Kısa vadede altından uzak durun

Yaşar Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Ekonomi Bölümü Başkanı Doç. Dr. Umut Halaç, yatırımcıların, kısa vadede, dövize yatırım yapmaya devam edebileceklerini, ancak altından uzak durmaları gerektiğini kaydetti.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İZMİR - Ege Bölgesi, 2013’te ihracatta tarihinin en yüksek rakamlarına ulaşarak rekor kırarken 2014 yılı için de ekonomistleri umutlandırdı. Geçen yıl, Ege Bölgesi’nin ekonomik anlamdaki en önemli olayının Ege İhracatçılar Birliği’ne (EİB) bağlı birliklerin yılbaşında belirledikleri 12 milyar dolar ihracat rakamına yıl bitmeden ulaşması olduğunu kaydeden Yaşar Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Ekonomi Bölümü Başkanı Doç. Dr. Umut Halaç, ihracatçılara, sürdürülebilir başarı için yüksek döviz kuru aracılığıyla sağlanan ihracat performansının sürdürülebilir olmadığı uyarısında bulundu. Halaç, "Egeli ihracatçılar 2013 yılında yaptıkları doğruları yapmaya devam etmeli, döviz kuru kanalından gelen iyileşmelere sırtlarını dayamamalı" dedi. 2014’ün belirsizlikler yılı olacağını vurgulayan Halaç, yatırımcıların kısa vadede, dövize yatırım yapmaya devam edebileceklerini, ancak altından uzak durmaları gerektiğini, konut kredilerinde ise beklenen yükseliş nedeniyle ev almak isteyenlerin elini çabuk tutmasının faydalı olacağını söyledi. 

2013 yılı boyunca Ege ekonomisinde olumlu ve olumsuz birçok olay gerçekleşti. Bu olayların bazıları genel ekonomik olaylar nedeniyle ortaya çıkarken bazı olaylar sadece Ege bölgesi ekonomisinin dinamikleri ile oluştu. 2013’ü, EİB üyesi ihracatçılar, özellikle Kasım ayında yaptıkları atakla, 12 milyar dolar hedefini yıl sonunda 250 milyon dolar da aşarak geçen yıla göre yüzde 5,6 artışla kapattı. Türkiye genelindeki ihracat ise altın ihracatındaki düşüş nedeniyle yerinde saydı. Bu başarının ülke genelindeki ihracat rakamları gevşerken daha büyük bir önem arz ettiğini belirten Yaşar Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Ekonomi Bölümü Başkanı Doç. Dr. Umut Halaç, "Umarım 2013 yılındaki ihracat başarısı 2014 yılında de artarak devam eder. Türkiye ihracatı yılbaşından beri güç kaybederken Egeli ve İzmirli ihracatçıların bu başarısı takdiri hak etmektedir. Kendileri için koydukları 12 milyar dolar hedefini geçen Ege İhracatçılar Birliği gelecek için kendisine yeni hedefler belirlemelidir" dedi. 

2013 yılında hatırlanması gereken en büyük başarısızlığın EXPO 2020 organizasyonunun İzmir’e getirilememesi olduğunu kaydeden Halaç, "EXPO’nun, İzmir ve Ege Bölgesi için büyük bir fırsat olduğu ortak fikrinin oluşturulmuş olmasına ve birçok paydaşın beraber çalışmasına rağmen bu büyük organizasyona ev sahipliği yapma fırsatına kavuşamadık. Bu şansızlığın arkasındaki birçok neden daha önce tartışıldı, değerlendirildi. Bu tartışmalar ve değerlendirmeler ışığında İzmir ve Ege Bölgesi için neler yapılabileceği konusunda bütün paydaşlar kafa yormak zorunda olduklarını düşünüyorum" diye konuştu. 

[PAGE]

"İhracatçılar döviz kuru iyileşmelerine sırtını dayamamalı"

2013 yılı sonunun Türkiye için siyasi ve ekonomik açıdan oldukça çalkantılı geçtiğini ifade eden Halaç, "Bütün doğru bildiklerimizi tekrar tanımlamakta veya tekrar değerlendirmekteyiz. Bu çalkantıların ekonomik etkileri görülmeye devam edecektir. Dolar ve Euro’nun Türk Lirası karşısında değerlenmesini ihracatçının yararına bir durum olarak değerlendirmek, sağlıklı bir değerlendirme olmaz. Değeri düşmüş Türk Lirasının, ihracat rekabetinde şirketlerimize kısa süreli avantajlar sağlayacağı doğru. Ancak ithal edilen ham madde faturalarını da arttıracağı ve ülke genelinde ham madde ithalatçısı bir ülke olduğumuz unutulmamalı. İthalatta yükselen faturayı ödemek ise bütün ülke vatandaşlarına düşecektir. Döviz kuru aracılığıyla sağlanan ihracat performansı, sürdürülebilir değildir. Bu bakımdan Egeli ihracatçılar 2013 yılında yaptıkları doğruları yapmaya devam etmeli ve döviz kuru kanalından gelen iyileşmelere sırtlarını dayamamalı" şeklinde konuştu. 

Kredi uyarısı

2013’ün son günlerinde açıklanan 2014 yılı para ve kur politikası programını iyi incelemek gerektiğini vurgulayan Umut Halaç, "Merkez Bankası, tüketici kredilerinde sıkılaşmaya gitmeyi planladığına yönelik açıklamasında iç talebin ve dış talebin gevşeyebileceği uyarısını yaptı. Rezerv opsiyon mekanizmasının aşamalı olarak arttırılacağını ve herhangi bir döviz kuru hedefleri olmadığını da açıkladılar. Aslında açıklanan programdan sonra gerçekleşen siyasi çalkantılar ekonomi ve Merkez Bankası yönetimini yeterince zor bir duruma düşürdü" dedi. 

Konut alacaklar acele etsin

Konut kredilerinde ise beklenen yükseliş nedeniyle ev almak isteyenlerin elini çabuk tutmasının faydalı olacağını söyleyen Umut Halaç, "Aradığınız özelliklere sahip evi bulduysanız alın, çünkü faizlerin yükselmesini bekliyoruz" önerisinde bulundu. 

[PAGE]

Kısa vadede altından uzak durun, dövize yatırım yapılabilir

Halaç, yatırımcıların, kısa vadede, dövize yatırım yapmaya devam edebileceklerini, ancak altından uzak durmaları gerektiğini kaydetti. Halaç, "Siyasi dengeler böyle devam ederse, elinde dolar, altın, euro olanlara tavsiyem, hemen satmamaları yönünde. Dövize yatırım kısa vadede kazandırabilir. Dövizdeki artış sürebilir. Altında ise kısa vadeli gelecek adına olumlu şeyler söylemek zor, bu nedenle altına yatırımı şimdilik önermiyorum" diye konuştu. 

Uzun vadeli gelecek adına konuşmak falcılık olur

Doç.Dr. Umut Halaç, uzun vadeli konuşmanın gerçekçi olmayacağını belirterek, "Siyasi kriz çözülmeden, ekonominin geleceği hakkında bir şeyler söylemek falcılık olacaktır" dedi.

Bu konularda ilginizi çekebilir