Türk'ün kriz tecrübesi şirketleri Ortadoğu'nun şerrinden kurtardı

Sayime BAŞÇI

İSTANBUL - Arap dünyasının 'bahar' tabiri ile yeniden şekillenen siyasi ortamı, Türkiye'nin ekonomik çıtasını biraz daha yükseltti. Son birkaç yıldır bölge ile olan ticari ilişkilerini önemli ölçüde artıran Türkiye, pek çok uluslararası şirketin de yönetim merkezi konumunda. Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgelerini Türkiye üzerinden yöneten pek çok şirket ise siyasi arenada yaşanan sıkıntıya rağmen ekonomide hedeflerine tam gaz devam etti. Türk yöneticilerinin kriz tecrübesi ile yaşanan olaylardan en az kayıpla geçildiğini aktaran Intel Türkiye, Orta Doğu ve Afrika Bölge Direktörü Ayşegül İldeniz, Türkiye'nin son bir yılda bölgedeki öncü rolünün pekiştiğini belirtti. Google Türkiye ve MEA Pazarlama Direktörü Mustafa İçil de sosyal medya internetin, yaşanan olayların tetikleyici unsuru olarak kullanılması nedeniyle bölgede başarılı bir yönetim süreci geçirdiklerini ifade etti. CEVA Türkiye ve Balkanlar Genel Müdürü Aslan Uzun ise alınan tedbirler ve kriz yönetimi sayesinde, krize rağmen global içinde tek karlı şirket olduklarını açıkladı.

Yaşanan bu durum, Türkiye'nin uluslararası arenadaki yerini pekiştirirken, pek çok Türk yönetici, başarılı yönetim performansı ile önemli bir prestij kazandı. Konuyla ilgili görüşlerini aktaran Türk yöneticiler, siyasi karışıklıkların bazı şirketlerin politikalarında bir değişkliğe yol açsa da Türkiye'nin bölgedeki rolünü pekiştirdiğinde hem fikir. Krizle birlikte bölgede oluşan fırsatlara da  açık kapı bırakan yöneticiler, 2012 için bölge ve Türkiye bazında yönetim anlamında önemli bir değişiklik öngörmüyor.
 
CEVA: "Bölgede satın almalara açığız"

CEVA Türkiye olarak, Güney Avrupa, Orta Doğu ve Afrika ülkeleri ile aynı grupta yer aldıklarını açıklayan Aslan Uzun, son olarak Mısır'ın Türkiye'ye bağlandığını ve Türkiye'nin yönettiği ülke sayısının her geçen arttığına dikkat çekti. Bugün önemli bir kriz tecrübesine sahip olduklarına işaret eden Uzun, 2009 krizinde global içinde kar eden tek operasyonun Türkiye olduğunu vurguladı. Uzun, bugün stratejik anlamda Mısır ve Tunus'ta bir takım değişiklikler yaşandığını aktararak, "Avrupa pazarına alternatif olarak öne çıkan Ortadoğu ve CIS ülkelerindeki yatırımcılar durmak ya da geri çekilmek zorunda kaldı. Önemli bir ticaret hacmine sahip olan Ürdün, Suriye gibi ülkelerde ağırlıklı olarak inşaat ve gıda sektöründe ya da proje bazlı taşımalarda büyük bir pazar vardı. Ama belirttiğim gibi, erken aldığımız tedbirlerle Yunanistan'daki krize rağmen tek karlı şirket biz olduk. Bu da yönetimsel olarak sağladığımız başarının bir göstergesi olduğunu düşünüyorum" diye konuştu.
2012'ye birtakım stratejik değişikliklerle girdiklerini kaydeden Uzun, Mısır ve Cezayir'deki planlamalarını askıya aldıklarını 2012'de Tunus'taki çalışmalarına devam edeceklerini dile getirdi. Uzun, krizi fırsata çevirmek için bölgede satın alma planlarına da açı olduklarını dile getirdi.

"Çift haneli büyüme hedeflerimiz devam ediyor"

Türkiye'nin gelişen konumunun Arap baharı ile çok daha fazla pekiştiğinin altını çizen Ayşegül İldeniz, bu durumun Orta Doğu ve Kuzey Afrika'yı Türkiye'den yöneten şirketler için doğal bir değişim olarak geliştiğini aktardı. İldeniz, yaşanan olayların bölgedeki Türk yöneticilerine kabul edilme ve daha rahat hareket etme serbestliği getirdiğini anlattı. Türk yöneticileri dünyada profesyonel olarak son derece aranan ve güçlü bir profil çizdiğine işaret eden İldeniz, sözlerine "Hem yaşadığımız çeşitli krizlerle başa çıkmayı bilmiş olmalarının ve bu tecrübelerini zor zamanlar geçiren çeşitli ülkelere taşıyabilmelerinin; hem de hem batı hem de doğu kültürüyle yetişmiş olmanın getirdiği ciddi harmanlayabilme ve duruma göre davranabilme yeteneğinin Türk yöneticileri her zaman öne çıkaracağına inanıyorum. Orta Doğu'daki bu değişimde yine Türk yöneticilerin öngörüleri önemli rol oynuyor ve oynamaya devam edecek. Körfez ülkelerinde herhangi bir küçülme ya da etkilenme gözlemlenmedi. Aksine Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkeler teknoloji sektöründe hızlı büyümelerine devam ettiler. Kuzey Afrika ülkelerinde belli bir etkilenme yaşansa da, Mısır gibi ülkelerde özellikle tüketici pazarının tekrar güçlendiğini, yaşam normalleştikçe BT harcamalarının büyüme trendine girdiğini görüyoruz. Orta ve uzun dönemde bu değişikliklerin yanı sıra halkın internet ve bilişim teknolojilerinin özgürleştirici ve zenginleştirici gücünü fark etmesiyle bölgede çok daha hızlı bir büyüme ve gelişme bekliyoruz" dedi.
İldeniz bölgedeki yayılım ve ciro hedeflerini de artırdıklarını anlatarak, iki haneli büyüme hedeflerinin devam edeceğini belirtti. Bölgede özellikle BT alanında ciddi bir boşluk olduğuna da işaret eden İldeniz, bu anlamda Türk şirketlerinin önemli bir yatırım fırsatı ile karşı karşıya olduklarını söyledi.

Sosyal medyada başlayan değişim, Google'ı Orta Doğu'ya odaklandırdı

Mustafa İçil, bölgede faaliyet gösteren firmaların yaşanan olaylara rağmen yatırımlarına tam gaz devam ettiğini ve oluşacak fırsatları kolladığını anlattı. Google olarak, bölgedeki yatırımlarının artarak devam ettiğini açıklayan İçil, "Bireylerin Internet sayesinde bilgiye ve habere erişimini arttıracak, medya kurumlarının Internet teknolojilerini daha iyi kullanabilmelerini sağlayacak, KOBI'lerin daha güçlü ayakta kalmasını sağlayacak, yeni girişimcilerin fikirlerini hayata geçirebilmelerini sağlayacak çok farklı projeleri hayata geçirdik ve geçirmekteyiz.  Internet Dünyası açısından bakıldığında Orta Doğu ve Kuzey Afrika 85 milyondan fazla aktif internet kullanıcısı olan, özellikle Arap Baharı sürecinde Internet'in oynadığı önemli rolün etkisi ile de bu alana hem hükümetlerin hem kurumların büyük yatırım yapmaya başlamış olduğu bir coğrafya. Bu süreçte her zamankinden daha fazla bu pazara yatırım yapmak gerekli. Google da stratejisini bu şekilde oluşturmuş ve Ortadoğu'yu tüm yatırım ve çalışmalarında önceliklendirmiş durumda" dedi.