'Ölçülü faiz indirimini konuşacağız'
Yılsonu enflasyon hedefini 6.6'dan 7.6'ya çıkaran Başçı'ya göre seçim sonrası belirsizlik azaldı
İSTANBUL (DÜNYA) - MB Başkanı Erdem Başçı, sıkı duruşlarını likidite politikaları ile koruyacaklarını belirterek ölçülü faiz indirimini konuşacaklarını söyledi. Başçı, “Seçimlerden sonra belirsizlik azaldı. Sadece risk primini göze alsanız bile 50 ile 60 hatta 70 baz puanlık risk priminde iyileşme söz konusu. Para politikasında hiçbir şey değişmesin sadece risk primindeki düşüşten dolayı bir miktar faiz indirimi için yer var gibi duruyor. Gelişmeleri gözleyerek çok dikkatli gitmek lazım” dedi. Bunu seri bir indirim süreci olarak da görmemek gerektiğini söyleyen Başçı, “Enflasyon beklentileri ve enfl asyon nasıl cevap verecek yapıp görerek daha sonra tekrar gözleyerek adım adım gitmekte fayda var. Kurulda gelişmeleri değerlendireceğiz” açıklamasında bulundu. Merkez Bankası mayıs toplantısında olmasa bile daha sonraki bir toplantıda 1 hafta vadeli repo faiz oranı yüzde 10’u tek haneye indirse de interbankta faizlerini %10-11.5 aralığında oturtmaya devam edecek.
Böylece faiz koridorunun üst bandı yüzde 12’de olduğu için gerekli görülen günlerde likidite sıkılaştırılmış olacak.
Başçı’nın açıklamaları bono piyasasında gösterge tahvilin bileşik faizini 17 Aralık seviyesine getirdi. Sabah yüzde 9.53 seviyesinde olan bileşik faiz açıklamalarla yüzde 9.16’ya indi. Ekonomistler Merkez Bankası’nın daha önce yaptığı ‘enflasyon tepe noktasını mayıs ayında görecek’ açıklamaları nedeniyle en erken haziran ayında başlamasını ağırlıklı olarak ise temmuzda ayrıca zaman zaman indirimlere ara vererek yıl sonunda ocak ayında yapılan artışın 200 baz puanını geri almasını bekliyorlar. Ekonomistler erken bir faiz indirim sürecinin tehlikelerine de değinerek likidite politikasında Merkez Bankası’nın sıkı duruşunu ise hiç bozmayacağını düşünüyorlar.
Yeterki enflasyonda içimiz rahat olsun
Yılın ikinci enflasyon raporunun tanıtımı için düzenlenen toplantıda konuşan Başçı, para politikasının Ocak ayı sonundan itibaren yeterince sıkı olduğunu söyleyerek, “İzlediğimiz stratejiye göre burada ilave bir sıkılaşma ihtiyacı görmüyoruz. Eğer ilave sıkılaştırma ihtiyacı olursa bunu likidite politikası ile yapmayı tercih ediyoruz. Bundan sonraki adımların da faizlerde ölçülü ve kademeli indirimler şeklinde olması beklenebilir. Ancak bunu yaparken para politikasındaki sıkı duruşu koruyarak yapacağız” dedi.
Vade priminden arındırılmış olarak bakıldığında Türkiye’de para politikasının yüzde 10 ile bile çok sıkı olduğunu söyleyen Başçı, “Dolayısıyla ayarlama için orada bir miktar yerimiz var. Bizim yeter ki enfl asyon konusunda içimiz rahat olsun, orada adım atabiliriz. Ölçülü ve bir seferlik adım olarak okumak gerekir. Bu adımı attıktan sonra bile hala sıkı olabiliriz. Getiri eğrisine bakarsınız hâlâ ters eğimli olur” dedi.
Nisan ayında beklentilerdeki bozulmanın durduğunu, hafif bir iyileşmenin söz konusu olduğunu söyleyen Başçı, şu açıklamayı yaptı: “Bunda Türkiye’nin risk priminde bir miktar ilave düşüşün de payı var. Seçimlerden sonra belirsizlik azaldı. Dolayısıyla sadece risk primini alsanız bile sadece buradan bile bir miktar ayarlama için yer var diye düşünüyoruz. Para politikasında hiç bir şey değişmese de sadece risk priminde düşüşten dolayı bir miktar faiz indirimi için yer var gibi görünüyor. Orada dikkatli gitmek lazım, gelişmeleri gözleyip adım adım gitmek lazım, ölçülü adımlar atmak lazım. Bunu bir seri indirim olarak anlamamak lazım, enflasyon beklentileri ve enflasyon nasıl cevap verecek onu görerek adım adım gitmekte fayda var. Ama zamanlama konusunu, gelişmeleri kurulda değerlendireceğiz bunda enflasyon görünümü de çok önemli bir faktör olacak.”
Halihazırda yüzde 10 seviyesinde olan bir hafta vadeli fonlama seviyesinde indirim olup olmayacağını konuşacaklarını söyleyen Başçı, “Temel belirleyici burada enflasyon olacaktır ancak risk pirimi de önemli bir faktör. Risk vade primi, enflasyon, enflasyon görünümü, enflasyon bekleyişleri, fiyatlama davranışları bunların hepsi birden belirleyici oluyor. Bunların hepsini birden değerlendirerek yeterince sıkı olduğumuzu düşünüyoruz ancak haddinden fazla sıkı mıyız, bunu tartışacağız. Eğer haddinden fazla sıkı olduğunu düşünürsek çok sınırlı bir adım atma ihtimali olabilir ancak zamanlaması veri ve gelişmelere bağlı” dedi.
Sıcak para çok gelirse rezerve gidecek
Başçı, faiz indirim sürecini portföy akımlarının ve enflasyonun seyrine sıkı sıkı bağlarken burada diğer büyük ülke merkez bankalarının açıklamalarının da net ve anlaşılır bir iletişim modeliyle piyasaya ulaşmasının da önemine değindi.
Erdem Başçı, önümüzdeki dönemde sermaye akımları güçlenirse kendilerinin de döviz rezervlerini güçlendirici adımlar atacağını belirtti.
Başçı, “Rezervlerimizi güçlendireceğiz, kısa vadeli faiz oranlarını bu amaçla kullanmayı düşünmüyoruz” dedi. Eximbank kanalıyla kullanıdırılan kredilerden döviz rezervlerine mayısta 2 milyar dolar, haziran ayında ise 1.7 milyar dolar ilave bir giriş olacağını da kaydeden Başçı, satış ihalelerindeki miktar azaltılmasının da rezerve etkisi olacağına işaret etti. Hatta Başçı, sermaye girişi çok hızlı olursa ihalelere ara verilmesinin söz konusu olabileceğine de işaret etti. Sermaye akımlarının yavaşlaması halinde ise makro ihtiyati tedbirlerde gevşeme gündeme gelebilecek. Başçı, Fed’in veri bağımlılığını azaltmasının da kendileri için önemli bir avantaj olduğunu anlattı.
Hazine’nin oy hakkı %55, onun adayı kazanıyor
Genel Kurul’da Banka Meclis üyeleri görevlerine devam ederken yenilenen Denetleme Kurulu üyeleri arasına Yeni Şafak gazetesinde köşe yazarlığı yapan bir ismin atandığının hatırlatılması üzerine Başkan Erdem Başçı, Merkez Bankası’nda da Anonim Şirket (AŞ) yapısı ve bu AŞ yapısı içinde de bir yönetim kurulu olduğunu söyledi. TCMB Başkanı Başçı, bu yönetim kuruluna Banka Meclisi adının verildiğini belirterek, “Genel Kurul’da Hazine’nin yüzde 55 bir hisse payı olduğu için Hazine Müsteşarlığı’nın işaret ettiği aday seçimi kazanıyor. Dolayısıyla bizim Banka Meclis’i üyelerimiz 3’er yıllık dönemler için seçilirler. Bunların belirlenmesinde de Hazine Müsteşarlığı söz sahibidir ve belirleyicidir” dedi. Başçı, Denetleme Kurulu’nda da, oylama sonucunda Hazine'nin söz hakkı olduğunu dile getirerek, onların işaret ettiği adayın seçimde kazandığını belirtti.
Yıl sonu enflasyon tahmini 1 puan arttı
Yılın ikinci enflasyon raporunda enflasyonun yüzde 70 olasılıkla 2014 sonunda orta noktası yüzde 7.6 olmak üzere yüzde 6.4 ile yüzde 8.8 aralığında, 2015 sonunda ise orta noktası yüzde 5 olmak üzere yüzde 3.2 ile yüzde 6.8 aralığında olacağı öngörüldü. Bir önceki enflasyon raporunda yılsonu enfl asyon tahmininin orta noktası yüzde 6.6 seviyesindeydi. Raporda 2014 yılı ortalama petrol fiyatı ve ithalat artış varsayımı 0.1 puan yukarı yönlü güncellenirken, bir önceki raporda yüzde 8 olan yıl sonu gıda fiyat artış oranı varsayımı yüzde 9’a çekildi. Bu güncellemenin yılsonu enflasyon tahminini yaklaşık 0.3 puan yukarı yönlü etkiledi. Döviz kurunun 0.3 puan, fiyatlama davranışlarındaki bozulmadan da enflasyona 0.3 puan geldi.