'Bankanızı iş ortağınızı seçer gibi seçin, siz de not verin'
İnce, banka olarak ticari kredilerde 100 milyar TL sınırına geldiklerini kaydederek bu rakamla diğer bankaların toplam kredileri kıyaslandığında üçüncü özel banka konumuna geldiklerini vurguladı.
ECE CEYHUN
İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Suat İnce, içinden geçilen dönemin firmalar için kur, faiz, satış ve operasyonel risklerini en doğru şekilde yönetmesi gereken dönemler olduğuna işaret ederek “Bütün bankalar müşterisine bir not veriyor. Artık müşterinin de çalıştığı bankaya not verme zamanı geldi. Doğru banka tercihi artık hiç olmadığı kadar önemli” dedi. İnce, İş Bankası olarak değişen konjonktürlerde müşterisini şaşırtmayan, iş yapma şeklini değiştirmeyen bir banka olarak notlarının yüksek olduğuna inandıklarını da söyledi.
Ticari kredilerde açık ara liderlik sürüyor
İş Bankası 2013 yılını 134,8 milyar TL toplam kredi hacmi ve 210,5 milyar TL toplam aktif büyüklüğü ile birinci sırada tamamlarken bankanın sektörde yine birinci sırada olduğu ticari kredilerinin hacmi ise 96.4 milyarTL’ye geldi. İş Bankası’nın ‘ticari kredilerini’, diğer bankaların ‘toplam kredileri’ ile kıyaslandığında, sadece ticari kredi bakiyesiyle bile özel bankalar arasında üçüncü büyük banka haline geldiklerine işaret eden İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Suat İnce, “2010 sonunda 44 milyar TL olan ticari kredilerimiz bugün 100 milyar TL sınırına dayandı. 3 yıl içinde İş Bankası’na bir İş Bankası daha eklemiş olduk. İş Bankası’nda nakdi ticari kredilerde en yakın rakip ile aradaki fark 21 milyar TL, üçüncü banka ile 23.7 milyar TL ve dördüncü banka ile fark 27.1 milyar TL oldu” bilgisini verdi.
Banka geçen yılın başından beri kurumsal bankacılıkta daha selektif hareket ederken Suat İnce, “Biz büyümeyi işletme bankacılığı adını verdiğimiz esnaf ve KOBİsegmentinde gerçekleştiriyoruz. Son 5-6 ayda büyüme ivmemiz konjonktüre bağlı olarak yavaşlamasına rağmen 2013 hedeflerimizin üzerinde gerçekleşmelerle yılı bitirdik. 2013 yılında en hızlı büyüdüğümüz alanlardan birisi de tarım bankacılığı oldu” dedi. Büyük tarım sanayicisine verdikleri krediler hariç tutulduğunda, küçük çiftçiye verdikleri kredi hacminin dahi 2011 sonundaki 850 milyon TL’den 2 milyar TL’ye yaklaştığını aktardı. İnce, “Özel bankalar arasında birinciliği hedefliyoruz” dedi. Bankanın tarımda pazar payı 2013 sonu itibariyle tüm bankalar arasında %4.9 düzeyinde iken özel bankalar arasında %13.6 oldu.
Tarımda özeller arasında birinciliği hedefliyor
İş Bankası, tarım bankacılığında yolu daha hızlı kat etmeye hazırlanıyor. Geçen yıl çiftçiye verdiği desteğini 900 milyon TL’den 2 milyar sınırına yaklaştıran İş Bankası’nda hedef şimdi tarımda ilk sıradaki özel banka olmak.
Tarım bankacılığında konsantrasyonu artırırken önce kendi iş yapış biçimlerini yeniden ele aldıklarını ifade eden İnce şöyle devam etti: “Tarım bankacılığını farklı yöntemlerle nasıl büyütürüz diye bir süreden beri çalışıyoruz. 500 çalışanımızı tarım bankacılığı konusunda eğittik. EBRD desteği ile Frankfurt School ile bir işbirliği yaptık. Seçilmiş bazı şubelerde çiftçiye odaklı hizmet verecek tarım bankacılığı servisleri oluşturuyoruz. 2013’te en hızlı büyüdüğümüz alanlardan biri tarım oldu, 2014’te de tarım olacak.”
EBRD desteği ile Frankfurt School işbirliği ile oluşturulan tarım kredisi limit belirleme yapısı, Kredi Kayıt Bürosu aracılığı ile diğer finans kuruluşları tarafından da kullanılabilecek. İnce, “Tarım bankacılığı müşterisini Frankfurt School ile birlikte modellendirdik. Frankfurt School’unTürkiye şartlarına göre özel olarak oluşturulan önerilerini esas aldık ve nihayetinde Kredi Kayıt Bürosu aracılığıyla bankalara açıldı” dedi. Sistem üretim sezonu bazında çiftçinin tüm gelir ve giderlerini ayrıntılı bir şekilde değerlendirerek net geliri ve işletme sermayesi ihtiyacı çerçevesinde limit öneriyor.
Krizlere apansız yakalanmıyoruz
İnce, 2014 bütçelerinin yapıldığı dönemle bugün arasında tüm varsayımların değiştiğini ve kurun işletmeler üzerindeki etkisinin ileride daha net görüleceğinin de aktardı. İnce, "Türk insanının hafızasında hala kriz dönemlerinin izleri var. Onun için de krizlere aslında apansız yakalanmıyoruz. Banka olarak 2014’te takibe intikalde çok büyük artışlar beklemiyoruz. Hem herkes geçmişte dersini aldı, hem de bankacılık sağlam” dedi.
İş Bankası olarak 1.5 milyon dolara kadar kredinin genel müdürlüğe gelmeden sahada çözüldüğünü ve hitap ettikleri piyasaların büyüklüklerine göre bazı şubelerin 1 milyon dolara kadar krediyi tahsis etme yetkisi olduğunu da aktaran Suat İnce, üniversite şubeleri dahil her şubenin İş Bankası’nda ticari kredi verme yetkisinin olduğunu, kredi süreçlerindeki bu karar mekanizmasının ‘sorun’ yaratmadan büyümeyi getirdiğini de vurguladı.
Kur ve faizdeki yükselişe korumalı iki ürün
İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Suat İnce, her işletmenin yanlış kredilendirmeden uzak durması gerektiğine işaret ederek “Hiçbir KOBİ geliri döviz değilse, dövizle borçlanmamalı. Döviz geliri olan KOBİ’leriçin de kura karşı korumalı kredi çıkarttık. Belli bir aralığa sabitlediğimiz kur o seviyenin üzerine çıksa da KOBİ kredi geri ödemesinde kurun yükselişinden etkilenmeyecek. Ayrıca değişken faizli rotatif kredinin faizini sabitledik. Üstelikte vadesinden önce kapatmak isteyen KOBİ’ler içinkomisyonu da sıfırladık. Yani rotatif bir kredide hem sabit faiz, hem de erken kapama özelliği sağladık” dedi.
Dış ticarette yeni dönem BPO ile başladı
Suat İnce, ICC (Milletlerarası Ticaret Odası) tarafından dış ticarette yeni bir ödeme şekli olarak belirtilen BPO (Banka Ödeme Yükümlülüğü) sistemini sunan ilk banka olduklarını da hatırlattı. İnce, “Uluslararası ticarette artan rekabet nedeniyle maliyet unsurundan kaçınan firmaların açık hesap işlemleri arttı. Firmaların hızlı ve etkili bir şekilde ticaret yapma arayışları neticesinde, dünya ticaretinde akreditifli ödeme şeklinin görece azaldığı açık hesap işlemlerin arttığı gözlemlendi. Dolayısıyla BPO adı altında kuralları belirlenen ve SWIFT sistemi üzerinden çalışan yeni bir ödeme şekli oluşturuldu ve biz de İş Bankası olarak Türkiye’de buna uyum sağlayan ilk bankayız” açıklamasını yaptı. BPO, dış ticarete konu verilerin elektronik ortamda eşleşmesi halinde alıcının bankasının satıcıya ödeme yapmasına imkân veriyor. BPO, teknolojiyi kullanarak akreditifin garantisini mal mukabili ödeme şeklinin pratikliği ile birleştiriyor.