Altın neden düşüyor?
Altında son günlerde kâr satışları nedeniyle düşüş görülmeye başlandı. Nedeni yine algı değişimiyle ilgili. Altının ons fiyatındaki geri çekilmeye karşılık dolar/TL kurundaki yükselişin devam etmesi gram/TL fiyatındaki çıkışın gücünü korumasını sağlıyor.
Hürriyet Gazetesi’nden Zeynel Balcı’nın haberine göre altın son dönemlerin en gözde yatırım araçları arasında. Dalgalı bir seyir izliyor. ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz artırımlarını yavaşlatacağı ve birkaç toplantı sonrasında da son vereceği beklentileri altın fiyatlarını etkilemişti. Ayrıca bankacılık kriziyle artan güvenli liman ihtiyacı, zayıflayan dolar, ABD tahvil faiz oranlarındaki gevşeme gibi etkenler de altının ons fiyatına zirve yaptırmıştı. Ancak son günlerde kâr satışları nedeniyle düşüş görülmeye başlandı. Kazançların bir bölümü geri verildi. 2.048 seviyesi test edilmişti, 1.970 seviyelerine kadar geriledi.
Altın neden düşüyor?
Altın fiyatındaki gerilemeye neden olan gelişme yine algı değişimleriyle ilgili. Fed’in faiz artırımlarına devam edeceği beklentilerinin güç kazanması, tahvil faizlerindeki yükseliş ve dolardaki zayıflamanın durması altın fiyatındaki çıkışı zayıflatmış durumda. Biraz daha detaylı bakacak olursak; ABD ekonomisinde “ılımlı resesyon” söylemleri ağırlık kazandı. Enflasyondaki düşüşün sürüyor olmasına karşılık Avrupa ve İngiltere’de aynı ölçüde bir geri çekilme görülmemesi önemli.
Bu arada Fed bölge başkanlarından “şahin” açıklamalar gelmeye başladı. St. Louis Fed Başkanı James Bullard, enflasyonun inatçı bir şekilde yüksek seyretmeye devam ettiğine dikkat çekerken faiz artırımlarının sürmesi gerektiğini söyledi. Bullard, ABD ekonomisinin resesyona gittiği yönündeki görüşlere ise karşı çıktı. Atlanta Fed Başkanı Raphael Bostic de “yüksek enflasyonu düşürmek için Fed’in büyük ihtimalle bir faiz artışına daha gideceğini ve faizin uzun bir süre sabit tutulmasının büyük olasılık olduğunu” belirtti. Ekonominin hâlâ ivme kazandığına ancak enflasyonun çok yüksek olduğuna işaret eden Bostic, para politikası alanında yapılması gereken daha çok iş olduğunu kaydetti.
Bir süre daha kâr satışları olabilir
Fed yetkililerinin en azından bir kısmı, enflasyondaki düşüşü yeterli görmüyor ve inatçı olarak tanımlıyor. Ayrıca, ekonominin faizdeki yükselişi kaldıracak güçte olduğu görüşündeler. Piyasada “esas oğlan, başaktör” Fed olunca fiyatlamalar da ona göre şekilleniyor. Bununla birlikte daha geniş ölçekte bakıldığında, faiz artırımlarının birkaç toplantı sonrası duracağı yönündeki açıklamalar ile altının 10 yılı aşkın süredir 2 bin doların altında seyrediyor (uzun dönem primsiz) olması önemli bir referans. Bu durum orta ve uzun dönem için altındaki yükseliş beklentilerinin korunmasına neden oluyor. Ancak kısa dönem için bir süre daha kâr satışları etkili olabilir anlayışı hâkim. İç piyasalarda altının gram/TL fiyatındaki çıkış ise biraz ivme kaybetmiş durumda. 1.273 seviyesini gördükten sonra 1.230 seviyelerine kadar gerileme söz konusu. Altının ons fiyatındaki geri çekilmeye karşılık dolar/TL kurundaki yükselişin devam ediyor olması gram/TL fiyatındaki çıkışın gücünü korumasını sağlıyor.
Dikkatler açıklanan verilere çevrilmiş durumda
ABD ekonomisindeki resesyon ve yavaşlama söylemleri artınca dikkatler açıklanan verilere çevrilmiş durumda. Geçen hafta ABD’de haftalık işsizlik maaşı başvuruları 245 bine çıkarak beklentilerin üzerinde gerçekleşti. Beklenti 240 bindi. Tarım dışı istihdam artışı ise 236 bin ile mart ayında hem beklentilerin hem de şubat ayının altında kalmıştı. Önümüzdeki perşembe açıklanacak büyüme (GSYH) beklentisi yüzde 1.0 artış yönünde (önceki %1.1). Faiz yükselirken enflasyon kontrol altına alınıyor ama diğer taraftan ekonomideki soğuma da kaçınılmaz oluyor. Kararları bir noktada tercihler belirliyor. Türkiye örneğinde olduğu gibi düşük faiz, yüksek enflasyon yüksek büyüme mi yoksa faiz artırıp enflasyonu kontrol altına alırken ekonomideki yavaşlamayı sineye çekmek mi? Yüksek enflasyonun bir süre sonra ekonomide büyümeyi sınırladığı, gelir transferine yol açtığı, makroekonomik verilerde bazı olumsuz sonuçlarının olduğu gerçeğiyle karşı karşıya kalınıyor.
“Brent “petrol 81 dolara kadar geriledi
OPEC+ Grubu’nun sürpriz üretim kesintisi kararı sonrası petrol fiyatındaki yükseliş ivme kazanmış, brent petrol 87 dolara kadar yükselmişti. Çin’de beklentileri aşan büyüme, ABD ham petrol stoklarındaki gerileme fiyat artışını desteklemişti. Ancak ABD’de artan resesyon tartışmaları ve dolardaki zayıflamanın durması petrol fiyatını aşağıya çekti ve “brent “petrol 81 dolara kadar geriledi. Petroldeki gerilemenin yanında sanayi başta olmak üzere bazı emtia fiyatlarında düşüş söz konusu. Bakır, pamuk, buğday fiyatlarında geçen hafta düşüş vardı. Doğalgazda havaların soğuyacağı tahminleri ve biraz da petrol fiyatlarını yukarıya taşıyan sebepler etkili olmuştu. Petrol fiyatındaki düşüşle doğalgaz fiyatları da gevşedi. Petrol ve doğalgaz fiyatlarındaki hareketlenmeler enerji maliyetleri ve enflasyon açısından oldukça önemli.
KKM’ye ilgi artıyor
Son haftalarda Borsa İstanbul’da yabancı yatırımcıların satışları artık kanıksanmıştı. TCMB verilerine göre 14 Nisan ile biten haftada ise 179 milyon dolarlık hisse senedi aldılar, 6 milyon dolarlık tahvil bono sattılar. “Seçim öncesi yabancılar hisse senedi alıyorlar demek” için çok erken. Kur Korumalı Mevduat (KKM) 2 trilyon TL’ye yaklaşıyor. Son açıklanan rakam 1.890 milyar TL. Kur farkını kaçırmak istemeyen tasarruf sahipleri güvenli liman olarak gördükleri KKM’ye ilgi göstermeye devam ediyor. KKM’nin toplam mevduata oranı yüzde 18’i geçmiş durumda. Diğer yandan, döviz kurlarındaki yükselişin devamıyla bankalar, TCMB ve serbest piyasa (Kapalıçarşı) arasında makasın açılması ayrıca dikkat çekici bir durum. Faizde olduğu gibi döviz piyasasında çoklu yapının oluşması piyasalar arasında trade imkanını da beraberinde getiriyor. Borsa İstanbul ise seçimi bekliyor. Seçim öncesi hareketlilik beklentisi var.
Endekste geri çekilmeler
Borsada çıkış denemeleri direnç seviyelerinde satışla karşılaştı. İlk destekler 4.945-4.950 seviyelerinde bulunurken sonraki destekler 4.890 ve 4.770 noktalarında. İlk dirençler 5.100-5.130 seviyelerinde. Tepki çıkışının devamı açısından ilk aşamada bu seviyeler geçilmeli. Bu durumda sonraki dirençler 5.200-5.250 ve 5.290 seviyelerinde görülüyor. Endekste geri çekilmelerde tepki alımları görülse de direnç seviyelerini geçmekte zorlanabilir. Dalgalı seyrin devamı olası görülüyor.