TUSKON'dan hükümete sert eleştiri
TUSKON Başkanı Meral, "Siyaset servet edinme yeri değil, para kazanmak isteyen gelsin iş dünyasına atılsın" diyerek hükümeti eleştirdi
İSTANBUL - 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonu sonrası Gülen cemaatini sert sözlerle eleştiren Başbakan Erdoğan'a Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu'ndan (TUSKON) sert bir cevap geldi. TUSKON Başkanı Meral, "Siyaset servet edinme yeri değil, para kazanmak isteyen gelsin iş dünyasına atılsın" dedi.
Genel Kurul'un açılışında konuşan TUSKON Başkanı Meral, şunları kaydetti:
"17 Aralık ve 25 Aralık'ta açılan davalarda ortaya çıkan fotoğraflar, kasalar, saatler, bavullar ve kutular hepimizi derinden üzmüştür, milletimizin hafızasına kazınmıştır. Yurt dışı bağlantılı iddialar ve bakanlarımızın bu iddialara aileleri ile beraber konu olması ülkemizin güvenliği adına bir fecaat arz etmektedir. Davada para aklama ile adı geçen ülkenin, bu bakanlarımıza bugün ortalığa saçılan bilgilerle şantaj yapmış olması ihtimali dahi ülkemizin siyasi karar alma mekanizmasının güvenirliğine dair çok önemli sorulara ve büyük endişelere sebep olmaktadır. Ancak bu endişelerin ve sorunların çok daha büyüğü hükümetimizin bu soruşturma ve davalara karşı verdiği cevaplarla ortaya çıkmış ve sürece, yasa ve teamüllerin rağmına yapılan müdahalelerle bir hükümet sorunu olan yolsuzluk bir devlet sorunu haline getirilmiştir. Sebebi her ne olursa olsun yürütülmekte olan bir davaya müdahale edilmesi asla kabul edilemez. Parlamenter bir demokrasi için siyaseten çok güçlü ve etkili olan, görevi gereği erklerin sağlıklı işleyişini düzenlemekle mesul Cumhurbaşkanı'nın bütün bu hukuksuzluklar karşısında sessiz kalmasını ve başında olduğu cumhuru öksüz bırakmasını ciddi bir ızdırabla izliyoruz."
"Yamuk işler gizlenmeye çalışılıyor"
TUSKON'un son iki ayda iftiralara maruz kaldığını söyleyen Meral, "Son günlerde medyada büyük şaşkınlık ve üzüntü ile izlediğimiz haberler, Tape'ler, paralel, üçgen, dikdörtgene bakın derken ne kadar yamuk işlerin gizlenmeye çalışıldığını, nelerin götürüldüğünü de çok net ortaya koyuyor. Geçtiğimiz 2 ayda toplumun birçok kesimi bir nevi şeytanlaştırmayı andıran siyasi söylemlerden payını aldı. Ancak TUSKON üyeleri tarihinde görülmemiş hakaretlere ve iftiralara maruz kaldı."
"Kimler in arayacak herkes görecek"
Tüm bunlar size zor gelmiyor ama oylarınızla yönetime gelenlerin sizleri haşhaşilikle, ur, virüs, kandan beslenen vampirler olmakla suçlamaları çok ağırınıza gidiyor biliyorum. Ama sokakta, otobüste, kahvede, medyada duyup gördüklerimize göre şuna da inanıyorum ki yakın gelecekte kimlerin inlerde yaşadığını, kimlerin saklanacak in arayacağını, kimlerin müsvedde kimlerin asıl olduğunu herkes görecek." ifadelerini kullandı
Meral, bir önceki Genel Kurul Toplantılarına katılan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın şunları söylediğini anlattı:
"TUSKON sırtını çıkar çevrelerine dayamadı"
"TUSKON'a, TUSKON'un tüm mensuplarına, özellikle Türkiye'nin adını dünyaya duyurdukları, ay yıldızlı bayrağın, bu aziz milletin büyüklüğünü en uzak ülkelere, en ücra kentlere şerefle taşıdıkları için, şahsım, ülkem ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum. TUSKON, hırsı değil kanaati, kazanmayı değil paylaşmayı, sömürmeyi değil dayanışmayı savunarak, savunduğu değerlerin samimiyetle arkasında durarak, kendisini değil, ülkesini ve milletini öne çıkararak farklılığını ortaya koydu. En önemlisi de TUSKON, sırtını belli çıkar çevrelerine, çıkar odaklarına değil, millete dayadı. Kaynağını milletten aldı, ilhamını milletten aldı, motivasyonunu, ufkunu, misyonunu milletten aldı. Nasıl ki Mevlana, bir elini göğe açıp, bir elini toprağa uzattı, 'Hak'tan aldığımı halka veriyorum' dediyse, işte TUSKON, TUSKON gibi Anadolu evlatları, Anadolu kaplanları, Hak'tan aldılar, halkla paylaştılar, birlikte büyüdüler. Nasıl ki Mevlana, 'pergel misali, bir ayağın burada merkezde olacak, bir ayağınla alemleri dolaşacaksın' diye tavsiyede bulunduysa, işte Anadolu'nun aslanları da güçlerini Anadolu topraklarından aldılar, tüm dünyayı deveran ettiler."
Başbakan Erdoğan'ın, aynı insanları, TUSKON'u ifade etmeyi kendilerine yakıştıramadığı sözlerle tahkir etmesini neyle açıklayacaklarını bilemediğini belirten Meral, "Biz dün ne isek bugün de oyuz. Bu sebeple de söylenen kötü sözlere dair hiç bir endişe taşımıyoruz. 50 yıllık, yüzbinlerce insanın ortak değerleri ile ortaya çıkan bir hareketin 3-4 ayda aktan karaya dönüşeceğini kimseye inandıramazsınız. Ülkemizde örnek bir neslin yetişmesi ve sosyal yaralarımızın tamiri için çırpınan, dünyanın dört bir yanına Türkiye'nin değerlerini, duygu ve düşüncelerini yayan bu insanlara, atılan iftira ve hakaretleri sahiplerine iade ediyoruz" ifadelerini kullandı.
Meral, son günlerde bazı siyasetçilerin sivil toplumu kastederek sık sık "muhalefet yapacaklarsa parti kursunlar siyasete girsinler" dediğini ifade ederek, şöyle devam etti:
"Buna karşılık bazı işadamları da 'Verdiğimiz vergilerin, ülke kaynaklarının nasıl kullanıldığını bilmek en doğal hakkımız' diyor. Bunu yapmak niçin muhalefet olsun diyor ve şunu ekliyorlar siyaset millete hizmet etme yeridir, para kazanma, servet edinme yeri değildir. Para kazanmak isteyen siyasileri eşit şartlarda rekabet edebilmek adına siyaseti bırakıp, şirket kurup iş hayatına girmeye davet ediyoruz. Dünyada medya, demokrasinin yerleşmesi için çok etkili bir görev yapmaktadır. Bu konuda ülkemizde atılması gereken çok ciddi adımlar olduğunu düşünüyoruz. Toplum genelinde, 'özel hayatın gizliliğini sağlamayı' hedeflediği söylense bile siyaseti şekillendirmek adına bazı gerçeklikleri gizlemek amacıyla yapıldığı izlenimi uyandıran yasal düzenlemelerle internet yayıncılığının ve özgür iletişimin önünün kesilmesi Türkiye'nin geleceğine vurulmuş bir darbedir. 'Özel hayatın gizliliğine' yönelik yasal düzenleme yaptığını iddia edenlerin Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi'nin illegal yollardan elde edilen ses kayıtlarını meydanlarda dillendirdiğini gördük. Benzer şekilde TUSKON Genel Sekreterimiz ve Uganda Fahri Konsolosu Dr. Mustafa Günay da basın yolu ile linç edilmeye çalışılmıştır. Uganda'yı tanıtmak için insanlara ikram ettiği ananaslar bile 'Dervişin fikri ne ise zikri o' prensibine uygun şekilde dile dolanmıştır. Mustafa Günay'ın Uganda Fahri Konsolosu olarak TUSKON üyesi olan veya olmayan Türk işadamlarının Uganda'da ticaret ve yatırım yapmaları için yürüttüğü faaliyetler görevlerinin gereğiydi."
Dershanlerin kapatılması
TUSKON Başkanı Meral, eğitim sisteminde aksaklıklar yaşandığını belirterek, "28 Şubat döneminde eğitimimize vurulan darbenin etkisi daha silinememişken ve eğitim politikamız artık tescilli bir milli başarısızlığa dönüşmüşken, yüzbinlerce atanamayan öğretmen ve öğretmensiz okullar gerçeği ortadayken, var olan doğruların da eğilip bükülerek on binlerce insanın kazanılmış haklarını gasp eden ve eğitimde eşitsizliği azaltan, terörün önünü kesen dershaneleri kapatan, yangından mal kaçırırcasına hazırlanan milli eğitim yasa tasarısının da milli menfaatlerimizle taban tabana zıt olduğunu düşünüyoruz" ifadelerini kullandı.
Küresel ekonominin kırılgan bir dönemden geçtiğini belirten Meral, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Gelişmiş piyasalarda yaşanan kriz sonrası yeni ekonomi politikası belirleme süreci ve FED'in piyasaya arz ettiği dolarları azaltması Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelere olumsuz etkiler yapmaktadır. Böyle önemli bir küresel süreç yaşanırken Türkiye'de bir yılda yapılacak üç seçimin getirdiği gerginlikle birlikte demokrasiden, hukukun üstünlüğünden, özgürlüklerden her türlü tavizi vererek yolsuzluk ve irtikap soruşturmalarından kurtulmaya çalışan bir hükümetin varlığı da uluslararası piyasalardaki kırılgan Türkiye algısını çok daha fazla pekiştirmektedir. Böyle bir dönemde hem ticaret hem cari açık veren bir ekonomide sakınılması gereken en önemli konu belirsizlik ve bu belirsizliğe sebep olacak bir söylemle halkın kutuplaştırılmasıdır."