Enflasyon beklentisi değişmedi

Enflasyonu etkileyebilecek temel faktörlerde ciddi değişimler meydana gelmediğinden, 2013 yılı enflasyon tahmini yüzde 5.3 olarak korundu.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ANKARA - Merkez Bankası, yılın ilk enflasyon raporunda 2013 sonu için enflasyon tahmininin orta noktasını değiştirmeyerek yüzde 5.3 seviyesinde bırakırken, tahmin aralığını her iki yönlü 0.1 puan daraltarak yüzde 3.9 ile yüzde 6.7 bandına çekti.

Yılın ilk enflasyon raporunun tanıtımı için düzenlenen basın toplantısında2013'te para politikasının veriye bağlı olarak şekillendiği bir çerçevenin benimsendiğini söyleyen Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, bu yıl için kredi büyümesinin ve döviz kurlarının istikrarlı seyrettiği, toplam talep artışının enflasyon üzerinde baskı oluşturmayacak düzeylerde tutulduğu bir çerçeveyi temel aldıklarını söyledi.

Başçı, "Yakın dönemde sermaye akımlarında gözlenen hızlanmanın oluşturduğu risklerin dengelendiği bir çerçeve çizmiş bulunuyoruz. Tahminlerimizi oluştururken kredilerin yüzde 15 civarında büyüyeceğini ve reel efektif döviz kurunda önemli bir değişim gözlenmeyeceğini varsaydık" dedi.

Başçı, tütün fiyat ayarlamaları nedeniyle enflasyonun Ocak ayındaki sınırlı bir yükseliş gösterdikten sonra tekrar düşüş eğilimine gireceğini belirterek,"Mayıs ve Haziran aylarında enerji fiyatlarındaki baz etkisinden dolayı geçici bir artış görebiliriz, ama sonrasında (enflasyonun) aşağı yönlü eğilimine devam edeceğini ve yıl sonunda enflasyonun yüzde 5.3 düzeyine düşeceğini tahmin ediyoruz. Çekirdek enflasyon göstergelerinin ise kısa vadede olumlu seyrini korumasını ve 2013 sonu itibarıyla yüzde 5'in altında kalmasını bekliyoruz" dedi.

Rapora göre enflasyon 2014 sonunda orta noktası yüzde 4.9 olmak üzere yüzde 3.1 ile yüzde 6.7 aralığında bekleniyor ve orta vadede ise enflasyonun yüzde 5'te istikrar kazanacağı öngörülüyor.

TCMB ayrıca 2013 yılı ortalama petrol fiyatı varsayımımızı sınırlı oranda yukarı yönlü güncellerken, ithalat fiyatları varsayımını da bir miktar aşağı çekti. Raporda gıda fiyatlarının yıllık artış oranına dair varsayımı ise bir önceki raporda olduğu gibi yüzde 7 olarak korundu.

Gıda fiyatlarında değişim olmamasına ilişkin olarak Başçı, "Diğer bir ifadeyle, temkinli bir yaklaşımla, işlenmemiş gıda fiyatlarının 2012 yılındaki olumlu seyrinin önümüzdeki dönemde devam etmeyeceğini varsaydık" dedi.

Aşırı dalgalanmaya kayıtsız kalınmayacak

Yıl sonunda enflasyonun hedefe yakın gerçekleşmesi için temkinli duruşun korunmasının gerekliliğine dikkat çeken Başçı, şöyle konuştu:

"Makro finansal risklerin dengelenmesi açısından ise krediler ve döviz kurunda aşırı dalgalanmaya kayıtsız kalınmaması önem taşıyor. Özellikle kredilerin sağlıklı ve makul oranlarda büyümesinin hem finansal istikrarı, hem e fiyat istikrarını destekleyeceğini hatırlatmakta fayda görüyorum. Bu temkinli duruşu yansıtmak açısından, son dönemde kredilerde öngörülenden yüksek gerçekleşen artışa rağmen, tahminlerimizi üretirken kredilerin yüzde 15 civarında büyüyeceğini varsaydık."

Başçı, tahminlerini yaparken yılın kalanında tütün ve enerjide ek vergi olmayacağını varsaydıklarını söyledi.

Kredilerde ivmelenme riski var

Geçen yılın son çeyreğinde kredilerin tekrar ivmelenme eğilimine girdiğine de dikkat çeken Başçı, 2012 sonunda toplam kredilerin büyüme oranının orta vade için referans alınan yüzde 15 seviyesinin sınırlı ölçüde üzerinde yüzde 16 civarında gerçekleştiğini belirterek, şöyle dedi:

"2013 yılının başı itibarıyla toplam kredilerin oldukça güçlü seyrettiğini ve 13 haftalık artış eğiliminin geçtiğimiz yılların ortalamasına yakın olduğunu görüyoruz. Önümüzdeki dönemde kredilerin daha da ivmelenmesi riski bulunuyor. Bu görünüm, önümüzdeki dönemde makro-finansal risklere dair temkinli duruşun korunmasını gerektiriyor. Bütün bu değerlendirmeler sonucunda, 2013 yılının ilk Para Politikası Kurulu toplantısında, kredilerdeki öngörülenin ötesinde gerçekleşen artışa dikkat çekerek söz konusu eğilimin sürmesi halinde makro ihtiyati tedbirlere devam edeceğimizi belirttiğimizi hatırlatmak istiyorum." 

Enflasyon raporunda son dönemde artan sermaye akımlarının finansal koşullar üzerindeki genişletici etkisinin desteğiyle 2013 yılının ilk yarısında yurt içi nihai talebin güçleneceğini öngörüsüne de yer verildi.

Raporda "Tahminlerimizi üretirken 2013 yılının ilk yarısında iç talebin bir önceki rapor dönemine göre daha güçlü olduğu bir görünümü esas aldık. Dış talep tarafında ise zayıf seyir devam ediyor" denildi.