Yılın ilk yarısında küresel borç rekoru: Türkiye'de hane halkı borçları azaldı
Küresel borçlar yılın ilk yarısında 312 trilyon dolara yükselirken, Türkiye'de hane halkına ait borçların GSYH'ye oranı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 12,6'dan yüzde 10,2'ye geriledi.
Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF), "Küresel Borç Monitörü" raporunu yayımladı. Rapora göre, küresel borç tutarı yılın ilk yarısında yaklaşık 2,1 trilyon dolar artarak 312 trilyon dolara ulaştı.
Bu artış, geçen yılın ilk yarısında kaydedilen 8,4 trilyon dolarlık artışın önemli ölçüde altında kaldı. Geçen yılın aynı döneminde küresel borç tutarı 302,4 trilyon dolar olarak hesaplanmıştı.
Küresel borç artışının büyük kısmı Çin ve ABD'deki borçlanmadan kaynaklanırken, Hindistan, Rusya ve İsveç de bu artışa katkı sağladı. Öte yandan, birçok Avrupa ülkesi ve Japonya’da toplam borç tutarında belirgin bir düşüş gözlemlendi.
Gelişmiş ekonomilerin toplam borcu yılın ikinci çeyreği itibarıyla 210,5 trilyon dolar, gelişmekte olan piyasalardaki borç ise 101,3 trilyon dolar olarak hesaplandı. Hane halkına ait borçlar bu dönemde 59,6 trilyon dolara, finansal olmayan şirketlere ait borçlar 89,6 trilyon dolara, kamu borçları 91,7 trilyon dolara ve finansal şirketlere ait borçlar 70,9 trilyon dolara yükseldi.
Küresel borcun gayrisafi yurt içi hasılaya (GSYH) oranı genel olarak istikrarlı bir seyir izleyerek yüzde 327-328 civarında seyretti. Toplam GSYH'ye oranları dikkate alındığında, hane halkına ait borçlar ikinci çeyrek itibarıyla yüzde 62'den yüzde 60,9'a, finansal olmayan şirketlere ait borçlar yüzde 91,5'ten yüzde 90,6'ya ve finansal sektöre ait borçlar yüzde 78,9'dan yüzde 78,5'e geriledi. Aynı dönemde kamuya ait borçlar ise yüzde 96'dan yüzde 97,6'ya yükseldi.
Türkiye özelinde, yılın ikinci çeyreğinde hane halkına ait borçlar yüzde 12,6'dan yüzde 10,2'ye, finansal olmayan şirketlere ait borçlar yüzde 55,6'dan yüzde 42,8'e, kamu borçları yüzde 35,6'dan yüzde 29,2'ye ve finansal sektöre ait borçlar yüzde 21,2'den yüzde 16,7'ye geriledi.
Raporda, küresel kamu borcunun 2030 yılına kadar 92 trilyon dolardan 145 trilyon dolara ve 2050 yılına kadar 440 trilyon dolara yükselebileceği öngörülüyor.