Yetenek açığı yaşıyoruz ama gençlerle ilgilenmiyoruz
ManpowerGroup 2015 Yetenek Açığı Raporu’na göre dünyadaki işverenlerin yüzde 38’i yetenekli işgücü bulmakta zorlandığını ortaya koyuyor
DİDEM ERYAR ÜNLÜ
ManpowerGroup tarafından on yıldır küresel çapta hazırlanan Yetenek Açığı Raporu’nun 2015 sonuçları 42 ülkeden, 10’dan fazla sektörden 41 bin 748 işverenle görüşülerek hazırlandı. Bu araştırmaya göre işverenlerin yüzde 38’i, yetenek açığıyla karşı karşıya olduklarını ve doğru becerilere sahip personel bulmakta zorluk yaşadıklarını belirtiyorlar. Geçen yıl yüzde 63 olan Türkiye’deki yetenek açığı ise bu yıl yüzde 52’ye geriliyor.
Küresel yetenek krizinde ilk sıraya yüzde 83 ile Japonya yerleşirken, ardından Peru (yüzde 68), Hong Kong (yüzde 65), Brezilya (yüzde 61) ve Romanya (yüzde 61) geliyor. En az yetenek açığı bulunan ülkeler Çek Cumhuriyeti (yüzde 18), Hollanda (yüzde 14), İspanya (yüzde 14), İngiltere (yüzde 14) ve İrlanda (yüzde 11) olarak beliriyor. EMEA Bölgesi’nden araştırmaya katılan işverenlerin yüzde 32’si yetenek açığından şikayetçi. Bu oran 2008 yılından bu yana bölge genelinde belirtilen en yüksek oran. Bölgedeki en yüksek yetenek açıkları Romanya (yüzde 61) ve Yunanistan’dan (yüzde 59) geliyor.
Yetenek açığı sorunu düzelmiyor
Manpower Türkiye Genel Müdürü Reha Hatipoğlu, “Günümüzde yetenekli iş gücüne sahip olmak, kurumların büyüme ve verimliliğini ciddi ölçüde etkiliyor. Geçmiş yıllarda yapılan ManpowerGroup Yetenek Açığı Araştırmalarını da değerlendirdiğimizde işverenlerin, hem durgunluk öncesi hem de sonrası dönemlerde yetenekli işgücüne erişmekte zorlandıklarını açıkça görüyoruz. 2008 krizinden sonra küresel ekonomi yavaş yavaş tekrar güç kazandı fakat yetenekli işgücüne erişim konusundaki sıkıntılar daha da kötüleşti. Dolayısıyla yetenek açığı sorunu düzelecek gibi durmuyor” diye yorumluyor.
Bir İK politikası olmalı
2015 araştırmasındaki işverenlerin yüzde 63’ü geçen yıl doldurmakta zorlandıklarını ifade ettikleri pozisyonlarla ilgili bu yıl da aynı derecede zorluk çektiklerini söylüyorlar.
Reha Hatipoğlu ekliyor: “Türkiye’nin, dünya ortalamasının üzerinde seyreden yetenek açığının en temel sebebi, ulusal bir İK politikamızın hala olmayışı ve dolayısıyla bir planlamanın yapılamayışıdır. İşletmelerin toplumun farklı demografik gruplarındaki yeteneklere erişmeye yönelmeleri, kusursuz çalışan yerine eğitime ve öğrenmene açık aday havuzunu da değerlendirmeleri gerekiyor. Öte yandan, işverenlerin sadece yüzde 10’u toplumun genelindeki yetenekleri keşfetmeye çalışıyor. Ve şaşırtıcı bir şekilde sadece yüzde 3’ü genç yeteneklere bakıyor.”
Son 4 yılda ilk sıra değişmiyor; zanaatkar
İşçilik ve uzmanlık gerektiren “zanaatkar” gibi meslekler için boş pozisyonlar 2015 yılında doldurulması en zor olmaya devam ediyor. Bu kategori dört yıldır üst üste küresel düzeyde işverenler tarafından birinci seçiliyor. Bunun yanı sıra son on yıldır sürekli olarak yetenek açığı sorunu bildiren sektörler var. Nitelikli işçi, satış temsilcileri, teknisyenler, mühendisler ve şoförler, bu sektörlerin başında geliyor. Reha Hatipoğlu bu kapsamnda şu yorumları yapıyor: “Nitelikli mavi yakalı işçilere yönelik yetenek açığı sorunu bir ülkedeki altyapı projelerinin ilerlemesinin önünü alabilir, bir ülkenin ekonomik büyümesini tehlikeye atabilir. Dolayısıyla ülkelerin ekonomik refahını ve iş dünyasının büyüme hızını teşvik etmek için ele alınması gereken bir problemdir."