2014’te hareket 2013’ün tersi olur
Yeni yılda piyasalar küresel ekonomide ABD Merkez Bankası’nın yeni para politikasına, Türkiye’de ise yerel ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerine göre yön belirlemeye çalışacak
Uğur YILMAZ
[email protected]
Yatırım şirketleri 2014’e yönelik beklentilerini birer birer açıklıyor. Enflasyon, cari açık, büyüme ve faiz koridoruna yönelik tahminler üç aşağı beş yukarı örtüşürken, yeni yılın genel görünümüne ilişkin tahminlerde ortak görüş, iç piyasaların denge arayacağı noktasında oluştu. 2014’te bütün kaygılar Fed’in sıkılaştırma politikası dolayısıyla oluşabilecek sermaye akımlarına yönelik olurken, seçim ekonomisinin de büyüme ve cari açık üzerinde etkili olacağı tahmin edildi.
Garanti Yatırım, Merkez Bankası politikalarına geleneksel yöntemlere dönüş beklemezken, Halk Yatırım ve Merril Lynch’in değerlendirmelerinde tam tersi bir öngörüye yer verdi. Yatırım şirketlerinin enflasyon beklentileri yüzde 6,7 – 7 aralığında birbirine yaklaşırken, Garanti Yatırım’ın büyüme tahmini diğerlerinden ayrılıyor. Merril Lynch ve Halk Yatırım yüzde 3,5 ve 3,7 büyüme beklerken, Garanti Yatırım’ın tahmini yüzde 2,5 ile sınırlı kalıyor. Cari açığa yönelik tahminlerde en kötümser oran yüzde 7,6 ile Halk Yatırım’da bulunurken, en iyimser tahmin yüzde 6,3 ile Garanti Yatırım’da.
Merril Lynch: Denge yılı
Türk ekonomisinin 2014’te iç talepten ihracata yönelen yeni bir denge arayacağı belirtilen Merril Lynch raporunda, “İç talep daralırken, enflasyon ve cari açık gerileyecek. Bu dönüşümde Fed’in parasal genişlemeyi durdurmasına karşı TCMB’nin yürüteceği para politikaları etkili olacak. Sermaye akımlarının yavaşlaması ve yükselen döviz kurunun büyüme ve TL üzerinde baskı yaratması ana riskler olarak ön plana çıkıyor. Öte yandan seçimler ve bölgesel riskler de 2014’te etkili unsurlar arasında yer alacak. Fed ve seçimler dolayısıyla politika yapıcılar yılın ilk yarısında önemli kararlar almak zorunda kalacak. İç talep yavaşlatılarak dış ticaret açığı dengelemeye çalışılabileceği gibi, seçimler nedeniyle keskin bir yavaşlamadan da kaçınılabilir. Parasal sıkılaştırmaya yönelik kaygılar, cari açık da göz önüne alındığında Türk Lirası üzerinde baskı oluşturma devam edecek” öngörülerine yer verildi.
Ata Portföy: Kazanç yılı
Ata Portföy’ün makro ekonomiye yönelik değerlendirmelerinde, sermaye piyasalarında 2014’ün kazanç yılı olacağı belirtildi. Değerlendirmede, “2011-2012’de olduğu gibi, 2013-2014’te de ekonomi yönetimi ‘yumuşak iniş’ ve ‘yeniden dengelenme’ politikaları ile cari açığı daraltmaya başlarsa, 2014’te döviz kurlarının daha istikrarlı seyrettiğini, hatta 2014 ikinci yarısında TL’nin değer kazandığını görebiliriz. Ancak bunun için önümüzdeki aylarda cari açığın daralmaya devam ettiğini görmemiz gerekiyor. Kısacası 2014 ilk çeyrekte piyasalar politikada yerel seçim kampanyasını izlerken makro olarak cari açığın trendini takip ederek yön oluşturacak. Genel sermaye piyasaları açısından baktığımızda, ‘kayıp’ yılı olan 2013’ü takiben 2014’ün ‘kazanç’ yılı olma olasılığını daha yüksek görmekteyiz” denildi.
Halk Yatırım: Normalleşme yılı
Halk Yatırım raporunda, 2014 yılında küresel ekonomi ve para politikalarına ilişkin belirsizlikler nedeniyle kaygan bir zemin öngördüklerini, bunun küresel sermaye hareketlerinde dalgalanmaların devam etmesine neden olabileceğini, Türkiye ekonomisinin ise bu dönemi güven ortamının tekrar oluşturulması halinde daha ılımlı geçirebileceği belirtildi. Raporda şu ifadelere yer verildi: “Küresel olarak para politikalarının, geleneksel olmayan yöntemlerle yürütülen genişlemeci yaklaşımdan nihayetinde geleneksel yöntemlerle sıkılaştırıcı yönde son bulacak normalleşme sürecinin başlamasının öngörüldüğü bir yıl olacak. Para politikalarına dair belirsizlikler nedeniyle kaygan bir küresel zeminin öngörüldüğü 2014 yılında Türkiye ekonomisi, para ve maliye politikalarında güven sağlayıcı duruşun korunması halinde, potansiyelinin altında ancak ılımlı bir büyüme ortamı, dezenflasyon sürecine geri dönüş, finanse edilebilir cari açık ve nihayetinde dış kırılganlıklara karşı dayanıklı bir görünüm sunabilecektir. Gelişmiş ülke merkez bankalarının küresel sisteme sağladığı likidite artışının devam etmemesi halinde gelişmekte olan ülkelerde sermaye hareketlerindeki dalgalanmaların artacağı bir yıl olacağını söyleyebiliriz.”
Garanti Yatırım: Çalkantı yılı
Garanti Yatırım ise yeni yılın çalkantılı başlayacağını ancak sene sonuna doğru suların durulacağını öngörüyor. Aracı kurumun 2014’te mali piyasalara ilişkin beklentilerini açıkladığı mali piyasalarda strateji raporunda, Fed kararları ile seçimlerin belirleyici gelişmeler olarak öne çıkacağı belirtildi. Parasal sıkılaştırma başladıktan bir süre sonra piyasaların sakinleşeceği, seçimlerin etkisinin ise mali disiplin sayesinde sınırlı kalacağı bildirildi. Fed’in sıkılaştırma için ilk adımı erken atması büyük bir değişim yaratmayacağını bildiren Garanti Yatırım analistleri, mart ayında başlayıp, 3-4 ay içinde bitmesi beklenen süreç sadece daha uzun bir zamana yayılmış olduğunu, dolayısıyla Fed konusun artık kapandığını vurguladılar. “Para politikasında 2009 global krizi sonrasında terk edilen geleneksel politikalara, 2014 yılında da geri dönüş olmasını beklemiyoruz” ifadelerine yer verilen raporda, “Ne var ki global sermayenin yönü geçtiğimiz 5 yıllık vadede yükselen ekonomiler lehine olurken, bundan sonraki süreçte bunun tersine dönmesi söz konusu. Bu kapsamda da sermaye akışı güçlüyken kurulan çoklu hedef ve çoklu araç politikasının bundan sonraki süreçte sadeleşmesi gerektiği görüşündeyiz” görüşleri yer aldı.
Garanti Yatırım uzmanları geçtiğimiz hafta ortaya çıkan siyasi riskler konusunda ise; “Son gelişmelerin fiyatlara ne yönde yansıyacağına dair analitik çalışma yok. Dolayısıyla uzun dönemli senaryolar içinde bu riskleri değerlendirmek için henüz erken” şeklinde görüş belirttiler.