Türkiye 'yatırım yapılabilir' liginden düşer mi?
Türkiye’nin görünümünü negatife düşüren Moody’s, Türkiye’yi 'yatırım yapılabilir' kategorisinden çıkarır mı? İşte değerlendirmelerini aldığımız ekonomistlerin 8 Ağustos için düşüncesi…
Ferhat POLAT
İSTANBUL - Son dönemde Türk bankaları ve ekonomiye dair yaptığı değerlendirmelerle 'negatif görünüm' sinyalini veren Moody's, Türkiye'yi negatif izlemeye aldığını 'resmen' duyurdu. Görünümün bozulması sürpriz olmasa da, Moody’s’in gerekçelerinin piyasadaki beklentilerle uyuşmadığı anlaşılıyor.
Türkiye'nin kredi notunun görünümünü durağandan negatife düşüren Moody's, bu kararının temel dayanaklarını şöyle özetledi: Politik risk, Türkiye’nin dış finansmanı üzerindeki baskı ve büyüme trendi üzerindeki artan belirsizlik…
2013 Mayısı’nda Türkiye'nin kredi notunu “yatırım yapılabilir” seviyeye çıkaran ve bugün ‘negatif’ bir uyarı yapan Moody's’in, 8 Ağustos'ta kredi notu için ne diyeceği merak ediliyor. Önümüzdeki dönemde Moody's 8 Ağustos ve 5 Aralık'ta Türkiye kredi görünümü üzerine rapor yayınlayacak.
Görüşlerini aldığımız ekonomistler ‘politik risk’ gerekçesinin notu etkilemeyeceğini, bütçe konusunda da Türkiye’nin elinin güçlü olduğu görüşünde. Ekonomistlere göre; olağandışı bir durum yaşanmaması ve piyasalarda dramatik bir bozulma olmaması durumunda Moody’s’ten kısa vadede kötü bir haber gelmeyecek.
Şeker Yatırım Başekonomisti Gülay Elif Girgin:
Bütçede ciddi bir bozulma olmazsa not korunur
Türkiye’nin kredi notunda, iki önemli unsurun belirleyici pozisyonda olduğunu belirten Şeker Yatırım Başekonomisti Gülay Elif Girgin, politik gelişmeler ve Türkiye’nin mali performansının yakından izleneceğini söyledi. Moody’s’in politik riskin genel seçimlere kadar devam edeceğini not ettiğini ve siyasi cephede 2015 ortasına kadar zaten bir iyileşme öngörmediğini belirten Girgin, bu nedenle, kredi derecelendirme kuruluşunun kararlarında özellikle mali performansın öne çıkacağını belirtti.
Bu noktada en önemli unsurun “bütçe” olacağını kaydeden Girgin, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Daha önce hazırladığımız raporlarda da belirttiğimiz gibi 2014'te bütçe tarafında bir miktar bozulma göreceğiz. Bütçe açığı 19 milyar TL’den 33 milyar TL'ye çıkacak. Ama bu da kredi derecelendirme kuruluşları tarafından kabul edilmiş durumda. Bu açıdan bütçede hafif bir bozulma olağan karşılanabilir. Bugünkü resme bakarak değerlendirdiğimizde, bütçede ciddi bir bozulma olacağını düşünmüyorum. Daha da ötesi olmaması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü Maliye tarafı şu an yatırım yapılabilir seviye notunu korumak için bizim en önemli dayanağımız. Yaptığı açıklamalardan Maliye Bakanı Şimşek’in mali performansın öneminin ciddi derecede farkında olduğunu görüyoruz ki bu pozitif bir nokta. Diğer yandan bu yıl daha düşük beklenen büyümenin ne kadar zayıflayacağı, kamu tarafından ne kadar destek geleceği de tabi ki önemli.
Bu çerçeveden baktığımızda Moody’s’in Türkiye’yi bir süre daha izleyeceğini düşünüyorum; kısa vadede kredi notunu düşürme ihtimalini şu an için zayıf görüyorum.
Oyak Yatırım Başekonomisti Mehmet Besimoğlu:
Notu düşürmek çok iddialı ve agresif olur
Oyak Yatırım Başekonomisti Mehmet Besimoğlu, Moody's'in dikkat çektiği dış finansman konusunda ciddi bir sorun olmadığını belirterek, "Son günlerde fon girişi artmış durumda ve cari açık da daralıyor. Bu nedenle dış finansman gündemde olmayacaktır" dedi.
Öte yandan Türkiye'nin bu yıl daha yavaş bir büyüme kaydedeceğini ancak yavaşlamanın düşünüldüğü kadar sert olmayacağını anlatan Besimoğlu, "Merkez Bankası da faizleri bir miktar gevşetti zaten. Büyüme tarafında da önemli bir risk olmadığını düşünüyorum" ifadelerine yer verdi.
Moody's'in özellikle siyasi belirsizliğe vurgu yaptığını belirten Besimoğlu, "Yerel seçimler geçmiş olmasına rağmen, siyasi belirsizliğin ortadan kalkmadığını söylüyor. Yani yurtiçindeki 'seçim sonrası belirsizlik kalktı' algısının, yurtdışında oluşmadığını görüyoruz. Sonuç olarak Moody's Türkiye'nin hala politik risk taşıdığını düşünüyor. Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimlerde siyasi tansiyon belki yeniden yükselebilir. Ancak, Moody's'in kredi notunu yatırım yapılabilir seviyenin altına indireceğini sanmıyorum. Bu çok iddialı ve agresif olur."
Ekspres Yatırım Başekonomisti Özlem Derici:
En önemli risk unsurunu ‘dış kırılganlık’
Kredi notu görünümünün negatife çekilmesinin, kredi notu düşüşü ihtimaline işaret etse de, kısa vadede bir not indirimi olmayacağını aktaran Ekspres Yatırım Başekonomisti Özlem Derici, Türkiye’nin kredi notunda dış dinamiğin daha önemli bir rol oynayacağını paylaştı.
Moody’s’in gözden geçirmede politik gerekçeye atıfta bulunduğunu anımsatan Derici, şöyle konuştu:
“Moody’s’te, cumhurbaşkanlığı seçimine doğru politik riskin artacağı dair bir algı var. Biz, asıl gerginliğin yerel seçimlerle birlikte geride kaldığını düşünüyor ve bu görüşe katılmıyoruz. Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimlerin piyasalar açısından daha rahat geçeceği kanaatindeyiz.
İkinci gerekçe ise yapısal reformların kesintiye uğrayabileceği. Bu görüşe de katılmıyoruz. Çünkü, Hükümetin kendi programından ve ekonomik ajandasından sapması için ciddi bir senaryo değişikliği olması lazım.
İç dinamiklerden ziyade önümüzdeki dönemde dış kırılganlığın daha önemli olacağını düşünüyoruz. Son birkaç haftada yaşanan sermaye girişini, ABD’nin faiz artırım sürecinin öteleniyor olmasını pozitif gelişmeler olarak kabul edebiliriz. Ama rüzgar çok hızlı değişebilir de. Kredi notuyla ilgili en önemli risk unsurunu ‘dış kırılganlık’ olarak görmek lazım. Piyasalardaki koşullarda dramatik bir bozulma olmazsa 8 Ağustos’ta not indirimi olmaz.
TOBB ETÜ Öğretim Üyesi Atılım Murat:
Bütçe dengesi bozulmadığı sürece not indirimi gelmez
Moody's'in değerlendirmeleri irdelendiğinde, görünümün durağandan negatife düşürülmesinin net olarak bir gerekçeye bağlanamayacağını belirten TOBB ETÜ Öğretim Üyesi Atılım Murat, "Moody's'in siyasi riske vurgu yaptığını görüyoruz. Yerel seçim öncesi olsaydı, bu anlaşılabilirdi. Ancak siyasi risk denilmesi bana biraz sürpriz geldi. Diğer yandan ekonomik değerlendirmelerin dengeli olduğunu görüyoruz" diye konuştu.
Atılım Murat, Türkiye'nin kredi notu kısa vadede düşer mi sorusuna ise; "Siyasi riski bir tarafa bırakıp, ekonomik tarafa bakarsak, bütçe dengesi bozulmadığı sürece not indirimi gelmez. Türkiye'nin en güçlü tarafı da bütçe açığının düşük olması zaten. Bu nedenle Moody's'ten not indirimi geleceğini düşünmüyorum” yanıtını verdi.