TÜSİAD Başkanı Turan 'Türkiye'nin sıçrama fırsatı' deyip hükümete seslendi: Sanayinin nefes alması lazım

Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, TÜSİAD Genel Kurulu’nda artan maliyetlere dikkat çekerek rekabet etmenin giderek güçleştiğini söyledi. İthalatın değil, ihracatın cazip olduğu bir ekosistem oluşturulması gerektiğini savunan Turan, "Sanayiye mutlaka nefes aldırılması lazım. Yatırım, üretim ve ihracat desteklenmeli" diye konuştu.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Turan, TÜSİAD Genel Kurulu’nda önemli açıklamalarda bulundu.

Enflasyonla mücadelenin hızlanması gerektiğini belirten Turan, "Artık daha hızlı netice almalıyız. Yoksa stres birikiyor. Enflasyonla mücadelenin maliyetine katlanmak zorlaşıyor" dedi.

'Hem sanayici hem çalışan mutsuz'

Sanayici ve ihracatçının sıkıntı yaşadığını, ithalatın cazibesinin arttığını belirten Turan, artan maliyetlere dikkat çekerek rekabet etmenin giderek güçleştiğini ifade etti.

"Çalışan sayısı artmadan, nitelik yükselmeden, verimlilik hızlanmadan, katma değer artmadan nasıl büyüyeceğiz?" diyen TÜSİAD Başkanı, hem sanayicinin hem çalışanların mutsuz olduğunu söyledi.

Türkiye'nin sıçrama fırsatı

Hükümete seslenerek "Ticaret savaşlarına hazırlanalım, ithalatın değil, ihracatın cazip olduğu bir ekosistem oluşturalım" diyen Turan, dünyada büyük bir değişim yaşandığını, bunun Türkiye'nin önünde bir sıçrama fırsatı olduğunu vurguladı. 

'Sanayiye mutlaka nefes aldırılması lazım'

Hiçbir şeyi zamana bırakamayacaklarını söyleyen Turan, "Bir an önce enflasyonla mücadelede kalıcı başarıyı sağlayalım. Para politikasını maliye politikasıyla ve yapısal reformlarla destekleyelim. Sanayiye mutlaka nefes aldırılması lazım. Yatırım, üretim ve ihracat desteklenmeli" dedi. 

Hukukun üstünlüğü vurgusu

Hukukun üstünlüğüne de vurgu yapan Turan sözlerini şöyle sürdürdü:

"Daha iyi bir geleceği, hukuka güven olmadan kuramayız. Hukukun üstünlüğünü, hemen ve tam olarak tesis etmeden; ne ekonomide, ne toplumda, ne iç, ne de dış politikadaki sorunlar çözülebilir. Ayrıca toplumsal kutuplaşmanın yerini, toplumsal uyuma bırakması, siyasette yumuşama ve siyasi alanın genişlemesi, sorunlarımızın çözümünü mutlaka kolaylaştıracaktır.

Bu noktada, terör sorununun kalıcı olarak ortadan kalkması en büyük dileğimizdir. Ancak şunu da görelim, izlenmekte olan sürecin başarısı ile, hukuk devleti ve demokratik standartların iyileştirilmesi arasında birbirini besleyen karşılıklı bir etkileşim vardır. Biri olmadan diğeri eksiktir. Hukukun üstünlüğünü tesis edersek, tüm sorunlarımızı konuşarak, ortak akılla çözebiliriz."