MB ek sıkılaştırmaya gider mi?
Uzmanlar, şubat ayında bekentiyi aşan ve çift haneye ‘erken’ ulaşan enflasyon verilerini değerlendirdi.
Enflasyonda yukarı yönlü baskı ve çift haneli seviyelerin görülmeye devam etmesi bekleniyor. TL’deki değer kaybının durdurulabilmesi halinde enflasyonun bir nebze yumuşayabileceğini belirten uzmanlar, MB'nin sıkı para politikasına devam edeceğini ifade ediyor. Mart toplantısında Merkez Bankası'nın bir miktar daha ilave sıkılaştırmaya gitmesi gerektiğini düşünenler de var, sadece enflasyon kaynaklı olarak martta politika tepkisi beklemenin yanıltıcı olacağını düşünenler de..
'Çift hane' kapıyı erken çaldı!
Özellikle kur etkisinin son dönemde enflasyon üzerinde çok yanıltıcı ve gecikmeli etkinin fiyatlara yansıdığına işaret eden Kapital FX Araştırma Müdür Yardımcısı Enver Erkan, bu durumun da beklentilerden yüksek gelen rakamlarda rol oynadığını söyledi. Enver Erkan, beklentiyi aşan enflasyon için şu değerlendirmeyi yaptı:
"Enflasyon beklentilerini daha da bozacak derecede bir artış gerçekleştiğini belirtmek durumundayım. Gecikmeli kur etkisiyle Mart ayında çift haneye çıkmasını ve enflasyonun birkaç ay o seviyelerde kalmasını bekliyorduk. Bu beklenti bir ay erkenden gerçekleşti. Yıl içinde %11’e doğru gittiğini de görebiliriz. Yılsonunda ise enflasyonun %9,5 üzerinde gerçekleşmesini bekleyebiliriz. Tabii, ortalama kur seviyeleri arasında yıldan yıla oluşan fark bir etken olacaktır, özellikle ilerleyen aylarda TL tarafında da ilave değer kaybı görürsek, kur etkisi maliyetler kanalı üzerinden diğer aylarda da etkisini sürdürecek. Bu da yıl sonuna kadar enflasyonun yüksek seviyelerde, hatta çift hanelerde kalmasına sebebiyet verebilir. ÜFE’nin de bu noktada %15 üzerine gittiğini hatırlatmakta fayda var.
Merkez Bankası nezdinde de, sıkı para politikası duruşu devam edecek. Belki bir miktar daha ilave sıkılaştırmayı beraberinde getirebilecek bir enflasyon gelişmesi. Malum, kur önemli bir geçişken ve enflasyonu da yukarı iten başlıca etmen. TL’deki değer kaybı durdurulabilirse enflasyon da bir nebze olsun yumuşatılabilir. Bunun haricinde Fed de bir gösterge elbette ve 15 Mart’ta faiz artırma ihtimali çok arttı.
USDTRY hareketinin ivmelenerek 3,75 seviyesine yaklaştığı görülmektedir. Beklentilerden yüksek gelen ve beklenen periyoddan önce çift haneye ulaşan enflasyonun etkisiyle beraber, Türk tahvil faizlerinde de kayda değer bir yukarı yönlü hareket gerçekleşmektedir. Bu kapsamda 10 yıllık tahvil faizi %11,15 seviyesine yükselmiştir. Biz 3,67’nin aşılması halinde 3,80 yolunun açılacağını önceden belirtmiştik, o marjın yarısına şimdiden gelmiş bulunuyoruz. 3,80 üzeri de görülebilir.
Yükseliş, mart- nisan aylarında yüzde 11'e doğru sürecektir
Genel olarak enflasyondaki yukarı yönlü baskının devam ettiğini ve mart-nisan aylarında yüzde 11'e doğru yükselişin devam edebileceğini kaydeden IşıkFX Başanalisti Gizmen Nalbantlı ise şu değerlendirmeyi yaptı:
Kurdaki yükseliş ile birlikte girdi maliyetlerinin artması fiyatlara yansıyor. Enflasyonu yükseltirken tüketimi baskılıyor. Giyim ve ayakkabı grubundaki düşüşten bunu görebiliyoruz. Genel olarak enflasyondaki yukarı yönlü baskının devam ettiğini ve Mart- Nisan aylarında %11'e doğru yükselişin devam edebileceğini düşünüyorum. Merkez Bankası'nın 16 Mart'ta yapacağı toplantı burada büyük önem taşıyor. Fed'in Mart ayında faiz artış ihtimalleri %90 seviyesinde. Çok büyük ihtimal FED Mart ayında faiz artıracak. Toplantı tarihi ise 15 Mart. FED kararından 1 gün sonra Merkez Bankası'nın hem doların güçlenmesi hem de enflasyondaki yükselişi düşünerek ek sıkılaştırmaya gitmesi gerekiyor. Ancak bunu nasıl yapacağı önemli. Negatif reel faiz veren ülke olmamız TL'deki kırılganlığın temel sebebi. Merkez Bankası'nın politika faizinde artırım yapması gerektiğini düşünüyorum."
Gizmen Nalbantlı, kur tarafına bakıldığında ise enflasyon verisi sonrası yukarı hareketin devam ettiğinin görüldüğünü vurgulayarak, 3.73 seviyesinin üzerindeki günlük kapanışların yukarı hareketin devam etmesini sağlayabileceğini vurguladı ve 3.69-3.70 bölgesinin kısa vadede önemli destek olarak takip edilebileceğini, 3.73'ün üzerinde görülecek kapanışların ise kuru 3.75 ve 3.7750 seviyelerine kadar götürebileceğini söyledi.
"TCMB sıkı para politikasını sürdürecek"
Ziraat Bankası ekonomisti Bora Tamer Yılmaz, enflasyonun çift haneye yükselmesinde üç etkenin bulunduğunu belirterek, "Bunların arasındaki temel etmen, 2016 yılında artış eğilimine giren petrol, enerji ve hammadde fiyatları oldu" dedi.
Yılmaz, enflasyonun tek haneye inebilmesi için mevcut sıkı para politikasının sürdürülmesi gerektiğini belirtti.
Yaz aylarına kadar enflasyonun çift hanelerde seyredebileceği tahmininde bulunan Yılmaz, bu süre zarfında sıkı para politikası duruşunun korunmasının fiyat istikrarında faydalı olabileceğini vurguladı.
Yaz aylarına kadar çift hanelerde seyreden enflasyonun yılın ikinci yarısında tek hanelere inerek yılı yüzde 8,5 ila yüzde 9 aralığında kapatabileceğini öngördüklerini söyleyen Yılmaz, "TCMB’nin sıkı para politikasını sürdüreceği beklentisindeyiz" değerlendirmesinde bulundu.
Odeabank Ekonomik Araştırma ve Stratejik Planlama Direktörü Ali Kırali, "Gıda ve Tarımsal Ürün Piyasaları İzleme ve Değerlendirme Komitesinin kısa vadede sonuç üretecek ürün bazlı alabileceği tedbirlerin ise önümüzdeki aylarda gıda fiyatlarındaki yükselişi bir miktar sınırlayabileceğini düşünüyoruz. TCMB'nin sıkı likidite duruşunu koruduğu bir çerçevede yukarı yönlü riskler belirgin olarak artmış olmasına rağmen şu aşamada yüzde 8 olan 2017 sonu enflasyon tahminimizi değiştirmiyoruz" şeklinde konuştu.
"İlave parasal sıkılaşma ihtiyacı olabilir"
Enflasyonun yönünü büyük ölçüde döviz kurlarının belirleyeceğine dikkati çeken Ekonomist Haluk Bürümcekçi ise "Manşet enflasyonun mart-mayıs döneminde yüzde 11 civarına kadar yükselmesini beklerken, yılı en iyi ihtimalle yüzde 9,5 seviyesinin altında kapatmasının zor göründüğünü düşünüyoruz" dedi. Bürümcekçi, gerek Fed'in faiz artışına gitmesinin kesin gibi görülmesi ve gerekse kurların yükseliş eğilimi ve enflasyondaki sıkıntılı görünüm dolayısıyla ilave parasal sıkılaşma ihtiyacının olabileceğini belirtti.
"Enflasyon ılımlı düşüş trendine girecek"
Halk Yatırım Araştırma Direktörü Banu Kıvcı Tokalı da, "Düşük baz etkisini de düşündüğümüzde, özellikle önümüzdeki iki aylık dönemde enflasyonun yükselişini sürdüreceği ve yüzde 11 seviyesinin üzerine çıkacağı, ancak sonrasında ılımlı düşüş trendine girerek yılı yüzde 9 seviyesinde tamamlayabileceğine dair öngörümüzü koruyoruz" diye konuştu.
Kur etkisinin sağlık, konut ve eğlence-kültür sektörlerindeki yansımasının da sürdüğünü aktaran Tokalı, "Bu doğrultuda, son dört aydır yükselişte olan hizmet enflasyonundaki artışın devam etmesi beklenebilir. Çekirdek enflasyon göstergeleri de yükseliş trendini koruyor. Enflasyon görünümünde devam eden riskler karşısında, para politikasında sıkı duruşun devam edeceğini düşünüyoruz." değerlendirmesini yaptı.
"Martta politika tepkisi beklemek yanıltıcı olur"
HSBC Portföy Yönetimi Stratejisti İbrahim Aksoy ise bugünkü veriler sonrasında tahminlerini gözden geçirdiklerinde enflasyonun martta yüzde 11'e ulaşacağını, nisanda yüzde 11'in üzerine çıkabileceğini ifade etti.
Enflasyonun yılın kalanda yüzde 10-11 bandında seyredebileceğini belirten Aksoy, enflasyonun yılı yüzde 9,5 seviyesinde bitirebileceğini tahmin ettiklerini söyledi.
Merkez Bankasının genel olarak enflasyondan ziyade finansal istikrara dair olabilecek riskler nedeniyle kurdaki aşırı hareketlere tepki verdiğine dair görüşlerini değiştirmediklerini dile getiren Aksoy, "TL'de son günlerde görülen değer kaybı aşırı boyutlara ulaşmadıkça mart toplantısında sadece enflasyonda yükseliş nedeniyle bir politika tepkisi beklemenin yanıltıcı olabileceğini düşünüyoruz" dedi.