Sanayi 4.0’ın etkileri Türkiye’de Almanya’dan hızlı hissedilecek
Sanayinin devlerinin yazılım şirketlerine dönüştüğü Sanayi 4.0 veya 4. Sanayi Devrimi, Bosch Türkiye ve Ortadoğu Başkanı Young’a göre Türkiye’de verimlilik farkından dolayı Almanya’dan hızlı hissedilecek.
Hilal SARI BAŞARAN
STUTTGART - Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Bosch Türkiye ve Ortadoğu Başkanı Steven Young ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkan Yardımcısı Ender Yorgancılar’ın katılımıyla Bosch Almanya Sanayi 4.0 uygulamalarının kullanıldığı fabrikalar ziyaret edildi. Sanayi 4.0 konusuna çok büyük önem veren Bakan Fikri Işık, Feurbach fabrikasında ve Renningen Ar-Ge merkezlerinde yaptığı konuşmalarda Türkiye’de faaliyet gösteren Bosch gibi lider küresel şirketlerle işbirliğinin çok büyük önem arz ettiğini belirterek, “4. Sanayi Devrimi’nin neresindeyiz, ne yapmalıyız, Türkiye’nin global şirketleriyle daha yakın nasıl çalışırız, bu ziyaretlerimiz ve temaslarımızın amacı da bu” diye konuştu. Hükümet ve özel sektör olarak nasıl bir iş bölümü yapacağız gibi sorulara yanıt aradıklarını belirten Bakan, “Ar-Ge ve inovasyon artık yaşam tarzımız, yazılım hayatın bir parçası haline geliyor. Yüksek yetkinlikte istihdama talep artacak, bununla verim ve refah da artacak” diye konuştu. İlkokula kodlama derslerinin konulmasıyla ilgili Eğitim Bakanlığı’nın da bir proje hazırlığı içinde olduğunu belirten Bakan Işık,”Sadece Sanayi 4.0’a yönelik bir çalışma eğitim için kapsayıcı olmaz. Ama Bosch’un 17 bin yazılım mühendisi olan bir şirket olduğunu görüyorsunuz. Artık sanayinin devleri yazılım şirketlerine dönüşüyor. Türkiye’de de bu yönde çalışmalar gerçekleşecektir” diye konuştu.
Bursa’daki fabrikada stoklar Sanayi 4.0’la üçte bir düştü
Bosch Türkiye ve Ortadoğu Başkanı Steven Young, Türkiye’de Bosch’un iki üç yıl önce Sanayi 4.0 uygulamalarına başladığını ve Bursa fabrikasında stok maliyetlerini üçte bir oranında düşürdüklerini belirtti. Young “Almanya tüm sanayisini Endüstri 4.0 seviyesine yükseltmek için yirmi yıl hedef koymuş olsa da Türkiye’de etkileri çok daha hızlı görülecek. Çünkü şu anda Türkiye’de verim Almanya’dan düşük. O yüzden Bakanımızın da büyük ilgi gösterdiği ve sahiplendiği bu atılımla Türk sanayisi çok büyük ivme kazanacak” diye konuştu. Bosch’un ‘boş konuşmayıp’ eyleme geçtiğine ve bu uygulamaları gerçekten kullanarak faydasını gördüğüne vurgu yapan Steven Young, “Almanya’da ilk kez 2013 yılında başlatılan Endüstri 4.0 hareketi Bosch tarafından tetiklenmiştir. Türkiye’de de bu dönüşümün öncülerinden olmak istiyoruz.” diye konuştu.
7 ilde 4. sanayi devrimi turu
Sanayi Bakanı Fikri Işık’la birlikte Türkiye’de yedi ilde sanayicilere bu konuyu anlatacakları bir Sanayi 4.0 turuna başlayacaklarını belirten Steven Young dönüşümün hızına Türk sanayicilerinin karar vereceğini belirterek “Devlet ve STK’lar bir nebze bunu tetikliyor olacak. Türkiye’de ekonominin yüzde 93’ü KOBİ’lerden oluşuyor. 50-500 kişilik şirketlerde aile şirketinin başındaki 60 yaş ve üzerinde ve değişime kapalıysa zorlanacağız. Ama 2. nesil eğitimli ve yurtdışı görmüş yöneticileri olan birçok aile şirketi bu değişimin lokomotifi olacak" diye konuştu.
Beyaz eşyadan, lojistiğe ve sigortaya büyük yenilikler yolda
Otomasyonun ve Sanayi 4.0’ın en önemli unsurlarından biri makinelere zeka katan sensörler. Bosch’un yeni geliştirdiği sektör teknolojileri sayesinde konumdan, ortam ısısına, hava basıncından, yaşanan şoklara ve neme kadar birçok verinin algılanması mümkün. Bu da otomotivden gıdaya, lojistikten tarıma ve beyaz eşyaya birçok sektörde yeni bir çağın başlangıcı anlamına geliyor. Bosch Türkiye ve Ortadoğu Başkanı Steven Young “Sensör teknolojilerimiz sayesinde fırındaki kekinizin yanıp yanmadığını kontrol etmek zorunda kalmayacaksınız. Fırının içindeki sensörler kekin piştiğini kendisi algılayıp, kendi kendini kapatabiliyor olacak.Ya da size sevk edilen bir ürünün darp aldığını anında cep telefonunuzda görünteleyebileceksiniz” dedi.
Bosch'tan sürücüsüz otopark!
Otobanın kenarındaki son sensör teknolojilerine sahip sürücüsüz araç otoparklarında aracı sadece otoparkın kapısına bırakıp havaalanına geçecek, mobil uygulamadan arabayı tek tuşla park edebileceksiniz. Stuttgart’ın banliyö tren hattı boyunca 15 park et-devam et tesisine takılmış olan sensörler, park alanlarının boş veya dolu olma durumunu algılayabilecek. Bu veriler, web üzerinden Bosch IoT Cloud’a gönderiliyor ve boş park yerlerine yönelik her dakika güncellenen bir haritaya işleniyor.
Darp alan ürünün bilgisi anında müşterinin Apple Watch’unda
Ürüne eklenebilen sensörler sayesinde Bosch’un Be on Traq adını verdiği takip sistemiyle küresel tedarik zincirleri bile tek bir ekrandan izlenebiliyor. Ürünün gönderildiği müşteri, örneğin gıda sektöründe kendisine gelen meyve kasasının yaşadığı darpları bile gerçek zamanlı izleyebiliyor olacak ve hatta akıllı telefonlara ve Apple Watch gibi akıllı saatlere anında mesaj bile gönderebiliyor olacak. Hangi ürün hangi kamyonda izlenebiliyor olacak. Gecikmeler tüm sisteme entegre olunduğundan üretimden stoka ve tedarikçiye yeniden planlama için gerekli veri olarak ulaşarak zaman tasarrufu sağlayacak. ZENOTRACK adlı uygulamayla CEO’lar fabrikaları mobil telefonlarındaki bir uygulamayla makine ve üretim hatlarının verimini izleyebilecek kadar yakından takip edebiliyor olacak.
Bosch’un beşinci AR-GE merkezi de Bursa’da olacak
Esra ÖZARFAT
BURSA - Türkiye’de Sanayi Bakanlığı onaylı dört Ar-Ge merkezi olan Bosch, Türkiye’deki beşinci merkezini de Bursa’da bu yıl içinde devreye alacak. Bosch Türkiye son Ar-Ge merkezini üç ay önce yine Bursa’da benzinli enjektör sistemleri için açmıştı. Sloganı “Yaşam için teknoloji” olan Bosch için Ar-Ge’nin önemine vurgu yapan Bosch Türkiye ve Ortadoğu Başkanı Steven Young, her yıl dünya genelinde cironun takriben yüzde 9’unu Ar-Ge’ye ayırdıklarını, bu alanda 3’te biri yazılımda olmak üzere 55 bin kişi istihdam ettiklerini ifade etti. Young, “Bu, dünya genelinde her çalışma gününde 22 tane patent başvurusu yaptığımız anlamına geliyor. Türkiye’de ise 2008-2009 yıllarında Sanayi Bakanlığı’ndan onaylı ilk Ar-Ge merkezini Bosch Beyaz Eşya Fabrikası’nda kurduk. Bugün gelinen noktada 4 devlet onaylı Ar-Ge merkezimiz bulunuyor. En yenisini 3 ay önce Bursa’da benzinli enjektör sistemleri için açtık. Beşinci Ar-Ge merkezine de bu yıl kavuşacağız ve bu da yine Bursa’da yer alacak” dedi. Geçen 3 yıl içinde Türkiye’deki Ar-Ge faaliyetleri kapsamında 80 milyon euro yatırım yaptıklarını açıklayan Young, Ar-Ge çalışan sayısının 500’e ulaştığını, 77 tane de patent başvurusu yaptıklarını açıkladı. Türkiye’de yapılan Ar-Ge çalışmaların ihraç ettiklerine de dikkat çeken Steven Young, şunları söyledi: “Biz, dünyanın 22 ülkesine Türkiye’den Ar-Ge ihraç ediyoruz. Bunu burada, Türkiye’de Türk mühendisleriyle yapıyoruz. Bundan gurur duyuyoruz.” Türkiye’de 15 bin kişi istihdam ettiklerini ve son 40 yılda 2 milyar eurodan fazla doğrudan kalıcı yatırım yaptıklarını hatırlatan Young, geçen yıl yapılan 200 milyon euroluk yatırımın büyük kısmının Bursa’ya yapıldığını, bu yıl planlanan 150 milyon euroluk yatırımın da ağırlığının yine Bursa’da olacağını dile getirdi.
“Ortadoğu’da yangın arttı, ama işlerimiz de arttı”
Türkiye, Ortadoğu ve İran pazarını da değerlendiren Young, “Ortadoğu’da geçen yıl yangın arttı, ama işlerimiz de arttı. Gerek Türkiye’deki yatırım, ihracat, iç satışlarımız, gerek Ortadoğu’daki faaliyetlerimizde artış yaşandı. Otomotiv sektörü çok rekabetçi bir sektör. Sürekli kendinizi yenilemek zorundasınız. Bu da ağırlıklı olarak yeni modellerden geçiyor. Bursa’daki üreticilerimiz yeni modeller üzerine odaklanmış durumda. 2015 bizim için iyi bir seneydi. Rakamlarımızda artış oldu. Bu yıl bekle gör durumundayız. Çünkü ihraç ettiğimiz pazarlarda da sıkıntılar var. Ama bir büyüme göreceğiz. Türkiye’nin yüzde 4’ler mertebesinde büyüyeceğini öngörüyoruz” açıklamasını yaptı.
“Türkiye’nin önünde önemli fırsatlar var”
Önleyici acil frenleme sistemleri, otomatik park, akıllı evlerde kullanılan sensörler gibi uygulamaların insan hayatına verimlilik ve konfor sağladığına işaret eden Young, Türkiye’nin bu gelişmelere ne kadar hazır olduğunu değerlendirdi. Endüstri 4.0’da dünyanın uluslararası bir üretim ağı haline geleceğinin altını çizen Young, bu konuda Amerika, Almanya ve Çin’in öne çıktığını vurgulayarak, henüz yaygınlaşmamış olan Endüstri 4.0 ile ilgili Türkiye’nin önünde önemli fırsatlar bulunduğunu kaydetti. Young, “Bu fırsatı nasıl değerlendireceğimiz bize bağlı. Türkiye’nin Almanya’nın en büyük dış ticaret partneri olmasının çok büyük bir avantajı var. Hızlı bir şekilde o know how’ı ülkemize taşıyabiliriz ve Bosch da bu köprülerden biri olacak. Bursa’daki dizel enjektör fabrikamız dünya genelindeki Bosch fabrikaları içerisinde IPN (International Production Network) uygulamalarının ilk başladığı pilot fabrika konumunda. İkinci kademede Türkiye’deki yan sanayimizin entegrasyonunu sağlayacağız. Üçüncü kademede ise bizimle birlikte onları da Bosch’un dünyadaki ağına taşıyacağız. Biz, hızlı bir şekilde bu işi kurumsal anlamda Almanya’dan Türkiye’ye taşımaya başladık” dedi. Young, Bosch’ta yaptıkları uygulamalar sayesinde 3 yılda yüzde 10 verimlilik sağladıklarını, stoklarını yüzde 30 aşağı çektiklerini anlatarak, “Eğer biz Türkiye olarak, fabrikalarımızı Endüstri 4.0’a uyumlu bir hale getiremezsek, bu oyunun dışında kalacağız. Sanayicilere önerim yatırımlara başlamalarıdır” dedi.