'Sıkı duruş'tan 'temkinli'ye geçti

Bir önceki toplantıda 'mevcut sıkı duruşun' korunacağını belirten MB'nin, nispeten daha güvercin bir tutum içerisine girmiş olduğu düşünülüyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - Merkez Bankası'nın faiz ve munzam kararları "MB sıkı para politikasını, 'temkinli'ye çevirdi" şeklinde yorumlandı. Bir önceki toplantıda 'mevcut sıkı duruşun' korunacağını belirten MB'nin nispeten daha güvercin bir tutum içerisine girmiş olduğu düşünülüyor.

İŞTE EKONOMİSTLERİN DEĞERLENDİRMELERİ

BGC Partners Başekonomisti Özgür Altuğ:
Sıkı duruş" yerine "temkinli duruş" ifadesini kullandı

BGC Partners Başekonomisti Özgür Altuğ, "Açıklamada en büyük değişiklik; TCMB'nin enflasyon ve ekonomideki genel fiyatlamaya karşı duruşunu 'temkinli' olarak ifade etmesi. Önceki PPK açıklamasında 'sıkı' ifadesi kullanılmıştı" dedi.

Altuğ, "Enflasyon ve genel olarak para politikası açısından TCMB'nin bugünlerde rahat olduğunu düşünüyoruz. Çünkü petrol fiyatları düşmeye devam ediyor, TL göreceli olarak istikrarlı ve yıllık TÜFE yüzde 11'den yüzde 8'leregeriledi.Her ne kadar yıllık enflasyon Haziran'da baz etkisi nedeniyle yüzde 9'açıkabilecek olsa da TCMB efektif fonlama oranını daha fazla düşürebilir" dedi.

Oyak Yatırım Ekonomisti Gülay Elif Girgin:
Tüm önlemlerin alınmasında daha kararlı

"Merkez Bankası, küresel gelişmelerin karşısında gerekli tüm önlemlerin alınmasına dair daha farkında ve daha kararlı. Avrupa kaynaklı ekonomik şartlarda bir kötüleşme olduğunda parasal sıkılaştırma yaparak Türk Lirası'nı koruma yönünde adım atacağını, kararlı olduğunu görüyoruz. Bu Merkez Bankası rezervlerine 4,9 milyar dolar ek rezerv sağlayacak. Önümüzdeki dönemde Merkez Bankası her türlü Türk Lirası'nı korumaya devam edecek. Bankanın her türlü küresel türbülansa karşı bu defa zaman belirtmeden gerekli tüm önlemleri alacağını görmekteyiz."
 
Ekonomist Emre Alkin:
Bankalara 1-5 milyar dolar arası rahatlama sağlar

"Daha önce bankaların birçoğu altın mevduat hesapları açmıştı. Bu altın mevduat hesapları karşılığında ellerinde tuttukları altınlar var. Bankaların ihtiyaçları haliyle altın değil nakit para. Dolayısıyla munzam karşılıkların bir kısmının altın olarak saklanabilmesi Merkez Bankası'nın rezervini büyütüyor. Bir taraftan bunun karşılığı nakit yatırılmadığı için bankalar nakit kolaylığını kullanabiliyorlar. Merkez Bankası faizi düşürmeden piyasadaki likiditeyi artırmış oluyor.

Bir yandan enflasyonu düşürmeye çalışırken bir yandan da büyümenin yüzde 4 altına düşmemesi isteniyor. Merkez Bankası kararları bu hedefler doğrultusunda uyumlu. Doğru kararlar olduğunu düşünüyorum. Merkez Bankası'nın son kararları bankacılık sektöründe 1-5 milyar dolar arası bir rahatlama sağlar"

BETAM Direktörü Seyfettin Gürsel:
Daha önceki kararların benzeri, marjinal kararlar

Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi (BETAM) Direktörü Seyfettin Gürsel ise "Bunlar genişlemeci politikalar olarak görülemez, daha çok kurum istikrarı ile ilgili bir takım kararlar. Daha önceki politikasının bir devamı olarak görülebilir. Merkez Bankası politika faizinden üst sınıra yakın olsaydı para politikasında bir gevşeme olduğunu düşünebilirdik. Bunlar, Merkez Bankası'nın daha önce verdiği kararların benzeri, marjinal kararlar" dedi.

EFG İstanbul Menkul Değerler Başekonomisti Haluk Bürümcekçi:
Kararlar oldukça olumlu

EFG İstanbul Menkul Değerler Başekonomisti Haluk Bürümcekçi, kararların olumlu olduğuna işaret ederek "Bu kararlarla bankalara yaklaşık 8 milyar lira civarında bir likidite sağlanmış olacak" dedi.

Merkez Bankası'nın kararlarını "genişlemeci politika" olarak gördüğünü belirten Bürümcekçi, "TL'nin daha pahalı olduğu bir dönemde fonlama ve maliyet anlamında bir rahatlama yaratıyor. Bankacılık sektöründe likidite artacaktır. Merkez Bankası bankalara ortalama aylık 34 milyar lira gibi bir fonlama yapıyordu. Bu fonlama ihtiyacının temmuz ayına doğru 26 milyar lira seviyelerine ineceğini düşünüyorum" dedi.

Bürümcekçi, bankaların daha önce munzam karşılık olarak gösterdikleri yaklaşık 8 milyar TL civarındaki likiditesi kendilerine kalacağını söyledi.

Haluk Bürümcekçi, küresel ekonomik göstergeler dikkate alındığında Merkez Bankası'nın kararlarının "doğru kararlar" olduğunu belirterek, "Merkez Bankası yılın ilk yarısında oldukça sıkı bir para politikası uyguladı. Fonlama maliyetleri olukça yüksekti. Nisandan itibaren, daha iyi veriler gelmeye başladı. Petrol fiyatları düşüş gösterdi ve gıda fiyatları da iyi bir ilerleme seyrinde. Artık genel olarak Türkiye'de daha iyi bir görüntü var. Bu yüzden Merkez Bankası'nın biraz yumuşaması, genişlemeci olması oldukça doğal" şeklinde konuştu.

Akbank Ekonomik Araştırmalar Bülteni:
TCMB 'temkinli' bir duruş alacağını belirtti

Akbank Ekonomik Araştırmalar Bülteni'nde ise TCMB'nin fiyatlama davranışlarına dair "temkinli" bir duruş alacağını belirttiği değerlendirmesi yapıldı.

Bültende, şu ifadelere yer verildi:

"Enflasyon riskleri, enerji ve işlenmemiş gıda fiyatları nisan enflasyon raporundaki varsayımlardan daha olumlu seyrediyor ve enflasyon görünümü dolayısıyla iyileşiyor. Ancak enflasyon bir süre daha hedefin üzerinde seyredecek. TCMB fiyatlama davranışlarına dair 'temkinli' bir duruş alacağını belirtti. Bir önceki toplantısında 'mevcut sıkı duruşun' korunacağını belirtmiş olduğundan nispeten daha güvercin bir tutum içerisine girmiş olduğunu değerlendiriyoruz.

TCMB 'gerekli görülen günlerde' ek parasal sıkılaştırma yapabileceğini belirtiyor. Küresel belirsizlikler esnek bir para politikası uygulaması gerektiriyor. Krediler, yurt içi talep ve enflasyon beklentilerinin seyrine göre TCMB TL fonlama miktarını gerekli gördüğünde aşağı veya yukarı yönlü ayarlayabilecektir."

Bu konularda ilginizi çekebilir