Türkiye'nin 'yurt dışına yatırım eğilimi' artıyor
TEPAV'ın yaptığı çalışmanın sonuçlarına göre, Türkiye’den yurt dışına giden yatırımlara bölünmesiyle elde edilen verinin uzun vadeli trendlerine bakıldığında yükseliş eğilimini gösterdiği kaydedildi.
Mehmet KAYA
ANKARA - Türkiye’den yurt dışına giden doğrudan yatırımların uzun dönemli eğiliminin artış yönünde olduğu belirlendi.
Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) tarafından yapılan çalışmada Türkiye’ye yapılan yabancı sermaye yatırımlarının, Türkiye’den yurt dışına giden yatırımlara bölünmesiyle elde edilen verinin uzun vadeli trendlerine bakıldığında yükseliş eğilimini gösterdiği belirlendi. 2008- 2017 dönemi ele alındığında yüzde 24,9 olan ortalama oranın, 2012-2017 dönemine alınması halinde yüzde 31,2’ye yükseldiği kaydedildi.
Aralık ayı itibariyle de yurt dışına giden yatırımların, Türkiye’ye yapılan yatırımlara oranı yüzde 24,9 olarak hesaplandı. TEPAV çalışmasında, yurt dışına giden (ODI) ve yurt içine gelen (FDI) doğrudan yatırımların basit bir oranlamasının yapıldığı ve bunun uzun dönem eğilimleri gözlemekte kullanıldığı hatırlatıldı. Çalışmada, “Bu oran basit bir bölme işlemi ile elde edilse de aslında Türkiye’nin yatırım ortamına ilişkin önemli ipuçları vermektedir. Çünkü yatırımcıların kararları, iç pazarın cazibesi, işgücü maliyetleri, vergisel yükler, işgücünün sahip olduğu beceri seti ve siyasi- ekonomik istikrar gibi pek çok unsurdan etkilenmektedir” denildi. Çalışmada, bu oranın 2000’li yıllara kadar yatay seyrettiği, ancak 2003 sonrası önce dalgalanmaya başladığı vurgulandı. Türkiye’den yurt dışına giden yatırımların zaman zaman yüksek seviyelere ulaştığı, 2014 yılında ise 7 milyar dolar ile en yüksek seviyesine çıktığı, ODI/FDI oranının ise yüzde 54’e tırmandığı hatırlatıldı.
Cazibe kaybı mı, fırsat mı?
Çalışmada, yine uzun dönem eğilimlerini gözlemek açısından, doğrudan yatırımların GSYİH’ye oranına bakıldığında; 2006-2016 döneminde alınan doğrudan yabancı yatırımın yüzde 3,7’den yüzde 1,6’ya düştüğü, yurt dışına giden yatırımın GSYH’ye oranının ise yüzde 0,2’den yüzde 0,4’e yükseldiğine işaret edildi. TEPAV çalışmasında son dönemde ODI/FDI oranında gerçekleşen yükseliş, bir yandan Türkiye’nin doğrudan yatırımlar için cazibesini kaybetmeye başladığını gösterirken, bir yandan da yurt içindeki yerleşiklerin yurt dışındaki fırsatları daha yakından takip etmeye başladığına işaret ettiği vurgulandı.