Trabzon için San Francisco önerisi
Orta Doğu ülkelerinden gelen turist sayısındaki artış nedeniyle turizmde önemli bir destinasyon haline gelen Trabzon’a yapılan turizm yatırımları artarken, sektör temsilcilerinden, plansız turizmin yatırımların boşa gitmesine yol açacağı uyarısı geldi.
MURAT KÜÇÜK
Başta Körfez ülkeleri olmak üzere dünyanın birçok bölgesinden misafir ağırlayan Trabzon, turizmde önemli bir destinasyon haline geldi.
Turizmdeki artan talebe cevap vermek için yatırımlar da ardı ardına yapılmaya başlandı. Geçen yıl ilde 447 bini yabancı olmak üzere toplam 1 milyon 93 bin turist konakladı. Turizmde sevindirici gelişme yaşanırken, sektör temsilcilerinden turizmin bilinçsiz ve plansız yapılmasının yatırımlar için risk yarattığı uyarısı geldi. Turizmde yaşanan patlamayla ilde büyük yatırımlara imza atıldığını, kendilerinin de 25 milyon dolar yatırımla 190 odalı DoubleTree Hilton Trabzon’u hizmete soktuklarını anlatan Tunalar Yönetim Kurulu Başkanı Erol Tuna, plansız turizmin geleceğinden kaygı duyduğunu söyledi. Orta Doğu’dan gelen turistlerin rezervasyon yapmadan, sezonun en yoğun olduğu zamanda geldiklerini ve bu nedenle de konaklayacak yer bulamadıklarını ifade eden Tuna, buna karşın sezon bitince de otellerin boş kaldığını, müşteri bulamadıklarını anlatıyor. Bunun nedenini bölgede turizmin bilinçsiz ve plansız yapılması olarak açıklayan Tuna, “Orta Doğu’dan gelen bu yüksek talep ve iç turizm iyi yönetilebilirse Trabzon daimi turizm şehri olur. Bu talepler iyi yönetilemezse yapılan yatırımlar 3 yıl sonra boşa gidebilir. Çünkü son 5 yılda oluşan talep doğrultusunda biz de dahil olmak üzere Trabzon’a önemli otel ve tesis yatırımları yapıldı. Bu yüksek hacimli talep olmasaydı hiçbir girişimci bu şehre bu kadar para yatırmazdı” değerlendirmesinde bulunuyor.
San Francisco modeli önerisi
Bu konuda hükümete, yerel yönetimlere, Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası ile sivil toplum kuruluşlarına büyük görevler düştüğünü ifade eden Erol Tuna, sadece müteşebbis yatırımlarıyla bir kentin turizm kenti olmasını beklemenin hayal olduğunu söyledi. Bu konuda devletin yol açıcı olması gerektiğine işaret eden Tuna, turizmin çeşitlendirilmesine yönelik şu önerilerde bulundu: “Trabzon’un temalı parklara ihtiyacı var. Özellikle yaylalarda, şehrin batısı ve doğusunda günübirlik tesislerin artırılması gerekiyor. Bu tesislerin çok sıkı denetlenerek otomasyona bağlanması, sorunları büyük oranda çözecektir.
Trabzon coğrafyası alternatif yol yapımına izin vermiyor. Bu sebeple sahilden geçen bir tramvay hattına ihtiyaç var. San Francisco ve Trabzon birbirine çok benzeyen iki yer. Buraya bir ziyaret gerçekleştirilerek şehrin sorunlarına uygulanan çözümler yerinde incelenebilir. Devletin yapması gereken altyapı yatırımları ve büyük sosyal alanlardır. Yetkili makamlar girişimcilerin önünü açmalı. Bizim otelimizin önü de dahil olmak üzere görüntüsü hoş olmayan çok alan var. Otelin önündeki yasadışı yapılanan alanı kamuya ve otel müşterilerinin kullanımına açık plaj şeklinde tasarlamıştık. Fakat bugün geldiğimiz nokta ortada… Gelen misafirlerimizden çok yoğun eleştiri alıyoruz. Çirkin görüntüler, yatırımların kıymetini düşürüyor. Problemlerin ivedilikle çözülmesi gerekiyor.”
“Trabzon mücevher üretim şehri olmalı”
Trabzon’da turizmi besleyecek, ağır sanayi gerektirmeyen ve şehrin yabancı olmadığı sektörlerin de yaratılması gerektiğine işaret eden Tuna, 3 öneride bulundu. İlkinin Trabzon’un bir mücevher üretim kenti olması ve bu yolla turistin daha çok döviz bırakmasının sağlanması, ikincisinin her yıl ekim-kasım aylarında balık festivali yapılarak yöresel pişirme yöntemleriyle gastronomi turizmiyle misafir ağırlanması, üçüncüsünün ise Trabzon’un tarihi zenginliklerini kültür turizmiyle taçlandırmak olduğunu ifade eden Tuna, “Turisti buraya getirmek önemli. Fakat daha da önemlisi ona seçenek sunmak, alışveriş yaptırmak, dünyada bulamayacağı nitelikte ürünler göstermek. Turizmden sadece konaklama ile para kazanılmaz” diye konuştu.