak yansıdı
ANKARA - Ham petrol fiyatlarındaki düşüş, Türkiye'de benzinin pompa fiyatında 30 kuruşluk bir indirim sağlarken, kur farkı, vergiler ve ek maliyetler gibi faktörler benzin fiyatlarının ham petrol oranında ucuzlamasına engel oluşturuyor
Brent tipi petrolün hazirandan itibaren düşüşe geçerek kasımda son dört yılın en düşük seviyesine ulaşması, akaryakıt tüketicilerini fiyatlara yansıyacağı yönünde umutlandırdı. Fakat ham petrolde gerçekleşen fiyat düşüşü pompa fiyatlarına aynı oranda yansımadı. Ham petrol fiyatlarında yaşanan düşüş, kur farkı, rafinasyon maliyetleri, vergiler ve rafine petrol ürünlerinin kendine has pazar dinamikleri gibi nedenlerle pompa fiyatlarını aynı oranda etkilemedi.
Ham petrolün fiyatı yüzde 34'e yakın azalırken, benzinde yüzde 10'luk düşüş görüldü
Haziran ayında varil başına yaklaşık 116 dolar seviyesinde olan brent tipi ham petrolün fiyatı, geçen hafta 76,74 dolara kadar gerileyerek, yüzde 34'e yakın bir azalma gösterdi. Buna karşılık, Türkiye'deki 95 oktan kurşunsuz benzinin litre fiyatı haziranda ortalama 5,09 TL'den 18 Kasım'daki son indirimle 4,60 TL'ye kadar gerileyerek yüzde 10 azaldı.
Dolara endeksli ham petrol fiyatlarındaki düşüşün tüketicinin akaryakıt faturasını yansımasını engelleyen ana faktörlerden biri de dolar kurunun haziranda 2,15 TL'den, kasım ayında 2,24 TL seviyelerine ulaşması oldu. Dolar kurundaki bu artış, ham petrolün nominal fiyatının yükselmesine ve dolayısıyla benzinin de satış fiyatının TL bazında artmasına neden oldu.
Dolar kurundaki artış göz önüne alındığında, bir litrelik brent petrolün TL cinsinden fiyatı haziranda 1,45 TL'den kasımda 1,08 TL'ye gerileyerek yüzde 10,5'lik bir düşüş kaydetti.
Ayrıca ham petrolü işleyerek benzin ve diğer akaryakıtlara dönüştüren rafinasyon işlemlerinin benzine getirdiği maliyetlerle benzinin ham petrolden bağımsız ticaretinin gerçekleştiği bir pazarın bulunması da benzindeki fiyat dalgalanmalarının ham petrol ile doğrudan bağlantılı olmasının önündeki başka bir engeli oluşturuyor.
Türkiye'de kaçak akaryakıtın satışının engellenmesine yönelik Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun (EPDK) uyguladığı akaryakıta marker eklenmesi gibi ek maliyetler de benzinin litre fiyatına 7 ila 8 kuruş civarında bir artış olarak yansıyor.
EPDK'dan akaryakıt dağıtım şirketlerine uyarı
Pazartesi gece yarısından itibaren geçerli olan son 12 kuruşluk indirim EPDK'nın akaryakıt dağıtım şirketlerine yönelik aynı gün yaptığı pahalı satış fiyatları uyarısının ardından gelmişti.
EPDK, şirketlerin petrol piyasasındaki fiyatlandırma uygulamalarının incelenmesi sonucunda yurt içi dağıtıcı ve bayi marjlarının kurul kararı kriterlerine kıyasla yüksek seyrettiği tespitine yer verilerek, dağıtıcı ve bayi marjlarının mevzuatta belirlenen kriterlere ivedilikle uygun hale getirilmesi gerektiği belirtilmişti.
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun (EPDK) 2014 Ekim ayı Tarife Fiyatlandırma Raporuna göre 95 oktan kurşunsuz benzinin litre başına 2,91 TL'lik toplam vergi payı, 4,81 TL'lik nihai satış fiyatının yaklaşık yüzde 60'ını oluşturdu. Benzinin litre başına nihai fiyatının yüzde 60,50 kısmı vergi, yüzde 29,32'sini ürün maliyeti ve yüzde 10,18'lik kısmı da piyasada faaliyet gösteren şirketlerin brüt kar marjı oluşturdu.
"Vergisiz fiyatlar göz önüne alındığında indirim yüzde 23,5 seviyelerinde"
Petrol Sanayi Derneği (PETDER) Genel Sekreteri Niyazi İlter, indirim ve artış mukayeselerinin vergileri hariç tutularak yapılması gerektiğini, Türkiye'deki vergi oranının maktu olduğunu hatırlattı.
Türkiye'de ürünün kabaca yüzde 60'ının vergi, yüzde 30'unun ürün fiyatı, yüzde 10'unun da dağıtıcı ve bayii marjı olduğunu dile getiren İlter, vergisiz fiyatlar üzerinden mukayese yapıldığında benzindeki düşüşün yüzde 23,5 olduğunu savundu.
İlter, denetim, gözetim, kaçakçılıkla mücadele, kredi kartı maliyeti gibi toplam maliyetlerin de litre başına ortalama 7-10 kuruşu bulduğunu kaydetti.