Türk şirketlerinden 2,3 milyar dolarlık 'evlilik'

Deloitte Türkiye raporuna göre Türk şirketleri 2016 yılındaki zor koşullara rağmen yaklaşık 2,3 milyar dolarlık 42 adet birleşme ve satın alma işlemi gerçekleştirdi. İşlem hacmi ise son 5 yılın en düşük seviyesinde kaldı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Türk şirketleri 2016 yılında yaklaşık 2,3 milyar dolarlık 42 adet birleşme ve satın alma işlemi gerçekleştirdi. Böylelikle son 10 yılda Türk şirketleri tarafından yurt dışında yapılan 292 işlemin hacmi 26,3 milyar dolara ulaştı.

Türkiye'de profesyonel hizmetler alanında 30. yılını tamamlayan Deloitte Türkiye, "2016 Yılı Yurtdışı Birleşme ve Satın Almalar Rapor"nu yayınladı.

Türk şirketlerinin yurt dışında gerçekleştirdiği birleşme ve satın almaların genel görünümünü ortaya koyan rapora göre, 2016 yılında 42 adet işlem gerçekleşirken, toplam işlem hacmi yaklaşık 2,3 milyar dolar oldu. İşlem sayısı geçmiş yıllarla paralel seyrederken işlem hacmi ise son 5 yılın en düşük seviyesinde kaldı.

Bununla birlikte, son 10 yılda Türk şirketlerin yurt dışında gerçekleştirdiği toplam 292 birleşme ve satın alma işleminin toplam hacmi 26,3 milyar dolara yükseldi.

Büyük yatırımcılar yurt dışı işlemlerde başı çekti

Doğuş Grubu, Global Liman İşletmeleri, Yıldırım Holding, MNG Holding gibi büyük gruplar, restorancılık ve otelcilik, altyapı ve üretim sektörlerindeki yatırımları ile toplam işlem sayısının yaklaşık yarısını gerçekleştirdi. Trakya Cam, Arçelik ve Vestel gibi Türkiye'nin önde gelen şirketleri ise yurt dışında satın alımlarla global pozisyonlarını güçlendirmeye devam etti. Yatırımcılar genellikle yüzde 100 veya çoğunluk hisse tercih etti.

Yılın en büyük işlemi Yıldırım Holding'in gerçekleştirdiği 750 milyon dolar değerindeki Puerto Bolivar Harbor satın alımı oldu. Söz konusu işlem, tek başına 2016 yılında gerçekleşen toplam işlem hacminin yüzde 33'ünü oluşturdu.

2014 ve 2015 yıllarında sırasıyla 159 milyon dolar ve 100 milyon dolar olan ortalama işlem hacmi bu yıl 55 milyon dolar olarak gerçekleşti. 20 milyon doların altında işlem değeri olan satın alımlar ise toplam işlem sayısının yarısından fazlasını oluşturdu.

Geçmiş yıllarda olduğu gibi Avrupa bölgesi, hedeflenen pazarlar arasında 2016 yılında da toplam yaklaşık 1,2 milyar dolarlık 32 adet işlem ile öne çıktı. Avrupa'yı, 5 işlem ile Kuzey Amerika bölgesi takip etti. Avrupa'da İtalya, Almanya ve İspanya en çok tercih edilen pazarlar oldu. Bununla birlikte Türk şirketlerin Bangladeş, Burkina Faso ve Ekvator gibi ülkelerde de ilk sayılabilecek satın almalar yaptıkları görüldü.

Türk şirketleri altyapı, üretim, restorancılık ve otelcilik sektörlerine ilgi gösterdi

Geçen yıl yatırım yapılan sektörler arasında, altyapı, restorancılık ve otelcilik ile üretim sektörleri hem işlem adedi hem işlem hacmi olarak başı çekti. Bu 3 sektör toplam işlem hacminin yüzde 83'ünü, toplam işlem sayısının ise yüzde 52'sini oluşturdu.

Son 10 yılda Türk yatırımcıların yurt dışında en çok ilgi gösterdikleri sektörler ise gıda-içecek, enerji, gayrimenkul, altyapı ve üretim olarak sıralandı. Geçmiş yıllarda olduğu gibi Doğuş Grubu restorancılık ve otelcilik sektörüne yoğun ilgi göstererek sektördeki 8 adet işlemin tamamına imza attı.

Altyapı sektöründe rol oynayan yatırımcılar arasında komşu bölgelerde satın almalar yapan Yıldırım Holding, Global Liman İşletmeleri ve Ekol Lojistik öne çıktı. Ayrıca, MNG Holding madencilik sektöründe özellikle Afrika bölgesine yönelik 3 adet işlem gerçekleştirdi. Akdeniz bölgesi liman ve turizm; Afrika ve Kanada madencilik; Doğu ve Orta Avrupa ile Asya ise üretim sektörlerindeki yatırım fırsatları ile öne çıktı.

"Türk şirketler yurt dışı yatırım fırsatlarını aktif takip edecek"

Açıklamada görüşlerine yer verilen Deloitte Türkiye Kurumsal Finansman Ortağı Lideri Başak Vardar, "Yatırım açısından öngörülebilirliğin azaldığı bir dönem olmasına rağmen, Türk iş dünyasının stratejik hedefleri çerçevesinde dış pazarlara açılma iştahının devam ettiğini gözlemliyoruz. Gelecek dönemde büyümede yavaşlama, karlılıklarda baskı ve finansman kaynaklarına erişim gibi kısıtlamalar olsa da, Türk şirketlerinin yurt dışındaki stratejik yatırım fırsatlarını finansal güçleri ölçüsünde aktif olarak takip etmeye devam edeceğini düşünüyorum." değerlendirmesinde bulundu.

Bu konularda ilginizi çekebilir