TÜRKONFED'den yüksek enflasyon, TİSK'ten küçülme eğilimi uyarısı

İSTANBUL - TÜRKONFED’in aylık ekonomi raporunda, yüksek enfl asyon, yüksek dış açık ve düşük büyümenin, yerel seçimlerden sonra değişeceğine ilişkin bir emare gözükmediği belirtildi. TİSK de, verimlilik artışının zayıfl amasının 2012’deki ve 2013 yılının ilk yarısındaki küçülme eğilimine geri dönüş endişelerini doğurduğuna dikkat ekti.

TÜRKONFED tarafından hazırlanan Aylık Ekonomik Görünüm Raporu-Mart 2014 kamuoyuyla paylaşıldı. Raporda, Türkiye ekonomisinin girdiği yüksek enflasyon, yüksek dış açık, düşük büyüme döneminin sürdüğü, ufukta bu konjonktürün yerel seçimlerden sonra da değişeceğine ilişkin herhangi bir emare gözükmediği belirtildi. Doç. Dr. Ümit İzmen, Zuhal Özbay Daş ve Yasemin Özbal tarafından hazırlanan raporun giriş bölümünde şu ifadelere yer verildi: “İç talepteki yavaşlama, uluslararası likiditenin azalmasından kaynaklanan ilave riskler, 17 Aralık soruşturmalarının yarattığı şaşkınlık, ses kayıtlarının neden olduğu hükümet sıkıntısı, önümüzdeki seçimlerin taşıdığı belirsizlikler, Rusya’nın Ukrayna’ya müdahalesinin yol açabileceği enerji fiyatlarındaki artış ve bölgesel dengeler üzerindeki olası etkileri, öngörülebilir gelecek için senaryo alternatifl erini çok genişletmiş durumda. Ukrayna’daki gelişmelerin Türkiye’nin jeostratejik önemine muhtemel olumlu etkileri bir tarafa bırakıldığında, diğer senaryolar geleceğe ilişkin çok da parlak bir tablo ortaya koymuyor.”

Son ayda açıklanan verilerin, olumsuz risklerin ekonomik konjonktüre yansımamış olduğunu gösterdiği belirtilen raporda, dış ticaret açığının düzeldiği, kamu maliyesinin sağlam olduğu, ekonominin üretmeye ve istihdam sağlamaya devam ettiğine işaret edildi.

Raporda, seçim sonrasına ilişkin olarak da şu vurgu yapıldı: “30 Mart’tan sonra siyasette suların durulacağı buna bağlı olarak da piyasaların normalleşeceği beklentisiyle şimdilik “bekle-gör” politikasını tercih edenlerin seçim sonrası dönemde bu beklentilerinin karşılanmaması ve kararlarını gözden geçirmeleri, üretim artışının yavaşlamasına ve buna bağlı olarak istihdam yaratma kapasitesinin zayıfl amasına yol açabilecektir.”

Küçülme eğilimi geri dönebilir

TİSK’ten yapılan açıklamada da, TÜİK’in açıkladığı 2013 yılının 4. çeyreğine ait imalat sanayii üretim ve istihdam verileri kullanılarak hesaplama yapıldığı belirtildi. Bu hesaplara göre ekim, kasım, aralık aylarını kapsayan dönemde bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla üretimin yüzde 4.2, istihdamın yüzde 3.7 ve verimliliğin yüzde 0.6 arttığı aktarılan açıklamada, şunlar kaydedildi: “Verimlilik artışının zayıfl aması, 2012’deki ve 2013’ün ilk yarısındaki küçülme eğilimine geri dönüş endişelerini doğurdu. Söz konusu dönemde reel işgücü maliyeti ise yüzde 5 arttı. Reel işgücü maliyeti üst üste 7 çeyrek dönemdir (21 aydır) yükseliyor. 2013’ün tamamında imalat sanayiinde üretim 2012’ye göre yüzde 4 yükselirken, istihdam da üretime yakın ölçüde yüzde 3,9 arttı. Dolayısıyla verimlilik yüzde 0,1 artışla yerinde saydı. Buna karşılık reel işgücü maliyeti artışı yüzde 5,1 oldu. Reel işgücü maliyeti artışının verimlilik artışına kıyasla çok daha yüksek gerçekleşmesi sanayinin uluslararası rekabet gücünü azalttı ve yatırım kapasitesini zayıfl attı.”

Açıklamada, 2007’den 2013’e kadar reel işgücü maliyetinin, verimliliğe kıyasla yaklaşık iki kat yüksek artış kaydettiğine işaret edilerek, reel işgücü maliyeti yüzde 13,5 yükselirken, verimlilik artışının yüzde 7’de kaldığı, üretimin yüzde 17,5, istihdamın ise yüzde 9,8 yükseldiği ifade edildi. “birim işgücü maliyeti” endeksinin ise aynı dönemde 105,1’e yükseldiği aktarılan açıklamada, “Bu yükseliş, sanayi ürünlerimizin iç ve dış piyasalardaki başarısının işgücü maliyeti nedeniyle kısıtlandığını ortaya koyuyor. Ücret dışı işgücü maliyetinin, özellikle işletmeler üzerindeki SGK prim yükünün hafifl etilip, OECD ortalamasına indirilmesi gerekiyor” değerlendirmesine yer verildi.

Onatça: Ekonomik veriler iç açıcı değil

TÜRKONFED Başkanı Süleyman Onatça, üretimin yavaşlamasının seçim sürecinde kamu maliyesinde bozulma eğiliminde olmamasının sevindirdiğini belirterek, “Ekonomik verilerde tablolar iç açıcı değil. Böylesi bir durumda risklere dikkat ederken moral bozmadan verimliliği artıracak hamlelerle yolumuza devam etmek zorundayız” diye konuştu