KGF kefaletli krediler 260 milyar lirayı aştı
KGF Genel Müdürü İsmet Gergerli, "KGF faizin düşmesine yüzde 20 katkı sağladı. KGF desteği alan firmalar istihdamını 213 bin kişi artırdı, SGK’nın prim tahsilatı yüzde 28 arttı" dedi.
HÜSEYİN GÖKÇE
ANKARA - 2017 yılından itibaren kaynakları Hazine desteğiyle güçlendirilen ve yaşanan yüzde 7.4’lük büyümeye 2 puanın üzerinde katkı sağlayan Kredi Garanti Fonu’nun(KGF) 1 Haziran itibarıyla verdiği kefalet tutarı, 233.2 milyar liraya ulaştı. Bu kefaletle kullanılan kredi miktarı 261.9 milyar lira olurken, son olarak Mayıs ayında başlayan pakette 11.2 milyar liralık kullandırım sağlandı. DÜNYA’nın sorularını cevaplandıran KGF Genel Müdürü İsmet Gergerli, KGF ve Hazine garantisiyle kullandırılan kredilerin, 1’inci sınıf kapsamında kabul edildiğini belirterek, bunun da bankaların maliyetini düşürdüğünü, faizin de kendi içinde yüzde 20 düştüğünü aktardı.
KGF’nin yeniden yapılandırılarak kaynağının güçlendirilmesiyle Hazine ile ilk etapta 200 milyar liralık bir protokol oluşturulduğunu belirten Genel Müdür İsmet Gergerli, bu yıl şubat ayında ise 55 milyar liralık ikinci bir protokol imzalandığını kaydetti.
Son olarak 11 Mayıs’ta 35 milyar liralık üçüncü bir protokol imzalandığı bilgisini veren İsmet Gergerli, bu son dilimin ilk iki dilimde kullandırılan kredilerin geri dönüşlerinden sağlanan para ile hayata geçirildiğini söyledi. Son protokolle birlikte (ikinci dilim 50 milyar liraya düşürüldü) toplam 285 milyar liralık desteğin öngörüldüğünün altını çizen Gergerli, "Bu üç protokol kapsamında, 4 Haziran günü itibarıyla toplam 483 bin işletmeye, 262.8 milyar lira kredi kullanımı için 234.1 milyar lira kefalet verdik" diye konuştu.
35 milyar liralık destek içeren son dilimin, 5 milyar lirasının ihracat ve döviz kazandırıcı faaliyetlere ayrıldığını dile getiren İsmet Gergerli, 30 milyar lirasının ise KOBİ ve KOBİ dışı şirketlere işletme kredisi şeklinde kullanıma sunulduğunu anlattı. 11 Mayıs’tan bu yana sözkonusu destekten 22 bin 214 firmanın 11.6 milyar liralık destek aldığını ifade eden Gergerli, "Bunun 1.2 milyar lirasını ihracatçılar, 10.4 milyar lirasını ise diğer şirketler kullandı" dedi.
Son kredi paketinde şu ana kadar kullandırılan kredilerin yüzde 70.2’sini ilk kez KGF desteğinden yararlanan firmaların aldığını söyleyen İsmet Gergerli, yüzde 27.6’sının ise ilave kredi kullandığını aktardı. Refinansman yaparak kredisini yapılandıranların oranının yüzde 2.2’de kaldığını vurgulayan Gergerli, sayısal olarak yapılan değerlendirmede, KOBİ’lerin yüzde 75.8 pay aldığının ortaya çıktığını bildirdi. İsmet Gergerli bu kategoride, KOBİ dışı şirketlerin payının ise yüzde 24.2 olduğuna değindi.
Yatırım kredilerinde ortalama vade 62 ay, kredinin yüzde 91.4'ü TL
KGF kefaletiyle kullanılan kredilerin vadelerine bakıldığında, işletme kredilerinin 32.3 ay olduğunu belirten Gergerli, yatırım kredilerinin ortalama vadesinin ise 62 ay olarak hesaplandığını kaydetti.
Gergerli, kredilerin yüzde 91.4’ünün Türk Lirası cinsinden, yüzde 8.6’sının da yabancı para cinsinden kullandırıldığını bildirdi.
İhracatçılara 38.9 milyar lira kredi kullandırıldı
KGF’nin ihracatçılara Eximbank aracılığıyla da destek sağladığını ifade eden İsmet Gergerli, banka ile imzalanan ilk protokol uyarınca riskin taşmamı KGF’de olacak şekilde uygulama yapıldığını belirtti. Bu kapsamda 97 firmaya onay alındığını söyleyen Gergerli, ardından imzalanan yeni protokol ile Eximbank’ın değerlendirmeyi kendisinin yapıp KGF’den garanti almaya başladığını vurguladı. İsmet Gergerli, böylece Eximbank aracılığıyla kredi kullanan firma sayısının 507 olduğunu, bunların da 3.5 milyar liralık kredi kullandıklarını söyledi. Hazine ile imzalanan üçüncü protokol kapsamında henüz Eximbank aracılığıyla kullanım olmadığını bildiren Gergerli, ikinci paketteki 79 firma ile toplam firma sayısının 586’ya Eximbank kaynaklı toplam kredi kullanımının ise 3.9 milyar liraya yükseldiğini vurguladı.
İmalat sanayiinde 819 milyar liralık kredi
Gergergli, KGF’nin aracılık ettiği kredilerden ihracatçıların yararlandığı toplam tutarın 38.9 milyar lirayı bulduğunu, bunun içinde Eximbank’ın payının ise yüzde 10 civarında olduğunu söyledi.
KGF desteklerinin sektörel bazda dağılımından da söz eden İsmet Gergerli, kredilerin 81.9 milyar lirasının imalat sanayinde kullanıldığını vurguladı. İmalat sanayinde kullanılan kredinin yüksekliğinin üretim ve istihdam artışına yol açtığını anlatan Gergerli, yeni kredi paketlerinde de imalat sanayinin gözle görülür biçimde ön plana çıktığını bildirdi. Gergerli, turizm sektörüne ise 7.1 milyar liralık kredi kullandırıldığını ifade etti.
İmalat sanayinde 81.9 milyar liralık krediyi 100 bine yakın firma kullandığını söyleyen İsmet Gergerli, "Bankacılık sisteminde olduğu gibi bizde de desteklerin yarısı hizmet ve ticaret sektörüne verildi" dedi.
Hazine kefaleti faizi düşürdü
Dünya genelinde kredi garanti sistemlerinin de KGF’nin çalışma esaslarına dayandığını ifade eden İsmet Gergerli, "Kredi garanti kuruluşları işletme dostu kurumlardır. Finansmana erişimi kolaylaştıran hem de uygun vade, maliyetle finansmana erişimi kolaylaştıran bir yapıdır. Biz KGF’nin kurgusunu yaparken, Hazine protokolünü yaptığımız dönemde, eş zamanlı olarak BDDK nezdinde de yaptığımız işler var" diye konuştu.
Bunun en az Hazine protokolünün hayata geçirilmesi kadar önemli bir süreç olduğunun altını çizen İsmet Gergerli, "Hazine’nin kontr-garantisiyle verilen kefalet aracılığıyla kullandırılan krediler, bankalar nezdinde sermaye yeterlilik rasyosu hesaplamasında, sıfır risk karşılama oranıyla kabul edildi. Yani 1’inci grup teminat kapsamında değerlendirildi. Başka ifade ile sermaye yeterlik rasyosunda risk oranı sıfır ve bu Basel III’e uygundur" dedi.
BDDK ile yaptıkları görüşmeyle birlikte bu imkanın sağlanmasının bankaların elini rahatlattığını ve maliyet düşürücü etkisi olduğunu ifade eden Gergerli, kefalet oranının ihracatçılar için yüzde 100, KOBİ dışı şirketler için yüzde 80, KOBİ’ler için ise yüzde 85 olduğunu söyledi.
Sistemin temelini temerrüde dütaşen krediler için garanti veren bir mekanizmanın oluşturduğuna değinen İsmet Gergerli, "Banka kredi faizini hesaplarken, belli şeylere bakar. Birincisi kaynak maliyeti olup, bunu vadeli ve vadesiz mevduat oluşturur. İkincisi genel yönetim giderleri, üçüncüsü zorunlu karşılıklardır, dördüncüsü risk primidir. Bunlara ek olarak bankaların kâr etmesi gerekmektedir. Bütün bunları ekleyerek kredi fiyatını oluşturur" diye konuştu.
KGF kefaletli işlemlerde, karşılıklarla ilgili ve risk primini ortadan kaldırıcı etkisi olduğu için bankaların maliyetinin düştüğünü söyleyen Gergerli, "Bir banka kredi için 10 birim faiz alıyorsa, KGF desteği Hazine garantili ise faiz oranı 8-8.5 birime geriliyor" ifadelerini kullandı.
‘Bankaların kâr maksimizasyonu çok normal'
Bankaların kârlarını maksimize etme isteğini çok normal olduğunu bildiren İsmet Gergerli, "Ancak öbür tarafta firmaların daha makul borçlanma talepleri de en az bunun kadar haklıdır. Biz bu talebi destekleyici faktör olarak KGF’yi kullanın diyoruz. İşletmelere hep bu bilinçle bankaya gitmesini ve bankalarla faiz pazarlığı yapmalarını salık vermiştik" dedi.
Gelinen noktada, KGF kefaletiyle kullandırılan kredilerin ortalama faizinin diğer kredilere göre daha düşük olduğunun gözlemlendiğinin altını çizen İsmet Gergerli, marjinal kullandırımlar hariç ortalama faiz oranının yüzde 15 olduğu bilgisini verdi.
‘Faizi kontrol ediyoruz yüksek bulursak onaylamıyoruz’
KGF’nin kâr amacı olmayan bir kurum olduğuna vurgu yapan Gergerli, faizden pay almadıklarını, gelirlerini sadece ilk kullandırımda binde 3 oranındaki komisyonunu oluşturduğunu söyledi. Kredi kullanmak için bankaya giden şirketlere, bankaların verdiği faiz oranını kontrol ettiklerini işaret eden Gergerli şunları söyledi: "Biz firmayı koruyucu bir yaklaşım sergiliyoruz. Zaman zaman bankaya, ‘ben kefalet veriyorum, firmayı koru’ diyoruz. Firma yüksek faizle borçlanırsa zaten bankanın da işine gelmez, temerrüt oranı artar. Ancak Eğer bankaların teklif ettiği faiz oranını yüksek bulursak, kefalet vermiyoruz."
KGF olarak faiz deklare etmediklerini belirten İsmet Gergerli, "Bize gelen taleplere bakıyoruz. Bir anlamda kendi içinde çan eğrisi yapıyoruz. Eğer bankanın istediği faiz çan eğrisinin dışına taşıyorsa yüksek buluyoruz. Burada banka ayrımı yapmıyoruz. Hatta aynı bankadan farklı faiz oranları geldiği de oluyor. Biz de uygun olanlara onay veriyoruz, olmayana onay vermiyoruz" diye konuştu.
‘Takibe düşme oranı binde 6 ile bankacılık sisteminin çok altında kaldı’
Yeni döneme başlayalı 1.5 yıl olmasına rağmen, KGF aracılığıyla kullandırılan kredilerin takibe düşme oranının çok düşük kaldığının altını çizen İsmet Gergerli, Türk bankacılık sisteminde yüzde 2.9 olan takibe düşme oranının, KGF’nin aracılık ettiği kredilerde sadece binde 6’da kaldığını bildirdi.
Bugün için böyle olmakla birlikte, takibe düşme oranının önümüzdeki dönemde biraz yükselişin normal olduğunu dile getiren Gergerli, "Bizim için normal olan, bankacılık sistemine yakın olanıdır. Bunu aşarsa normal olmaz. Bizim zaten 7’ye kadar garantimiz var. Bunu çok net olarak söyleyebilirim ki hiçbir zaman bu orana çıkmayacak. Taahhüt altına girmek çok hoş değil ama bence yüzde 2’yi hiç geçmeyecek" dedi.
Bu kredilerde takibe düşme oranının düşüklüğünü, firmaların kamuyla olan işlerinden kaynaklandığını vurgulayan İsmet Gergerli, "Şirketler kamu ile işleri olduğunda taahhütlerini azami ölçüde yerine getirmeye çalışıyorlar. Yani sistemden yararlanmanın, taahütleri yerine getirmeye bağlı olduğunu biliyorlar. Aksi takdirde bir daha sistemden yararlanamıyorlar" ifadelerini kullandı.
KGF’ye halen 27 bankanın ortak olduğunu ve katılım bankalarının tamamıyla çalıştıklarını belirten Gergerli, bunları performansının da çok başarılı olduğunu, çalıştıkları kurumların bankacılık sektörünün yüzde 98’ini kapsadığını söyledi. Gergerli, çalıştıkları 12 leasing firmasının ise sektörün yüzde 83’ünü karşıladığını aktardı.
EBRD’den gelecek 300 milyon euro kadın ve gençlere
Reel sektörün finansmana erişimini kolaylaştıran Kredi Garanti Fonu olarak yurtdışından kaynak getirmeye devam ettiklerinin altını çizen İsmet Gergerli, "Ürdün’de gerçekleşen EBRD (Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası) yıllık toplantısında EBRD ile KGF heyeti arasında imzalanan mutabakat zaptı ile birlikte kadın girişimcilerin kullanacağı krediler için 300 milyon euro kaynak sağlanacak, Kredi Garanti Fonu da bu kredilere kefalet verecek" dedi. Gergerli, 2014 yılında başlayan ve bugüne dek 17 bin kadına destek veren "İş Hayatında Kadın- Türkiye (TURWIB)" programı kapsamında yapılan anlaşma uyarınca, temin edilen kaynağın Haziran 2018 tarihinde başlamak üzere 3-5 yıllık dönem boyunca Türkiye’deki Kadın Girişimcilere kullandırılacağını söyledi. İsmet Gergerli, bu kaynağın KGF’nin paydaşı olan bankalar aracılığıyla kullandırılacağını sözlerine ekledi.
‘Cumhurbaşkanı'mızın talimatıyla başladık’
KGF Genel Müdürü İsmet Gergerli, Hazine ile yapılan son protokolde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın büyük katkısı olduğunu söyledi. Gergerli, yeni protokol çalışmalarının Erdoğan’ın Ekonomi Koordinasyon Kurulu’nda verdiği talimatla çalışmaların başladığının altını çizerek, "Bunun ekonomiye verdiği katkıyı ise makroekonomik verileri inceleyerek rahatlıkla görebiliriz" dedi.
‘İstihdam 213 bin kişi, SPK prim tahsilatı yüzde 28 arttı’
Hazine garantili KGF desteklerinin devlete neredeyse bir kuruş bile yük getirmeden yürüdüğünü, ayrıca kamu yararına önemli bir işlev gördüğünü söyleyen İsmet Gergerli, bankacılık sistemi, istihdam ve SGK prim tahsilatında da ciddi fayda sağlandığına işaret etti.
KGF desteğinden yararlanan firmaların, 2017 yılı Mart ayı ile Temmuz ayı arasındaki istihdam ve prim ödeme verilerini SGK’dan aldıkları veriler yoluyla karşılaştırma imkanı buldukları bilgisini veren İsmet Gergerli, "Firma isimlerini belirtmeden çalışan ve prim tahsilatı konusunda bilgiler istedik. Bu dönemde KGF’den destek alan işletmelerin çalışan sayısında 213 bin kişilik artış olduğunu gördük. Bunlarda 2.9 milyon olan çalışan sayısı 3.2 milyona yaklaştı" dedi. SGK prim tahsilatında da önemli sıçrama olduğunu belirten Gergerli, bu kalemde de yüzde 28 oranında artış tespit edildiğini söyledi. Bu desteklerin olmaması halinde bir çok fabrikanın kapanma tehlikesiyle karşı karşıya kalacağını dile getiren İsmet Gererli, "Bırakın SGK prim tahsilatındaki artışı, aksine devlet işsizlik sigortası ödemek zorunda kalacaktı" şeklinde konuştu.
‘Çok büyük bir şirketin CEO’su aradı…’
KGF desteklerinin faydasının bundan yararlanan firmalarla sınırlı olmadığına vurgu yapan Gergerli, dolaylı olarak kredi kullanmayan firmaların da olumlu etkilendiğini söyledi. Bugüne keder hiç KGF desteğinden yararlanmamış çok büyük bir şirketin CEO’sunun kendisini telefonla aradığını bildiren İsmet Gergerli, "Ondan telefon geldiğinde şaşırdım, bana üçüncü paketin ne zaman çıkacağını sordu. Durumlarının çok iyi olduğunu bildiğim için bu soruya şaşırdım. Ancak bana ‘Benim mal sattığım bir sürü işletme, sizin desteğinizle ayakta kalıyor. Sizden kredi kullanmıyorum ama benimle iş yapan firmalar sizin sayenizde ayakta kalıyor, işini devam ettiriyor’dedi. Yani kısacası bu mekanizma bir çok kesimi olumlu etkiliyor" diye konuştu.
‘KOBİ’ler, kadınlar ve gençlere öncelik’
KGF’nin özkaynak garantisi, Hazine kontr-garantisi ve yurtdışı fonları olmak üzere üç temel alanı bulunduğunu söyleyen İsmet Gergerli, İslam Kalkınma Bankası, EBRD ve Alman kredi kuruluşu KFW, Asya Altyapı Yatırım Bankası ile müzakerelerin devam ettiğini kaydetti.
Gergerli, yurtdışından sağladıkları kaynakları, KOBİ’lerin, gençlerin, kadınların kullanımına sunmak istediklerini kaydetti.
‘Büyümeye katkı 2-3 puan’
KGF’nin bu çalışmalarının nihai olarak 2017’de yaşanan yüzde 7.4’lük büyümeye 2-3 puan arasında katkı sağladığının altını çizen Gergerli, "Daha büyüme rakamları açıklanmadan, uluslararası kuruşlar büyüme tahminini revize ederken, bunu KGF mekanizmasına bağladılar. Yıl başında beklentileri yüzde 2.9 civarındaydı, sonra güncelleyip 5’e kadar çıkardılar ama fiili gerçekleşme yüzde 7.4 oldu" dedi.
Bu noktada Nefes Kredisinin de faizin düşürülmesinde önemli bir örnek olduğunu ifade eden Gergerli, "Nefes Kredisi KGF’nin faizi indirme kapasitesini ölçmek için çok somut bir projeydi. İlk olarak TOBB ve sayın Rifat Hisarcıklaıoğlu’nun girişimleriyle 2016 yılı Kasım ayında başladı. O dönemlerde yüzde 12-13 faizle kredi alabilen işletmeler için 12 ay vade ile faiz yüzde 9.9’a düştü. Nefes Kredisinden yararlanan 27 bin işletmeye 2.6 milyar liralık kredi kullandırıldı. Bunların içinde temerrüde düşen firma sayısı ise sadece 131’de kaldı" ifadelerini kullandı.
‘Dünyada kredi garantisi süreklilik arz ediyor’
Dünyanın her yerinde bulunan kredi garanti mekanizmalarının farklı dizayn edilse de uygulama yönünden süreklilik arz ettiği bilgisini veren İsmet Gergerli, "Bizde de 27 yıldır aynı işleyen KGF, son dönemlerde yapısı biraz değişti ve büyüdü. Çok daha iyi çalışan bir mekanizma haline geldi" dedi.
Bu noktada Güney Kore’deki KODİT örneğini veren Gergerli, tamamı devlete ait olan şirketin 17 banka ile çalıştığını, bunun belirli dönemde sadece teknoloji firmalarına, belli dönemlerde start up firmalarına olmakla birlikte, sürekli KOBİ’lere destek verdiğini belirtti.
Gergerli, "Örneğin, LG Samsung, Hyundai gibi büyük firmaların, bayi ağıyla çalışan mekanizmaları var. KODİT’in başarısını, ekonomiye etkisini ölçmüşler ve mutlaka devam etmesini sağlayacak kurgu yapmışlar. Bankalar her yıl toplam ticari kredileri üzerinden binde 3 oranında KODİT’e komisyon ödüyor. İkincisi doğrudan devlet bütçeden kaynak aktarıyor. 2016’de 785 milyon dolar bütçeden aktarım yapılmış, bir taraftan da güçlü sermayesi var" değerlendirmesinde bulundu.