Otomotivciler tedirgin, bankacılar memnun

Merkez Bankası'nın zorunlu karşıklarla ilgili yeni hamlesinin ardından gözler Türkiye'de halihazırda faaliyet gösteren 13 finansman şirketine çevrildi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - Merkez Bankası’nın aldığı kararla artık finansman şirketleri de zorunlu karşılık ayıracak. Finansman şirketlerininse 13,5 milyar liralık kredi hacminin yarısı taşıt kredilerinden (taksitli ticari kredi) oluşuyor. Bu karar otomotiv sektörünü tedirgin ederken, bankacılık sektörü ise "haksız rekabetin" engellenmiş olmasından memnun...

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) finansman şirketlerinin zorunlu karşılık kapsamına alınmasına ilişkin yaptığı açıklamanın ardından gözler, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre Türkiye'de halihazırda faaliyet gösteren 13 finansman şirketine çevrildi.

TCMB verilerinden derlenen bilgilere göre finansman şirketlerinin kredi hacmi 27 Eylül 2013 itibariyle toplamda 13 milyar 46 milyon 698 bin liraya ulaştı. Finansman şirketlerinin kredi hacmi geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 30,49 ve 2012 yıl sonuna göre ise yüzde 20,92 oranında arttı.

Eylül sonu itibariyle finansman şirketlerinin kredi hacminin 6 milyar 877 milyon 526 bin lirasının tüketici ve 6 milyar 169 milyon 172 bin lirasının taksitli ticari kredisi olduğu görüldü. Taksitli ticari kredilerin tamamının da taşıt kredisi olduğu gözlendi.

Aynı dönemde tüketici kredilerinin portföy dağılımı incelendiğinde ise finansman şirketleri 596 milyon 382 bin lira konut, 6 milyar 269 milyon 366 bin lira taşıt ve 11 milyon 778 bin lira diğer alanlarda kredi kullandırdı.

2013 yılında finansman şirketlerinin kredi hacminin yüzde 96'sını taşıt kredileri ve yüzde 4'ünü konut kredileri oluşturdu. Öte yandan 27 Eylül 2013 itibariyle toplam 32 milyar 250 milyon liralık taşıt kredisi hacminin yüzde 61'ini mevduat bankaları ve yüzde 39'unu finansman şirketleri sağladı.

"Yıllık finansman maliyeti yüzde 0,6-0,7 oranında artabilir"

İş Yatırım Araştırma Birimi raporunda bankalara sağlanan ROM ve ROK uygulamalarının tüketici finansman sirketleri için de geçerli olacağı varsayımıyla zorunlu karşılıklar ile gelen ilave maliyetlerin olumsuz etkisini bertaraf etmek için tüketici finansman şirketlerinin aylık faiz oranlarını 5-6 baz puan artırabilecekleri ifade edildi.

Raporda, "Böylece tüketicilerin de yıllık finansman maliyetleri yüzde 0,6-0,7 artmış olacak. Mevcut durumda yıllık toplam maliyetleri yüzde 14,5 düzeyinde. Bu faiz artışı yurt içi otomotiv talebi için olumsuz olabilir. Gelişmelerin bugün otomotiv sektörü hisselerini negatif etkileyecegini düşünüyoruz" denildi.

"Haksız rekabet önlenecek"

Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan Odeabank Araştırma Müdürü İnanç Sözer ise Merkez Bankası'nın finansal istikrarı güçlendirmek amacıyla finansman şirketlerini de zorunlu karşılıklar kapsamına aldığını anımsatarak, "Kararı Merkez Bankası'nın finansal istikrarı güçlendirmek konusunda isteğinin ve iradesinin görülmesi açısından olumlu ve değerli buluyoruz. Zorunlu karşılıklar bankalardan alınırken, kapsama finansman şirketleri de dahil edilmiş oldu. Böylece bankalara kıyasla tüketici finansman şirketlerinin sahip oldukları haksız rekabet önlenmiş olacaktır. Rezervlere ve toplam kredi ivmesine ise etkisi sınırlı kalacağını tahmin ediyoruz. Merkez Bankası'nın analizlerine göre toplamda sadece 1 milyar TL civarında bir zorunlu karşılık artışı olacak" dedi.

ODD Genel Koordinatörü Hayri Erce ise,  karardan dolayı oluşacak maliyetin finansman şirketlerini bünyesinde karşılanması halinde otomotiv sektörüne herhangi bir yansımasının olmayacağını, aksi durumda otomotiv pazarının bundan olumsuz etkilenebileceğini söyledi.