Halka arz için doğru zaman
QNB Finansbank Genel Müdürü Ömür Tan, şirketleri halka açılmaya davet ederek, “Halka arz kriterleri şirketleri sağlıklı bir yapıya dönüştürüyor. Banka olarak biz de şirketleri detaylı bir şekilde inceliyoruz. Kredi vermeyeceğimiz şirketi halka açmıyoruz” dedi.
Jülide YİĞİTTÜRK GÜRDAMAR
HATAY
Pandemi sonrası sermaye piyasalarına artan ilgiyle birlikte Borsa İstanbul hem yatırımcı hem şirketler açısından en parlak günlerini yaşıyor. QNB Finansbank Genel Müdürü Ömür Tan, Borsa İstanbul’da hisselerini halka arz etmek için başvuran şirketleri detaylı bir şekilde incelediklerini ifade ederek, “Kredi vermeyeceğimiz şirketi halka açmayız” dedi.
QNB Finansbank, WWF-Türkiye’nin (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) Milli Eğitim Bakanlığı iş birliğiyle yürüttüğü Doğa Öncüleri Gençlik Programı’nın destekçisi oldu. Projeye ilişkin Hatay Defne Yeşilpınar Ortaokulu’nda gerçekleştirilen lansman sonrası ekonomi basını ile bir araya gelen QNB Finansbank Genel Müdürü Ömür Tan bankacılık sektörü ve gündemdeki son ekonomik gelişmelere ilişkin soruları yanıtladı.
QNB Finansinvest olarak 2022 yılında halka arzlarda lider olduklarını, büyük ve başarılı halka arzlara aracılık ettiklerini dile getiren Tan, “Halka açılmak için başvuran şirketleri mali yapısı, sürdürülebilirliği, yönetim kadrosu gibi konularda süzgeçlerden geçirerek doğru fiyatlama ile halka arz ediyoruz. Çünkü bu şirketler küçük yatırımcıyı ortak alıyor. Halka arza gelen şirketleri kredi verecekmişiz gibi detaylı bir şekilde inceliyoruz. Kredi vermeyeceğimiz şirketi halka açmıyoruz” dedi.
Kaynağı ihtiyacı olan şirketler için şu anda halka arz için doğru bir zaman olduğunu dile getiren Tan, “Borsadaki yatırımcı sayısı 3 milyonu geçti. Bu dönemde şirketin fonlamaya ihtiyacı da varsa halka arz çok doğru bir yöntem olur. Kurumsallaşmak ve şirketin sürdürülebilirliğini sağlamak için halka arz her zaman sağlıklı bir yapı. SPK’nın bir çok kontrol mekanizması şirketi daha istikrarlı bir yapıya dönüştürüyor. Bu nedenle şirket sahibi olsam şirketimi bu kurumsal yapıya sokmak isterim” diye konuştu.
“Banka kârları daralacak”
Ömür Tan, 2022 yılında Türk bankacılık sektörünün kârlılığının ciddi oranda arttığını dile getirerek, “Özel bankalarda sermaye kârlılıkları yüzde 19 seviyelerinden yüzde 40-45 seviyelerine kadar yükseldi. Fakat bankacılık sektöründe kârlılığa bakmak doğru değil, doğru olan öz sermaye kârlılığıdır” dedi. 2023 yılında bankacılık sektöründe büyüme rakamlarının 2022 gibi olmayacağını dile getiren Tan, “Büyüme geçen sene kadar olmayacak. Yılın ilk altı ayında enflasyon baz etkisiyle yüzde 30’lu rakamlara geleceğini tahmin ediyoruz. Geçen yıl elde ettiğimiz enflasyona endeksli tahvil kârı olmayacak. Sonuçta tüketici ve diğer taraflarda enflasyon kadar büyüyorsunuz. Geçen seneden daha düşük bir büyüme olur. Batık kredi oranları da artacağı için kârlılıklar geçen senenin altında olur. Özellikle tüzel tarafta verilen kredilerin faiz oranları ciddi anlamda düştü. Dolayısıyla kârlılıkta geçen senenin net faiz marjı bu yıl çok daralacak” diye konuştu.
Ömür Tan, menkul kıymet zorunluluğu ile ilgili olarak, “Bu yılın ilk 6 ayında faizlerde önemli bir değişiklik beklemiyorum. Ancak faizde hızlı bir artış olması hesapları zorlayacak. Hatta banka sermayelerine etki edecek” dedi.
“Sendikasyon yenilemelerinde fark yarattık”
“Tüm dünyada paranın maliyeti arttı” diyen Ömür Tan, pandemi sonrasında sadece Türkiye’de değil küresel anlamda değişik bir dünya düzenine geçildiğini ve likiditenin azaldığını söyledi. Sendikasyonlar konusunda banka olarak zorlanmadıklarını belirten Tan, “Türkiye’de sadece QNB Finansbank sendikasyon kredilerini yüzde 104 yeniledi. Diğer bankalar bu rakamın altında yeniledi ve ortalaması yüzde 74 civarında oldu. Dolayısıyla sektörde fark yarattığımız konulardan bir tanesi oldu. Ama dünya genelinde bir zorlanma var” dedi.
“KGF kredileri özel bankaları da kapsamalı”
Hazine destekli KGF paketi ile ilgili de konuşan Ömür Tan, “200- 250 milyar liralık KGF beklentisi var. Eğer KGF tüm bankacılık sisteminin hevesle vereceği bir şekilde çıkarsa çok daha verimli olacak. Faiz oranlarındaki daralmadan dolayı özel sektör olarak KOBİ’lere destek olmamız lazım. Dolayısıyla KGF burada çok yardımcı olacaktır. KGF’nin sadece kamu bankalarının büyük bir oranda vereceği değil tüm bankacılık sektörünü kapsayacağı bir modelde çıkmasını umuyoruz. Böylece KGF yaygın ve doğru yerlerde kullanılmış olur” dedi.
“Kâr dağıtmayacağız büyümeye odaklandık”
2022 yılı son günlerinde Türk bankaları BDDK’ya kâr dağıtımı yapmak istediklerini açıklamıştı. 2021 yılında kâr dağıtmadıklarını, 2022 yılı için de başvuruda bulunmadıklarını dile getiren Ömür Tan, “Bankacılık sektörü kârını içeride tutması büyümeye dönüyor. Elimizden geldiğince içeride tutup büyümeyi desteklemek istiyoruz. Sonuçta bankanın rasyosunun büyümesi, ekonomiye, sanayiye ve bireysele destek vermek açısından daha önemli” dedi.
“Bu yıl batık kredi oranları artacak”
2022 yılında sorunlu kredi oranınlarının tarihinin en düşük seviyelerine gerilediğini söyleyen Ömür Tan, pandemi sonrasında kamu ve özel bankaların sağladığı destekler ile likiditenin arttığını ve böylece sorunlu kredilerin azaldığını ifade etti. 2022’de tahsilat konusunda batık kredilerin üzerinde bir yıl geçirdiklerini söyleyen Tan, konuya yönelik şunları söyledi: “Kredilerin teminatı olan gayrimenkul ve benzer varlıkların değerlerinin enflasyonist ortam ve dünyadaki konjonktür nedeniyle ciddi oranda artması bu gelişmede etkili oldu. Kredinin teminat oranı çok yüksek hale geldiği için krediler çok rahat tahsil edilebilir hale geldi. Ayrıca geçtiğimiz ve bu yıl verilen asgari ücret zamları ve reel sektörün zam oranlarıyla tahsilat imkanları kolaylaştı.” 2023 yılında ise enflasyon baz etkisi ve likiditenin azalacak olması nedeniyle NPL oranlarında artma olacağını tahmin eden Ömür Tan, “Regülasyon değişiklikleri nedeniyle bankaların daha büyük kredilerde eli sıkılaştı. 2022 baz etkisiyle beraber kredilerin tahsilat oranlarının azalacağını düşünüyorum” dedi.