Paslanmaz çelikte vergi savaşları başladı
Paslanmaz çelik sektöründe, ocak ayında ithalata ek vergi getirilmesiyle alevlenen vergi tartışmaları yeni bir boyuta taşındı. Sektörde yıllık tüketim 1 milyon tonu bulurken, haddeleme işlemi yapan Posco Assan’ın yeniden antidamping başvurusu yaptığı iddiaları, paslanmaz çelik kullanan sektörleri ayaklandırdı. Sektör temsilcileri, Posco’nun da ithalatçı olduğunu savunuyor.
Nurdoğan ARSLAN ERGÜN
Yüzde 70 pay ile başta en çok mutfak eşyaları, beyaz eşya ve makine imalat sektörlerinde kullanılan ve toplam ithalatı 2,5 milyar dolara çıkan paslanmaz çelik sektöründe, vergi tartışmaları durulmuyor.
Türkiye’de yıllık kullanımı 1 milyon tonları bulan paslanmaz çelik, Türkiye’de sadece haddeleme olarak üretiliyor. Soğuk haddelenmiş paslanmaz çelik ithalatında uygulanan vergi oranının bu yılın ocak ayında yüzde 8’den yüzde 12’ye çıkarılması, başta endüstriyel mutfak, beyaz eşya gibi sektörler olmak üzere, ana sanayi temsilcilerinden büyük eleştiri almıştı.
Daha yüzde 12 tartışmaları bitmeden sektörlerde yeni bir antidamping tedirginliği başladı. Eleştirilerin odağında ise ithal ettiği ham çeliği haddeleyerek üreticiye tedarik eden Posco Assan firması var. Ana sanayi sektörlerinin temsilcileri, Posco Assan tarafından yeni bir antidamping başvurusu yapıldığını savunarak aralarında küçük ev aletleri, mutfak eşyaları, endüstriyel mutfak, beyaz eşya ve züccaciye sektörlerini temsil eden 10 derneğin başkanları 24 Mayıs’ta bir basın toplantısı düzenleme kararı aldı.
Posco Assan tarafından gelen açıklamalar ise yüzde 12 gümrük vergisinin ‘az’ olduğu yönünde. Kibar Holding CEO'su Haluk Kayabaşı, çelik servis merkezlerine işaret ederek, Çin ve Endonezya’dan getirilen kalitesiz ürünlere karşı vergi uygulanması gerektiğini söyledi.
Vergi oranında yeni bir artış olacak mı?
Soğuk haddelenmiş paslanmaz çelik ürünlerinde 2013 yılında yüzde 2 ile başlayan gümrük vergisi son olarak 31 Aralık 2023’te yeniden yüzde 8’den yüzde 12’ye yükseltildi.
Alınan bu kararın, sektör beklentilerindeki dengeleri alt üst ettiği ve özellikle yurt dışı pazarlarında rekabet gücünün zayıflamasına yol açtığı dile getirilmişti. Yılbaşından bu yana uygulanan yüzde 12’lik gümrük vergisi beyaz eşyadan otomotive, mutfak eşyalarından medikale paslanmaz çelik kullanan birçok sektörde maliyet artışı yarattığı gerekçesiyle tepkiyle karşılanmıştı.
Sektör temsilcilerinden gelen yeni açıklama, Posco Assan’ın Ticaret Bakanlığı’na yaptığı antidamping başvurusu yaptığı yönüne. Paslanmaz çelikten üretim yapan sektör temsilcileri, olası bir ilave verginin ihracatta büyük kayıplara yol açacağını söylerken, bunun üretim ve istihdam kaybını da beraberinde getireceğini savunuyor.
Sektörler inceleme talep ediyor
Sektör temsilcileri, Posco Assan’ın sıfırdan üretim yapmayıp Güney Kore’den ithal ettiği kalın sıcak hadde sacı inceltip sattığını savunuyor. Sektör temsilcilerinden gelen açıklamada, “Posco Assan’ın firmalara gönderdiği mailde ‘yeni dönemde kapasite kullanım oranımızı maksimuma çıkararak ve bu yolla maliyetlerimizi düşürerek daha rekabetçi fiyat seviyelerine ulaşmak için fason hadde hizmeti sunacağız.
Kaynağı neresi olursa olsun, ithal edeceğiniz sıcak haddelenmiş paslanmaz çeliği 250 dolar/ton ile 2B yüzey olarak 0.60-1.50 mm arası istediğiniz kalınlığa haddeleyeceğiz’ denildi. Bu bir itiraftır” ifadelerine yer verildi.
Posco Assan’ın üretici değil Türkiye’de sadece inceltme işlemi yapan ithalatçı olduğunu ve şimdiye kadar şirketin talebi üzerine uygulanan gümrük vergilerinin üretimi çok zor duruma soktuğunu söyleyen sektör temsilcileri, paslanmaz çelik kullanan sanayi ve ihracatçıların, yüksek maliyetlere maruz kaldığını belirterek Posco Assan’ın bir tekel haline geldiğini savundular. Sanayicilerin talebi, yetkililerin bu durumu incelemesi ve gerekli önlemlerin alınması.
“Yeni bir vergi, ihracatı doğrudan olumsuz etkiler”
Beyaz eşya sektörünün önemli temel girdilerinden birinin yassı yassı çelik ürünleri olduğunu söyleyen Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği (TÜRKBESD) Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Yavuz, “Uluslararası konjonktür nedeniyle hammadde maliyetleri değişkenlik göstermektedir. Bu da tahmin edilebilirliği düşürerek üreticileri daha ihtiyatlı satın almalar yapmaya yöneltmektedir. Ülkemizin sıcak yassı çelik üretimi iç pazar talebini karşılamakta yetersiz kalabilmektedir.
Yassı sacın sürdürülebilir bir şekilde temin edilebilmesi anlamında ithalat kanalının açık kalması gerekmektedir. Zira sektörümüz için üretimde bir istikrarsızlık düşünülemez” dedi. Sektörde kullanılan soğuk sacın, sıcak yassı çelikten üretildiğine ve bu nedenle, sıcak yassı çelik ürünlerindeki herhangi bir değişimin, sektörü doğrudan etkilediğini belirten Yavuz, “Son dönemde çelik ürünlerine yönelik farklı ticaret politikası savunma araçları devam etmektedir” dedi.
Kibar Holding CEO'su Haluk Kayabaşı: Çelik tedarik merkezleri işi körüklüyor
Eleştirilerin odak noktasında yer alan Kibar Holding CEO'su Haluk Kayabaşı, vergi konusundaki eleştirileri çelik tedarik merkezlerinin ‘körüklediğini’ söyledi.
12 yıl önce 400 milyon dolar yatırımla kurulan Posco’nun 7-8 milimetre kalınlığındaki sıcak haddelenmiş paslanmaz rulo çeliği ithal edip bunu haddeleyip tavlama yaptığını anlatan Kayabaşı, “O dönemin yönetimi, bu yatırım yapılırken diğer karbon çeliği üreten şirketleri korudukları gibi ithalata karşı bizi de koruyacaklarını söylediler ama böyle bir koruma olmadı, şirket 12 senedir zarar ediyor.
Tek şikayetimiz bizim Çin’den, Endonezya’dan çok düşük fiyata gelen nihai ürünler. Avrupa’dan gelen ürünlere karşı değiliz. Eğer bu fiyatlara gelmesine devlet müdahale edecekse bu tesisin kapanması lazım” dedi. Bu şekilde Türkiye’de sanayinin yatırım çekemeyeceğini dile getiren Kayabaşı’nın iddiaları ise şöyle: “Bu işten çok para kazanan bir çelik servis merkezleri dediğimiz, bizden de mal alıp boy keserek, dilerek sektörlere satan firmalar var. Bu işten para kazanan onlar.
Çin ve Endonezya’dan yüzde 12’yi karşılamayacak kadar daha düşük ücretle ürün getiriyorlar. Yani yüzde 12 vergi ödediklerinde bile maliyeti bizim fiyatımızın altında kalıyor.” Getirilen bu ürünlerin zamanında yerli ürün gibi Avrupa’ya satıldığını anlatan Kayabaşı, hatta bunu tespit eden Avrupa’nın Türkiye’ye karşı soruşturma açtığını ve Türkiye’nin 1 yıldır Avrupa’ya paslanmaz çelik satamadığını belirtti.
İthalata getirilen ek vergiler yüzünden ‘ihracat yapamaz hale geldik’ açıklaması yapanları da eleştiren Kayabaşı, “Oysa ihracat için getirilen bütün ürünler dahilde işleme rejimi izin belgesine (DİR) tabi. Paslanmaz çeliğin yarısı da DİR kapsamında geliyor. Yani vergi ödenmiyor. Ortalığı ayağa kaldıranlar çelik tedarik merkezleri. Bunlar dramatik ortam yaratıp küçük üreticileri de yanlarına çekmeye çalışıyorlar” yorumunu yaptı.
“Üretim için Togg benzeri bir girişim kurulsun”
Türkiye paslanmaz çelik sektörü, yıllık 1 milyon ton tüketimi yerli üretimle karşılamak için ‘üretici’ arıyor. Tam entegre bir üretim tesisi için 7-8 milyar dolarlık bir yatırım gerektiğini açıklayan Paslanmaz Çelik Sanayicileri Derneği (PASİD) Başkanı Arslan Küçükemre, Türkiye’de daha önce Çolakoğlu’nun paslanmaz çelik üretimini deneyerek ‘üretilebileceğini’ gösterdiğini dile getirmişti.
Küçükemre, “Şu anda bir üretim tesisi için gerekli olan 1 milyon tonluk talebe gelindi. 1 milyon ton üretim kapasitesine sahip bir tesis artık kurulabilir. Yıllık ithalatın 2-2,5 milyar dolar olduğu düşünüldüğünde 4-5 yıllık ithalat karşılığında bu yatırım yapılabiliyor. Böyle bir yatırımla Türkiye’nin çok önemli bir ithalat kaleminin önüne de geçilebilir. Devlet destek verir ve Togg gibi bir yatırım grubu kurulursa bizim ve tüm çelik sektörünün bu konuda elini taşın altına koyacağını biliyoruz” açıklamasını yapmıştı.