'Biz geniş kapılardan geçirip, dar odalara sokmayız'
İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, İstanbul’da yapılan 38’inci İş’le Buluşmalar Toplantısı’nda toplam kredi portföyünün yüzde 73’ünün ticari kredilere yani sanayiye, aşa ve işe aktarıldığına dikkat çekti
Ece CEYHUN - BORSA / FİNANS SERVİSİ
İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, bankanın tahsili gecikmiş alacak rasyosunun 2010 yılında yüzde 5.4 seviyesinde bulunduğunu bugün artık bu oranının sektör ortalaması olan yüzde 2.7’nin de çok altına yüzde 1.6’ya gerilediğini söyledi.
Bali, varlık yönetim şirketlerine satılan alacaklar göz önüne alındığında sektörün rasyosunun 3,5-4’e çıktığını İş Bankası’nda ise oaranın yüzde 2’ye yükseldiğini kaydetti.
Adnan Bali, “Biz uzun yol yolculuğu yapmak istediğimiz, kısa dönemli flörtler peşinde olmadığımız için ince eleyip sık dokuyoruz. Bizim kapılarımız bir miktar dardır. Ya da dar olarak algılanabilir. Ama bir kere beraber geçersek salonlarımız geniştir. Bir kere içeriye geçin diye sizi geniş kapılardan alıp sonra dar odalara sokmayız. Çünkü işi kendi kariyer ömrümüzün üzerinde bir perspektifle yönetmeye çalışıyoruz” dedi. Bali, bankanın tahsili gecikmiş alacak rasyosunun bu kadar hızlı gerilemesinin nedenin de kendi geliştirdikleri karar destek sürecinin iyi işlemesi ve bu sürecin kendileri tarafından da proaktif bir şekilde yönetilmesi olduğunu söyledi.
'Sorunsuz' büyümek istiyor
İş Bankası ve DÜNYA Gazetesi işbirliği ile düzenlenen İş’le Buluşmalar Toplantısı’nın 2014 yılı son durağı İstanbul oldu. 38’inci İş’le Buluşmalar Toplantısı’nda konuşan Adnan Bali, “Bu yılın ilk dokuz aylık verileri itibarıyla; 231 milyar TL’lik aktif büyüklüğümüz ile Türkiye’nin en büyük özel bankasıyız. 26.5 milyar TL ile öz kaynaklarda, 151 milyar TL ile nakdi kredilerde, 111 milyar TL ile nakdi ticari kredilerde sektörün lideriyiz. Mevduatta ise 130 milyar TL ile özel bankalar arasında birinci durumdayız. Bilançomuzun %65’inin oluşturan kredilerimizin %73’ünün ticari kredilerden oluştuğunu dikkate alırsanız, sanayiye, işe, aşa nasıl bir konsantrasyon içinde olduğumuz anlaşılır diye düşünüyorum. Bugün KOBİ’lere kullandırdığımız nakdi krediler 42 milyar TL seviyesine gelmiştir” diye konuştu.
Bilanço bu büyüklüklere yükselirken dikkat ettikleri bir noktanın da ‘sorunsuz’ büyümek olduğunu kaydeden Bali, şöyle devam etti: “Bugün İş Bankası’nın takipteki kredileri sektörde ilk kez açık ara ortalamanın altında oluşmuştur. Sektörde yüzde 2.7 olan oran İş Bankası’nda şu anda yüzde 1.6’nın da altına düşmüştür. KOBİ kredilerinde örneğin takip oranımız sektör yüzde 3’ün üzerindeyken bankada yüzde 2’dir. Burada verdiğimiz fireler sadece bizim firelerimiz değil. Kredi kullandırdığımız yerlerin de servetlerini, değerlerini, imkanlarını kaybetmesi anlamına geliyor. Kıt kanaat bir araya getirilmiş zor sermayeler bunlar. Verdiğim yüzde 1.6’lık tahsili gecikmiş kredi rasyosuna ruhsuz rakamlar olarak bakarsanız başka bir şeydir. Ama onların ardında yitirilmiş servetler, aile faciaları, çok ciddi dramatik hikayeler olabiliyor. Onun için işimizi düzgün yapmamız lazım.”
"Kısa dönemli flört etmiyoruz"
Hata yapma lüksleri olmadığını ve işlerini yaparken harcadıkları dikkatin zaman zaman eleştirileri de beraberinde getirdiğini aktaran Bali, “Başta açıklıkla ifade edeyim ince eleyip sık dokuyoruz. Bu konuda eleştiriliyoruz da. Çünkü biz uzun yol yolculuğu yapmak istediğimiz için kısa dönemli flörtler olmadığı için iş hayatına bakışımız ince eleyip sık dokuyoruz. Bizim kapılarımız bir miktar dardır. Ya da dar olarak algılanabilir. Ama bir kere beraber geçersek salonlarımız geniştir. Bir kere içeriye geçsin diye sizi geniş kapılardan alıp sonra dar odalara sokmayız. İşimizi o anlayışla götürmeye çalışırız. Nedeni de şu..
İşi, kendi kariyer ömrümüzün üzerinde bir perspektifle yönetmeye çalışıyoruz. Bize göre maharet sadece yüksek tutarda mevduat toplayıp onu da kredi olarak plase edip rakamsal büyüklükler elde etmekte değil. Mesele ekonominin seyrine göre dur kalk yapmadan, kimseyi şaşırtmadan, istikrarla taahhütle bilhassa da işlerin sıkıntıya girdiği zamanlarda aynı taahhütle çalışmayı başarmak. Her örnekte başarabildiğimizi iddia edemem. Ama anlayışımızın bu olduğunu iddia ederiz” değerlendirmesinde bulundu.
İş Bankası daima küçük sermayelere destek olur
İş Bankası’nın işinin kazanmak ve kazandırmak olduğunu aktaran Bali, konuşmasında kurucu Genel Müdürleri Celal Bayar’ın bir ifadesine de yer verdi. Bali, “İş Bankası büyük sermayelere ve büyük sermayedarlara köprü olmayı hiç kabul edemez. Daima küçük sermayelere destek olmayı tercih eder. Elbette ızdıraptan doğan bir banka ızdırabı azaltmaya çalışacaktır. İş Bankası’nın işi kazanmak ve kazandırmaktır. Şimendifer gittikçe takip edecektir. O gün şimendiferin gittiği yerlerde bugün 14 farklı ülkede aynı misyon ve vizyonla görev yapmaya devam ediyoruz” dedi.
Türkiye için ideal büyüme aralığı yüzde 4-6
İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, Türkiye'nin ideal büyüme aralığının yüzde 4-6 bandında olması gerektiğine dikkat çekerek, bunun altındaki bir büyümenin işsizlik üstündeki büyümenin ise cari açık sorununu artıracağına dikkat çekti. Bali, küresel konjonktürdeki değişimlerin etkisinin geçmişte olduğu gibi doğrudan hissedileceği ve çevredeki jeopolitik risklerin ön plana çıktığı bir yıla girildiğine dikkat çekerek, bu ortamda büyüme ve cari açık konularına odaklanılması gerektiğini söyledi.
Bali, "Türkiye yüze 4'ün altındaki bir büyümeyi sürekli hale getirirse işsizlik ve bütçe istikrarında başka sorunlar oluşur. Yüzde 5-6'nın üzerinde giderse bir cari açık sorunu ile karşılaşır. Bu bandın içerisinde ya da altında konjonktür ile desteklendiği oranda, kendi paradigma ve kısıtları ile ilgili de ödevlerinizi yapmak kaydıyla yüzde 5-5.5 Türkiye'nin ideal büyüme oranıdır" dedi. Bali Türkiye'nin bu sene de yüzde 3.5 büyümesini beklediklerini ifade etti.