Turizmle kırsala dönüş çağrısı
UNESCO Türkiye Milli Komisyonu üyesi Kazancı, UNESCO şemsiyesi altında oluşturulacak Jeopark Kuruluyla köye dönüşlerin ve kırsal kalkınmanın kolaylaştırılabileceğini söyledi
ANKARA - UNESCO Türkiye Milli Komisyonu üyesi Prof. Dr. Nizamettin Kazancı, UNESCO şemsiyesi altında oluşturulacak Jeopark Kuruluyla köye dönüşlerin ve kırsal kalkınmanın kolaylaştırılabileceğini söyledi.
Kazancı, yaptığı açıklamada, Türkiye'nin jeopark alanları bakımından çok zengin olduğunu ancak bu alanların turizm için yeterince kullanılamadığını belirtti.
Jeoparkların volkanlar, peri bacaları, karstik mağaralar, kanyonlar, kaya mezarları, taş köprüler, tarihi evler ile pek çok jeolojik, jeomorfolojik ve doğal mirası bünyesinde barındırdığına işaret eden Kazancı, "Sadece Ankara'daki kayaç çeşitliliği Avrupa'daki kayaç çeşitliliğinden fazla. Bu çok büyük bir jeoturizm ve jeopark potansiyeli demektir. Yani değerlerinizi ne kadar çok ortaya koyar, iyi işlerseniz o kadar dünyanın, dolayısıyla turistin dikkatini çekersiniz" dedi.
Ürgüp ve Pamukkale örnek olmalı
Bu alanlardaki temel konunun jeolojik ve biyolojik çeşitliliği korumak olduğunu ifade eden Kazancı, "Doğayı, polis gücüyle koruyamazsınız. Bunu korumanın tek yolu orada yaşayan insanların duyarlılıklarını arttırmak. Kırsalda yaşayan halk eğer bu alanlardan bir gelir elde ederse kesinlikle korur. En önemli örnekler Denizli Pamukkale ve Ürgüp Göreme. Buralarda insanlar korudukları ve içinde yaşadıkları topraklardan para kazanıyor. Bu nedenle de devamlılığını sağlamak için elinden geleni yapıyor. Ülkemizde Ürgüp ve Pamukkale gibi turizme kazandırılabilecek çok fazla doğal değerimiz var" diye konuştu.
Aynı zamanda Ankara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi de olan Kazancı, bilim dünyasına ve akademisyenlere çağrıda bulunarak, birilerinin elini taşın altına ivedilikle koyması gerektiğini, toplumun tüm kesimlerine görev düştüğünü vurguladı.
"Faydasız turist geziyor"
Turizm sayesinde yerel yönetimlerin, az yatırımla çok tanıtım sağlayabileceğinin altını çizen Kazancı, şunları söyledi:
"Turizm kırsal kalkınmayı, çevre bilincini, ekonomik gelişimi, dünyaya açılmayı ve yatırımı beraberinde getirir. Üstelik jeoturizm yatırım istemiyor ama buralarda insanların turizmden faydalanabileceği şartlar oluşturmak önemlidir. İnsanların devlet tarafından teşvik edilmesi gerek. Turist zaten var ve oraları geziyor ama faydasız turist. Aslında jeoparklar, tüm dünyada 2000'den bu yana keşfedilmiş en önemli turizm aracı. Doğayı korumayı sağlıyor, yerel kalkınmaya hizmet ediyor ve turist çekiyor ama öte taraftan sivil bir inisiyatif. Alanı hangi amaçla kullanacağınıza karar verdikten sonra iç içe yaşayabiliyorsunuz koruma altındaki varlıklarla. Burada önemli olan doğal ve turistik varlıkların insanların dikkatini çekecek şekilde düzenlenmesi.
Bizim bu değerleri hem turizmin hem de kırsal kesimin faydasına değerlendirmemizin temel sebebi kimsenin inisiyatif almaması. UNESCO Milli Komisyonu şemsiyesi altında bir Jeopark Kurulu oluşturalım ve orada herkes yapabileceklerini, fikirlerini ortaya koysun istiyoruz. Gelin zengin kaynaklarımızı kullanalım. Dünya bu zenginlikleri kullanırken ve önemli oranlarda para kazanırken biz yapamıyoruz çünkü kimse adım atmıyor. Bu adımın bir an önce atılması gerekiyor. Yöneticiler ve bilim insanları el ele vererek, halka sahip olduğu zenginliğin gelir olarak dönmesini sağlamalıyız. Böylece jeoparklar sayesinde kırsal alanlarda tarımsal, turistik ve ekonomik artış sağlanabilir."
Jeoturizmin gelirinin de deniz-güneş-kum turizmine kıyasla daha fazla para getirdiğinin altını çizen Kazancı, çalışmaların sürdüğü Kızılcahamam'daki Çamlıdere Jeopark Alanı'nın şimdiden dünyanın kabul ettiği kriterlerin üzerine çıktığını sözlerine ekledi.