Analistler MB'nin faiz kararı için ne diyor?
Merkez Bankası, beklentilerin aksine bir karar vererek faizleri sabit tuttu. Analistler, genel olarak Merkez'in konjonktürü izleyerek beklemeye geçtiğini düşünüyor.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, faiz oranlarında herhangi bir değişiklik yapmadı.
Aralık ayı Para Politikası (PPK) toplantısı sonrasında piyasa beklentisinin aksine politika faizi yüzde 8, marjinal fonlama oranı yüzde 8,5 ve Merkez Bankası borçlanma faiz oranı yüzde 7,25 olarak bırakıldı.
Genel beklentilerin aksine hareket ederek faizi pas geçen MB'nin kararını analistler şu şekilde değerlendirdi:
Ata Yatırım Araştırma Müdürü Murat Barışık
BİST, faiz kararına fazla tepki vermedi
TCMB, faizlerde bir değişiklik yapmadı. Bundan dolayı ilk başta dolar/TL'de anlık olarak 3,54 ve hafif üzerini gördük ve endekste de bir anda 77.000 seviyesine geldik. Ama endeks şu an toparlıyor gibi görünüyor. Hafif artıda bulunan endeks, 77.000 seviyesinin altına gelmediği sürece 200 günlük ortalaması olan 78.200 puana doğru yukarı yönlü hareketlerine devam edebilir. 200 günlük ortalama 78.200 seviyesinde bulunuyor. Endeksin bu hafta içinde bu seviyenin üzerinde kapanış olursa, endekste 80.000'leri kısa vadede hedefliyor olacağız. Olası bir satış baskısı gelmesi durumunda 76.500 seviyesinin altında 75.000'lere kadar geri çekilme görülebilir.
Şu an için genel olarak küresel piyasaların yeni yıl tatili dolayısıyla kapanmak üzere olduğunu ve hafif pozitif bir görünüm çizdiğini görüyoruz. Biz de bu şekilde yukarı yönlü hareketleri hafif hafif sürdürüyoruz gibi görünüyor. Faizlerin sabit bırakılmasına rağmen endeks fazla tepki vermedi. Kurda da benzer şekilde bir hareket gözlüyoruz. Borsa İstanbul'da daha çok yukarı yönlü hareketlerin 200 günlük hareketli ortalamaya doğru devam edeceğini düşünüyoruz." dedi.
AHL Forex Araştırma Uzmanı Vahap Taştan:
TCMB dış konjonktürü de izleyecek
TCMB'nin bu noktada aldığı kararın arkasındaki ana etken olarak, karar metninde yer alan, Kurul'un kur hareketleri ve yükselen petrol fiyatları ile birlikte talep gelişmelerinin enflasyona yansımasını yakından takip edeceği ifadeleri gösterilebilir. TCMB, cari olarak kuru takip etmiyor ve kur hedefi gütmüyor olsa da kurun enflasyona etkisini izlemeye devam ediyor.
Kasım ayı sonu ile birlikte 3,40'ın üzerine yerleşen dolar/TL'nin bu seviye üzerinde yerleşip yerleşmeyeceği konusu ilk olarak izlenen hususlardan biri olacak. Küresel belirsizliklerin bir bölümü Fed kararı ile çok az da olsa azalsa da, Fed kararı sonrası açıklama yapan Yellen'ın Trump'ın gelişini beklediği malum. Bu da TCMB'nin önden hamle yapmasını engelleyen ana etkenlerden biri. Enflasyonun bu yıl yüzde 7,5'un altında kapanması da Merkez'in bu kararını şimdilik destekliyor. Buna karşın yeni bir sıkılaştırma hamlesi gelmemesinin TL üzerindeki baskıyı artıracağının altını çizmek gerekiyor. TCMB açısından bir diğer nokta da faiz artırımının, kurun sadece para politikasından etkilenmediği, iç ve dış gündeme çok bağlı olan Türkiye finansal piyasalarında, kur üzerinde ne kadar rahatlatıcı etki yaratacağıdır.
Halk Yatırım Araştırma Direktörü Banu Kıvcı Tokalı:
Talep koşullarının kur ve petrol etkisini dengelemesi bekleniyor
TCMB, küresel belirsizliklere bağlı kur oynaklığı ve petrol fiyatlarındaki yükselişi enflasyon görünümünde yukarı yönlü riskler olarak görmesine karşın, ılımlı talep koşullarını dengeleyici bir unsur olarak görüyor. Bu çerçevede, bu iki unsurun net etkisini görmek amacıyla, bekleme eğiliminin ön plana çıktığını görüyoruz.
Kur oynaklığının boyutuyla ilgili olarak, bu ayın enflasyonuna ilişkin ilk tahminlerimizde, elektronik araçlar ve otomotiv gibi sektörlerde yansıma etkilerini gözlemliyoruz. Ayrıca, işlenmemiş gıda fiyatlarının da bu ay yükseliş eğiliminde olmasını bekliyoruz. Alkol ve tütüne yapılan zamları ve baz etkisini de göz önüne aldığımızda, Kasım sonunda yüzde 7,00’a gerileyen yıllık enflasyonun yılı belirgin bir artışla bitirmesi olası görünüyor. Diğer taraftan, büyüme görünümünde zayıflıklar devam ediyor. Yılın üçüncü çeyreğinde kaydedilen yüzde 1,8’lik ciddi daralmadan sonra, TCMB’nin de belirttiği üzere, son çeyrekte toparlanma gözlemliyoruz. Ancak, toparlanmanın gücüyle ilgili henüz güvenli bir ortamın oluşmadığı da görülüyor. TCMB’nin de, kurun yansıma etkisiyle ilgili göreceli iyimserliğinde, bu büyüme görünümünün etkili olduğunu düşünüyoruz."
Yatırım Finansman Menkul Değerler Yatırım Danışmanlığı Müdürü Dr. Nuri Sevgen:
3,55 önemli bir seviye...
Dolar/TL'nin son teknik görünümüe dair çok kısa bir not düşeceğim: TCMB kararı sonrası dolar/TL 3,50'lerden 3,54'e doğru bir atak yaptı. 3,55 şimdilik zorlamaya direnmeye devam ediyor, ama kırılırsa formasyon gereği 3,68-3,70 seviyelerine doğru bir atak teknik olarak mümkün. Diğer taraftan kırmızı renkli o yükselen trendin altına sarkılırsa 3,55 üzerinde olası şekilde bahsettiğim 3,68-3,70 bandı hedefi çöp olacaktır.
Venbey Yatırım Araştırma Müdürü Mehmet Barış Ürkün:
Kur ve enflasyon yukarı yönlü ivmesini artırırsa artırımlar devam edebilir
"Kur ve enflasyonun yukarı yönlü ivmesini artırması durumunda TCMB'nin gelecek toplantılarda faiz artırımlarına yine devam edebilir. Bugün (dün) TCMB’den en kötü ihtimalle marjinal fonlama oranında bir artırım kararı bekliyorduk. Fakat tüm faiz oranlarının sabit bırakıldı. Ekonomik faaliyetin dördüncü çeyrekteki toparlanma eğiliminden bahsedilmesinin ve küresel belirsizliklerdeki artış sonucu yaşanan döviz kuru hareketleri ve petrol fiyatlarındaki yükselişlerin enflasyon görünümüne dair yukarı yönlü risk oluşturduğuna dair açıklamasının yanına bu faktörlerin etkilerinin daha sağlıklı değerlendirilebilmesi için gelişmelerin yakından takip edileceğini eklemiş olmasının alınan bu kararda etkili olduğunu söylemek mümkün.
TCMB’nin gelecek dönemdeki ekonomik ve iç siyasi-jeopolitik gelişmelere bağlı olarak bunun kur ve enflasyon üzerinde oluşacak etkilerini değerlendirerek kararlarını alacağı, bu nedenle de bu toplantıyı pas geçtiğini söyleyebiliriz. Metinde enflasyon beklentileri, fiyatlama davranışları ve enflasyonu etkileyen diğer unsurlardaki gelişmelerin izlenmesiyle para politikasındaki temkinli duruşa dayalı olarak kur ve enflasyonun yukarı yönlü ivmesini artırması durumunda gelecek toplantılarda faiz artırımlarına yine devam edebileceğini düşünüyoruz."
KapitalFX Araştırma Uzmanı Enver Erkan:
MB, bekle-gör duruşuna geçti
Kasım ayındaki teorik anlamda görülen sıkılaşmadan sonra; Merkez Bankası’nın proaktiviteden ziyade biraz daha “bekle gör” duruşuna geçtiğini söylemek yanlış olmaz. Genel eğilim faizlerde bir artışa işaret ediyordu, bu yüzden piyasaların ilk reaksiyonu olumsuz oldu. Kur oynaklığının göreceli olarak azalması, Merkez Bankası’na da bir hareket alanı oluşturdu düşüncesi vermiş olabilir. Ancak; kur geçişkenliğinin tüketici fiyatlarında yarattığı yükseliş beklentisi çerçevesinde önümüzdeki 3 ayda Merkez Bankası açısından faiz artışı kaçınılmaz olabilir. Özellikle Ekim – Kasım kur oynaklığından sonra; Ocak – Şubat – Mart aylarında %8-10 bandında bir enflasyon dalgalanması olması beklenebilir. Merkez Bankası bu etkiyi tam olarak görmek istemiş olacak ki; aksiyon almadı.
Yılsonu enflasyon gerçekleşmesi %8’in bir miktar altında olacak gibi, ancak yılın ilk aylarında özellikle %9 üzerine enflasyonu hareket ettirici bir kur geçişkenliği, Merkez Bankası’nı aksiyon almaya iter. Emsal piyasalarımızı referans aldığımızda; %2,6’lık bir medyan reel faiz ortaya çıkmaktadır ki; hali hazırdaki %0,9 reel faizimiz enflasyon yukarı gittikçe azalacak, hatta negatife evrilecek. Enflasyondaki yukarı riskleri sadece kur geçişkenliği oluşturmuyor tabii; vergi artışları, yeni yıl fiyat ayarlamaları ve Merkez Bankası politika metnine de bu ay giren petrol fiyatlarındaki yükseliş ilave faktörler olarak enflasyondaki yukarı yönlü harekete katkıda bulunacaklar.
Merkez Bankası, faizlere dokunmadı
İşte piyasaların faiz kararına ilk tepkisi
Gedikli: Faiz karından sonra manipülasyona yeltenmeyin!